'Yandaş sendikalar ihraçları silah olarak kullanıyor'

Bahar KILIÇGEDİK
 
ARTI GERÇEK - Tüm Bel-Sen Diyarbakır Şubesi'nde basın toplantısı düzenleyen KESK Genel Sekreteri Ramazan Gürbüz ve Tüm Bel Sen Genel Başkanı Erdal Bozkurt, belediyelere kayyum atamasının ardından  kamu emekçilerinin sürgün ve ihraç edilmesine tepki gösterdi.

15 TEMMUZ’DAN SONRA KESK HEDEF ALINDI

Siyasal iktidarın 15 Temmuz darbe sürecinden sonra KESK’i hedef haline getirdiğini ifade eden KESK Genel Sekreteri Ramazan Gürbüz, KESK’in yolsuzluğa, kayırmacılığa, ötekileştirmeye, ırkçılığa, faşizme karşı mücadele ettiği ve seküler yaşamı savunduğu için hedef alındığını söyledi. Emekçilerin Anayasa tarafından güvence altına alınan temel haklarını kullanamadığını belirten Gürbüz, "Birçok kanunla iş güvencemizden tutunda, en demokratik haklarımızı kullanamaz durumdayız. 657 şu an filen askıya alınmış durumda. Anayasanın iş güvenliği başlıklı maddeleri askıya alınmış durumda. Şimdi bu koşullarda bir hukuk devletinden söz etmek mümkün değildir. Ülkede açık bir faşizm yaşanmaktadır" dedi.

4 BİN 42 KESK ÜYESİ İHRAÇ EDİLDİ

15 Temmuz sürecinden bu yana 138 bine yakın kamu emekçisinin işinden, ekmeğinden edildiğini belirten Gürbüz, "Her türlü darbeye, her türlü diktaya karşıyız. Demokrasiden, insanca bir yaşamdan yanayız. Darbe kim ne dereden gelirse gelsin karşıyız. Darbecilerin hukuk çerçevesinde, en ağır şekilde yargılanmasından yanayız. Fakat bu darbe süreciyle, özellikle cemaatlerle gericikle, tarikatlarla, uzaktan yakından olamayan konfederasyonumuz üyelerine karşı geliştirilen bu hukuksuz tutumu asla kabul etmemiz mümkün değildir. Şu ana kadar 4 bin 42 KESK üyesi ihraç edilmiştir. İhraçlar, hiçbir hukuki soruşturma yapılmaksızın, hiçbir yargı kararı olmaksızın tamamen keyfi yapılmıştır. Bu kamu emekçilerine karşı siyasal iktidarın bir tutumudur.  Arkadaşlarımız, bir kişi bile açıkta kalamayıncaya kadar bu mücadelemiz sürecek" diye konuştu.

20 TEMMUZ’DA ‘SİVİL DARBE’ YAPILDI

Tüm Belediye ve Yerel Yönetim Hizmetleri Emekcileri Sendikası (Tüm-Bel Sen) Genel Başkanı Erdal Bozkurt, 15 Temmuz darbe girişiminin ardından emekçilerin hedef alındığını söyledi. OHAL’in ilan edildiği 20 Temmuz’u ‘Sivil darbe’ olarak nitelendiren Bozkurt, "15 Temmuz FETÖ'cü darbe girişimini Allahın bir lütfü olarak değerlendiren ve kendini tek adam yönetim biçimini inşa etmek için fırsata dönüştürenler Anayasal sınırlarının da dışına çıkmak suretiyle OHAL ve KHK’larla ülkeyi yönetmeye başlamışlardır. Bu kapsamda 20 Temmuz 2016 sivil darbesinden bu yana, aralarında 6,5 milyon oy almış HDP Eş Genel Başkanlar başta olmak üzere milletvekilleri, Belediye başkanları, Belediye Meclis Üyeleri, gazeteciler, insan hakları savunucuları, akademisyenler, yazarlar, çizerler, aydınlarında içinde olduğu bu ülkenin aydınlık yüzleri gözaltına alınmış, yüzlercesi tutuklanmıştır. Halkın demokratik iradesiyle seçimle kazanılan kurumlar olan belediyeler kayyum atamalarıyla demokrasi dışı bir yöntemle halkın elinden alınmış, bir çok çocuk kadın dernekleri başta olmak üzere kültür merkezleri, vakıflar, gazete ve televizyonlar kapatılmıştır" dedi.

120 BİN KİŞİ İHRAÇ EDİLDİ

'FETÖ' ile mücadele gerekçesiyle başlatılan OHAL uygulamasının, akademisyenlere, aydınlara, hakları için mücadele eden emekçilere ve diğer tüm AKP karşıtı muhaliflere karşı silah olarak kullanıldığını belirten Bozkurt şunları söyledi: "Emek ve demokrasi mücadelesi içerisinden darbeci çıkarmaya çalışmak ancak bir akıl tutulmasıyla izah edilebilir. Adaletin ve hukukun tek adamın iki dudağı arasından çıkan bir söze dönüştüğü bu dönemde, Kanun Hükmünde Kararnamelerle (KHK) 8 şube başkanımız bin 80 sendika üyesi arkadaşımızın da aralarında olduğu binlerce kamu emekçisi ihraç edilmiştir. Ülke genelinde 120 binin üzerinde ihraçlar içinde, bunun 4 bine yakın bir kısmı konfederasyonumuz üyesi emekçilerdir. Özellikle bölgede çalışan belediyedeki tüm emekçilerinin hedef seçilmesi göstermektedir ki, AKP ve tek adam rejimi, seçimle alamadığı yerleri kayyumla elde ettiği suni güçle kendisine alan açmak için belediye emekçilerini hedef seçmiştir. Yine bin 553 eğitim emekçisinin ihraç edilmesinin ardından, eğitim ve öğretim yılının hemen başında bin 100 Eğitim-Sen üyesinin başka illere sürgün edilmesi, bölgede AKP’nin tüm yaşam alanlarımıza sahip olma hayalinin bir sonucudur."

YANDAŞ SENDİKALARIN SİLAHI İHRAÇ LİSTELERİ

Bozkurt’un hedefinde iktidar yanlısı sendikalar da vardı. İktidarın yandaş sendika oluşturma politikası uyguladığını belirten Bozkurt, şunları söyledi: "DBP’li belediyelere kayyum atanmasının ardından üyelerimize yönelik baskıcı politikalara, iktidara yakın Bem-Bir Sen’in üyelerimizi tehdit ederek, sendikamız Tüm-Bel Sen’den istifaya zorlanması ve kendilerine üye olmayı dayatmaları başka bir boyuta ulaşmıştır. Hükumetin ihraç listeleri Bem-Bir Sen’in elinde bir silaha dönüştürülerek üyelerimiz üzerinde tehdit aracı haline getirilmektedir. Kendisinin emek örgütü olduğunu iddia eden Bem-bir Sen’in ülkedeki OHAL ve antidemokratik uygulamaları kazanca dönüştürmek için kullandığı yol, hükumet ve kayyumlarla işbirliği içinde üyelerimize dönük şantaj ve jurnalcilik olmuştur.  Bem-Bir Sen'in bu tutumu, emek tarihine kara bir leke olarak not edilmiştir. Emek düşmanı bu sendikaya, işbirlikçi politikalarından derhal vaz geçin çağrısında bulunuyoruz."