İncirliova'nın tek kadın kıraathane işletmecisi: Afallayan gözlerle baktılar, başta siz kendinize inanın
'Kadın tarlada, bağda ve bahçede çalışınca hiçbir şey olmuyor da kahvede çalışınca mı bir şey oluyor?'
Aydın’ın İncirliova ilçesinde yaşayan 2 çocuk annesi Duygu Bektaş (35), ilçenin tek kadın kıraathane işletmecisi. Mesleğe başladığında 'afallayan gözlerle' karşılaştığını söyleyen Bektaş, "Başta sizin kendinize inanmanız lazım. Siz inanırsanız başkaları da inanır" diyor.
Duygu Bektaş, Malatya'da doğup büyüyen ve 2011 yılında ekonomik zorluklar nedeniyle Aydın'ın İncirliova ilçesine yerleşti. 8 ay işsiz kaldığını söyleyen Bektaş, son 5 yıldır kendi işletmesi olan kıraathaneyi işletiyor.
'SİZ İNANIRSANIZ BAŞKALARI DA İNANIR'
Mezopotamya Ajansı'ndan Esra solin Dal'a konuşan Bektaş, İncirliova'ya geldiği ilk günleri; "Yeni bir yere geldim ve insanları tanımıyordum. Bu süreçte ne yapabilirim diye çok düşündüm. Bu sırada kıraathane gördüm ve eşimle bu konuyu paylaştım. Başkasının işinde çalışacağıma kendi işimde çalışırım dedim" sözleriyle anlatan Bektaş, kıraathane açma sürecini de şöyle özetliyor:
"Eşim bu konuda en büyük destekçim oldu. Ben de düşüncemi resmiyete döktüm ve burayı açtım. Sabah saat 06.00’da açıyorum. Pandemiden önce bazen gece 02.00’a kadar çalıştığım oluyordu. Beni görenler şaşırıyor; ama o algıya karşı çok mücadele ettim. Başta sizin kendinize inanmanız lazım. Siz inanırsanız başkaları da inanır."
'AFALLAYAN GÖZLERLE BAKTILAR, ALDIRIŞ ETMEDİM'
Bir kadının toplumdaki varlığı için üretimden kopmaması gerektiğini söyleyen Bektaş, "Mesela ilk gelen müşterilerim ‘kadın ve kahveci olmak’ dedi. Kadın tarlada, bağda ve bahçede çalışınca hiçbir şey olmuyor da kahvede çalışınca mı bir şey oluyor? İlk defa gelenler çay isterken, bana afallayan gözlerle baktılar. Ama aldırış etmedim, işimi sürdürmeye devam ettim. Zamanla bana olan bakışları olumlu yönde değişmeye başladı" diyor.
'KADINLAR KENDİLERİNE GÜVENSİNLER'
Birçok işletmeci gibi Coronavirus salgınından olumsuz etkilenen Bektaş, "Benim için hayat hiçbir zaman evde oturup iki tabak yemek pişirmek olmadı. Kendimi bir erkeğe muhtaç etmek istemedim. Kadınlar nasıl evde kırk işle uğraşıyorsa dışarıda da uğraşır. Kadınları eşine, babasına ya da herhangi birine bağlı olmamalı. Kendilerine güvensinler, çaresiz hissetmelidir. Çalıştığım için kendi paramı kazandığım için bu gün gönül rahatlığı ile harcıyorum" diyor.