Kitap üretimi düşüyor: Son 7 yılın en kötü rakamlarını gördük
Elif TÜRKÖLMEZ
Artı Gerçek - Son zamanlarda her şeyin fiyatı uçtu. Simit gibi, bu ülkenin en harcıalem lokması bile artık lüks mesela, fiyatı olmuş 5 lira. Geçenlerde Karaköy Simit Fırını'ndan fiyatını sormadan aldığım simitse 7 liraydı, mahcubiyetten vazgeçemedim de kasada...
Tam, "Son zamanlarda, dalgınlıkla fiyatını sormadan aldığım ve sırf mahçup olmamak için geri bırakamadığım yiyeceklere verdiğim parayı, 'Mahcubiyetten Kurtulmanın Yolları' başlıklı bir kişisel gelişim kitabına verseydim kârdaydım" diye düşünürken, Yayıncılar Birliği'nden gelen bilgiyle, kitapların esasında, soğan, zeytin, ekmek gibi temel gıda malzemelerini filan sollayıp, 'son zamanlarda en hızlı pahalanan kalem' olduğuna aydım bir anda.
Öyle ki, Yayıncılar Birliği'nin paylaştığı tweet'e göre kitap satışları son 7 yılın en düşük Eylül ayı rakamına ulaşmış.
En müreffeh günümüzde dahi alıp almamayı iki kere düşündüğümüz kitaplar, el yakan fiyatları nedeniyle tıpkı simit gibi, vitrinden izleyeceğimiz bir şeye dönüşmüş.
2022 yılının Eylül ayında 41.220.409 adet kitap üretildi ve bu adetler son yedi yılın en düşük Eylül ayı rakamlarıdır. Geçen yıla göre kitap üretiminde yaklaşık %35 oranında düşüş görülmektedir.
— Yayıncılar Birliği (@turkyaybir) October 13, 2022
????2021 yılının dokuz ayında yayımlanan toplam kitap sayısı: 347.042.065
+ pic.twitter.com/fFcaVXbHFz
YAYINCILAR BİRLİĞİ BAŞKANI KOCATÜRK: ESKİDEN 3-4 KİTAP ALAN ARTIK 1-2 KİTAP ALIYOR
Yukarı alıntıladığım tweet'i görünce Türkiye Yayıncılar Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Kenan Kocatürk'ü aradım. Kocatürk, kitap basımındaki düşüşü doğruladı ve geldiğimiz noktayı şöyle özetledi: "Üretim maliyetlerindeki yüzde 300'e varan artış, son üç ayda kitap üretimini yüzde 35-40 oranında düşürdü. Kağıt, boya, kalıp gibi üretim malzemelerinin tümünün fiyatı dolar bazında artıyor ve tamamı peşin ödeniyor. Oysa yayıncılık dünyası vadeli dönen bir piyasa. Yayıncı ürettiği kitabın parasını dört beş ay sonra alabiliyor. Üretim maliyetleri peşin, dağıtım ve satıştan gelen vadeli olunca yayıncı bir kıskacın içine düştü maalesef..."
Kocatürk'e göre yayınevleri kendini koruyabilmek için, satış garantisi olmayan kitapları basmıyor artık. Ancak yalnızca kârlarını değil, okurlarını düşünmeye de devam ediyorlar. Kocatürk'e göre, maliyetler yüzde 300 arttığı halde kitaplara yansıyan zam yüzde 60-70 civarında.
Son olarak Samsun'da Karadeniz Kitap Fuarı'nı düzenleyen Türkiye Yayıncılar Birliği, fuarlara olan ilginin ders kitapları bazında azalmadığını, akademik kitapların satışında ise ciddi oranda düşüş olduğunu görmüş.
Kocatürk, "Okurun fuara ve kitaba ilgisi devam ediyor ancak eskiden 3-4 kitap alan artık 1-2 kitap alabiliyor, bu da okuma istatistiklerini düşürüyor" diyor.
DOĞAN KİTAP YAYIN DİREKTÖRÜ ERCİYES: YENİ YAZARLAR İÇİN ZOR BİR DÖNEM
Yayıncılık dünyasındaki gelişmeleri en iyi bilen isimlerden Doğan Kitap Yayın Direktörü Cem Erciyes ise yaşanan durumun en etkilediği kesimin, ilk kitabını çıkaracak genç yazarlar olduğunu söylüyor.
"Yayınevleri satışı garanti olan kitapları basmaya devam ettiği için pandemi döneminden bu yana çok az yeni isim çıkıyor" diyen Cem Erciyes, üretim maliyetlerini okura mümkün olduğunca yansıtmadan yayıncılık yapabilmeye devam edebilmek için kitap çeşitliliğinde daralmaya gittiklerini açıkladıktan sonra, üzerine uzun uzun düşünmemiz gereken şu kıymetli bilgiyi paylaşıyor: Çocuk kitaplarının basımında da satışında da bir değişiklik yok, çünkü anne babalar kendi giderlerinden kısıp çocuklarına kitap almaya devam ediyorlar...
Ah!
Boğazımdaki düğüm, artık sabah yediğim simitten değil.
Bu arada Cem Erciyes, enseyi karartmamaktan yana ve umutlu.
"Bu hal de geçecek, satışların yine artış eğilimine gireceğine eminim" diyor.
Elbette çok haklı ve ben de hem onun hem de bu ülkede türlü engele rağmen yayıncılık yapmaya devam eden tüm yayınevleri gibi umutluyum.
Çünkü Berger'ın dediği gibi, "Geceleri aşmak ve yeni bir günü düşlemek söz konusu olunca, umudun yeni ya da yıpranmış olması pek de önemli değildir.”