Perili Ev’in Hikâyesi
Abdullah EZİK
Charles Dickens’ın yönettiği All the Year Round dergisinin 1859 Noel Özel sayısı için hazırladığı sekiz öyküyü içeren Perili Ev (The Haunted House) derlemesi geçtiğimiz günlerde İş Bankası Kültür Yayınları tarafından yayımlandı. Bir yayın yönetmeni olarak Dickens’a dair özel derlemelerden biri olarak hakkında çokça konuşulan bu eser, aynı zamanda yazarın en popüler metin girişimlerinden biri olarak da kabul edilir.
Bir yayıncı, gazeteci ve yazar olarak 19. yüzyıl İngiliz matbuat âleminin öncü ve kendine özgü karakterlerinden biri paşam Charles Dickens, yarattığı kahramanlar, anlattığı hikâyeler ve geliştirdiği personalarla her zaman dikkat çeken bir isim olmuştur.
Zor bir çocukluk geçiren ve ailesini erken yaşlarda kaybeden Dickens, hayatını hemen her zaman çalışarak inşa etmek durumunda kalmıştır. Bu meselenin izlerini yer yer edebiyatına da taşıyan Dickens, birçok farklı meslek icra etmiş, çalışkanlığı ve temposuyla kendisine özgü bir kişilik olarak edebiyat tarihlerinde yer edinmiştir.
The Mirror of Parliament, The True Sun, The Morning Circle, Daily News, Household Words, All the Year Round gibi birçok yayında görev alan, çalışan, yazan Charles Dickens, başında olduğu hemen her dergiye/gazeteye bir kimlik kazandırmaya özen göstermiş, bu bağlamda edebiyata da ayrı bir değer atfetmiştir. Metinlerini ilk olarak birer tefrika olarak çalıştığı gazete ve dergilerde okurla buluşturan yazar, oluşturduğu kamuoyu ile dönemine yön veren sembol isimlerden birisi olarak da ön plana çıkmış, salt bir yazar olarak değil, aynı zamanda bir gazeteci olarak da önemli başarılar elde etmiştir. Özellikle yaşamının son döneminde verdiği konferanslarda kendi yaşamı ile yazınını belirleyen birçok unsura dikkat çeken Dickens, söz konusu tüm bu yayınların kendisi için ne derece anlamlı olduğunu da sıklıkla vurgulamıştır.
Charles Dickens’ın 1859 yılında okurlarla buluşturduğu Perili Ev, temelinde bir derleme olarak ayrıksı bir yerde durur. Salt bir yazar olarak değil, aynı zamanda çevresindeki yazar ve şairleri yüreklendiren bir isim olarak da kendisinden sıkça söz ettiren Dickens, bu özel derlemesinde döneminin özgün isimlerini bir araya getirir. Derlemede yer alan üç öyküyü doğrudan kendisi kaleme alan Dickens, öte taraftan Hesba Stretton, George Augustus Sala, Adelaide Anne Procter, Wilkie Collins ve Elizabeth Gaskell’den de derleme için birer öykü ister. Söz konusu bu sekiz öyküden meydana gelen kitap, bugünün okuru için heyecan verici bir okuma deneyimi olarak görülebilir.
Perili Ev’de yer alan her bir öykü benzer bir ruh iklimi ve köken araştırması üzerinden kurgulanır. Derlemedeki her bir öykünün merkezinde “perili bir ev” vardır. Bu eve musallat olan hayalet, hikâyeyi şekillendiren ana unsur olarak kendisine metinlerde karşılık bulur. Kimi zaman hayaletin işaret ettiği değer, kimi zaman sakladığı sır, kimi zaman ise metnin edebî değeri her bir metni kendi içerisinde anlamlı bir yörüngeye oturtur. Bir araya getirdiği yazarlarla dönemi için oldukça anlamlı bir işe girişen Dickens, böylelikle aynı zamanda bir korku klasiği olarak da “perili ev” metaforuna dair yeni açılımlar geliştirilmesinin önünü açar.
Perili Ev’in ruhuna uygun bir şekilde her bir metnin farklı bir çevirmen tarafından Türkçeye aktarıldığı derleme, yazarların üslup ve biçim anlayışlarına uygun bir şekilde farklı girişimleri/denemeleri içerisinde barındırır. Savaş Kılıç, Didar Zeynep Batumlu, Bülent O. Doğan, Zarife Biliz, Elif Ersavcı, Deniz Keskin ve Yunus Çetin tarafından Türkçeye aktarılan kitap, “perili ev”e girmek ve yeni bir deneyimin peşinden gitmek isteyen okurlar için özel, popüler ve özgün bir derleme olarak görülebilir.