15 Temmuz darbe girişimiyle ilgili bilhassa meclise atılan bombalar üzerinden çok yazı yazdım. Başta Nedim Şener olmak üzere benim sorularıma küfrederek bilimsel yanıtlar verdiler. O zaman başka bir yol denemek istedim, o yolu denerken de ortada ya büyük bir yalan yada Recep Tamam Erdoğan’da ciddi bir hafıza kaybı olduğuna karar verdim. Yalanı kimin söylediğinden fazla emin değilim. Kimi konuşmalardan örnek vereceğim, en iyisi hep beraber karar vermek.

15 Nisan 2017, Erdoğan’ın Bursa Toplu açılış töreni:

"Ana muhalefetin başındaki zat, ‘15 Temmuz'da kontrollü darbe’ yapıldı diyor. Ben gece 01.30 gibi Yeşilköy Atatürk Havalimanı'na indim. Marmaris'ten oraya geldim. Atatürk Havalimanı'na geldiğimde baktım ki, halkım bizi orada bekliyor. Çağrımıza hepsi gelmiş. Orada oturduk durum değerlendirmesi yaptık. Ben orada istişare yaparken bir de öğrendim ki, Kılıçdaroğlu 23.30 gibi Atatürk Havalimanı'na gelmiş. Sonra öğrendik ki oradan ayrılmış."

15 Şubat 2019, Bursa konuşması:

"Ben Atatürk Havalimanı'na indiğimde gece saat 00:15. Yüzbinler orada. Ama Bay Kemal saat 23.15'te gelmiş, tankların koruması altında oradan Bakırköy belediyesine gitmiş. Bir yandan kahvesini yudumlarken bir taraftan da bizim oraya inişimizi izliyor. Milletim neredeyse biz oradaydık..."

Hava Kontrol Kule şefi Enver Yavuz’un açıklaması:

"Saat 03.18’de Cumhurbaşkanımız havalimanına iniş yaptı. Saat 03.40 sıralarında iki adet askerî jet geldi ve havalimanı üzerinde alçak uçuşlar yapmaya başladı. Bu 05.00’e kadar sürdü. Saat 06.50’de ise Hava Harp Okulu’ndan 2 adet helikopter kalktı ve ikisi de silahlıydı. Havalimanı ve devlet konuk evi üzerinde tehditkâr bir şekilde silahı göstererek uçmaya başladı. Bu sırada Cumhurbaşkanımız da devlet konuk evindeydi. Saat 07.50'de ise Eskişehir’den kalkan iki adet jet havalimanına yaklaştı.

Jetler ile ilgili bilgi vermek üzere müdürlerimi aradığımda Cumhurbaşkanımız telefonu kendisi alarak bana ‘Hava sahasına giren dost jetleri İstanbul hava sahasında kalsın ve bölgeyi terk etmesin’ talimatı verdi. Bu andan sonra hiçbir olumsuzluk olmadı."

Hava Kontrol Kule şefi Enver Yavuz’un sesli açıklaması

Erdoğan’ın indikten sonraki ilk basın toplantısı, havaalanında bu çekimin saati yazıyor
 

Peki, Erdoğan’ın inişinde bu sıkıntı varken diğer konular ve saat durumu nasıl. Evet, ikinci sıkıntı da Erdoğan’ın darbe olacağını yada olduğunu kimden ve nasıl öğrendiği. Bu konu esasında Erdoğan’ın İstanbul’a inişinden daha da karışık.

İlk olarak şunu yazmalıyım ki, Erdoğan darbe girişiminden en az 1,5 ay önce haberdar. Aşağıdaki ifade tutanağında çok bariz bir şekilde darbenin Erdoğan’a nasıl ve kim tarafından bildirildiği yazıyor. Bu ifade Terörle mücadele şubesinde alınmıştır.

Bana göre ikinci gayrı resmî tutanak Erol Olçok’un attığı 13 tweet, bunları okuduğunuzda Olçok’un da darbeden haberi olduğunu anlıyorsunuz. Kimden öğrenmiş olabilir, bilemem, belki benim 2014 yılında yazdığım "Darbe valizim hazır" yazımı okumuştur. O gece olanları 5 gün önceden yazan Erol Olçok uzun namluluyla durup dururken öldürülmemiştir sanırım, ifadede kimden öğrendiği sorulacaktı.

Yazı uzun olduğu için Erdoğan’ın açıklamalarını detaylı yazmayacağım. CHP Ankara Milletvekili Murat Emir, MİT’in cumhurbaşkanı, başbakan ve içişleri bakanına haber vermemesini de ele alarak bu karmaşayı meclise taşımış ve o dönem Cumhuriyet gazetesi olayı çok güzel vermiş.

Şimdi ben soruyorum, Erdoğan’ın mı kafası karışık, yoksa diğer insanların mı? Hadi bombaya karşı su ve yangına dayanıklı Binali Yıldırım fotolarını ve perdelerini anladık da DARBE Mİ ERDOĞAN’DAN ÇIKTI, ERDOĞAN MI DARBEDEN, bunu bize kim açıklayacak.