Ayşe Yıldırım

Ayşe Yıldırım

Erdoğan, Tom Cruise’culuk oynarken…

AKP, belediye başkan adaylarını belirlemek için yeni bir yazılım geliştirmiş. Sanki başrolünde Tom Cruise'in oynadığı 'Görevimiz Tehlike' filminden bir sahne çekiliyor.

AKP, belediye başkan adaylarını belirlemek için yeni bir yazılım geliştirmiş. AKP Seçim İşlerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Ali İhsan Yavuz, geçenlerde bir gazeteye verdiği söyleşide ilk kez kullanılacak yazılımı anlatıyordu. Yavuz'un anlattığına göre sistem şöyle yürüyecek:

Temayül (eğilim) yoklaması yapılacak il ve ilçelere sandık kurulacak. Ama bu kez bildiğimiz sandıklar olmayacak. Genel Merkez oy kullanımı için özel kartlar hazırlayacak. Bu kartlar oylamanın yapılacağı gün il veya ilçe örgütüne gönderilecek. İstedikleri ismin seçimde aday gösterilmesi için oy kullanmak üzere yoklamanın yapılacağı salona gelen partililer başında bir genel başkan yardımcısı ya da MYK'dan isimlerin yer alacağı ekiplerden kimlik karşılığında bir kart alacak. Söz konusu kartta herhangi bir isim yazmayacak. Yani kart kişiye değil ilçeye uyarlı olacak.

O kartla kabine girecek olan partili kartı bilgisayara tanıttığında ilgili il veya ilçe ekrana gelecek. Ekranda oyunu kullanacak. Daha sonra kart kullanım dışı kalacak.

Sandık olmadığı için kimin hangi sandıkta kime oy verdiği belli olmayacak. Mükerrer oyun önüne geçilecek. Sayımda hata olmayacak.

Böyle diyor Yavuz.

Buraya kadar her şey normal. Hatta madem bu kadar güvenli bir sistem keşfetmişler seçimlerde niye buna benzer bir sistem kullanılmıyor diye düşünülebilir.

İş, bundan sonra başka bir boyuta geçiyor. Sonuçlar genel merkeze geldikten, genel merkezden de doğrudan Erdoğan'a iletildikten sonra program kendini ‘infilak’ ettirecek. Bilgisayarda hiç iz kalmayacak.

Sanki başrolünde Tom Cruise'in oynadığı 'Görevimiz Tehlike' filminden bir sahne çekiliyor.

Niye sistem kendi kendini yok ediyor? Niye iz kalmıyor?

Yoksa Erdoğan, oylama sonuçlarını dikkate almayacak mı? Yani tabanına güvenmeyecek ve adayları kendisi belirleyecek. Ama tabanı küstürmemek için de 'temayül yoklaması' yapmış gibi davranacak.

(Bunun bir örneğini daha önce de yaşamıştık. İstifa ettirilen İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş'ın yerine aday gösterecekleri ismi belirlemek için de bir oylama yapılmıştı. O oylamanın sonuçlarının yer aldığı sandık doğrudan Erdoğan'ın olduğu kata çıkarılmış, sonuçları Erdoğan'ın kendisinin sayacağı söylenmişti. Ve beklenen isim daha sonra açıklanmıştı.)

Peki Erdoğan, Tom Cruise’culuk oynarken, haftalardır bakanlarıyla birlikte tehdit ettiği HDP’de durum ne?

Öyle ya, daha seçilmeden ‘terörist’ ilan edip yerlerine ‘kayyım’ atayacağını söylüyorsa HDP’nin kolay kolay aday gösterecek isim bulamaması lazım. Ya da en azından adaylığa ilginin azalmış olması lazım.

Bir HDP yöneticisine "Tehditler belediye başkan ve belediye meclis üyeliği adaylığına ilgiyi azalttı mı" diye sordum. "Valla azaltmadı" dedi.

Bir insan eğer seçilirse hakkında soruşturma açılacağını, gözaltına alınacağını, tutuklanacağını, yerine kayyım atanacağını bile bile seçime giriyorsa, evet anayasal bir hak olan seçime giriyorsa filmin başrolünü de ona vermek gerekmez mi?

Önceki ve Sonraki Yazılar
Ayşe Yıldırım Arşivi