Yerel seçimlerin çerçevesini de MHP lideri Devlet Bahçeli çizdi. Özellikle üç büyük şehir açısından alınacak sonucun her şeyi ters yüz edebileceğini ve Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin meşruiyetini tartışmaya açabileceğini söyledi. Yetmedi, kayyım atanan 101 belediyenin yeniden HDP tarafından kazanılması halinde bunun "plebisit" gibi sunulacağını ekledi.

Haliyle iktidar seçim stratejisini bunun üzerine oturttu. Yerel seçimlerin kazananı olmak için elinden geleni ardına koymayacağını baştan gösterdi. Önce Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın "yeniden kayyım atarız" tehdidi geldi, sonra Binali Yıldırım’ın anayasayı ihlal eden adaylığı, YSK üyelerinin görev sürelerinin uzatılması… Ve şimdi de sahte seçmenler, taşıma seçmenler işin içine girdi. Sandığa daha üç aya yakın bir zaman olmasına rağmen şaibe gölgesi sandığın üzerine düştü bile.

CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, AKP ile aralarında 826 oy fark olan İstanbul’un Adalar ilçesinde 500 sahte seçmen tespit ettiklerini açıkladı önceki gün. Metruk binalarda gösterilen isimler, yazlıkçıların evlerine yazılan sahte isimler, iki odalı evde görünen 20 seçmen…

Aynı gün kayyım atanan illerden Siirt’te 6 bin 488 seçmenin kaydının silindiği ortaya çıktı. Ki bu seçmenlerin HDP çizgisinde olduğu partinin yetkili isimlerince açıklandı.

Bunların devamının geleceği belliydi. Nitekim öyle de oldu. Yine kayyım atanan illerden Şırnak ve ilçelerinde usulsüz olarak inanılmaz bir seçmen kaydırma işlemi yapıldığı iddia edildi.

İddianın sahibi HDP Şırnak Milletvekili, avukat Hüseyin Kaçmaz. "İddia" diyoruz ama Kaçmaz'ın elinde somut belgeler mevcut. Aslında tam bir suçüstü de diyebiliriz. Nasıl mı?

HDP Yerel Yönetimlerden Sorumlu Eş Genel Başkan Yardımcısı Yurdusev Özsökmenler, kısa bir süre önce AKP’nin kayyım atanan yerlere nasıl oy kaydırdığını söylüyordu:

"Hem sınır ötesi için yığınak yapmak hem de köylerde kayıtlı kolluk güçlerini ilçe ve il merkezlerine kaydırarak, çoğunluk elde etmeye çalışıyorlar. Özellikle sınır kentlerinde bu yapılıyor. Şırnak, Hakkâri, Şemdinli, Güçlükonak, Çukurca, Derecik gibi… Derecik sırf korucular için ilçe yapıldı. Özellikle kolluk güçleri ilçe ve il merkezlerine kaydırılıyor. Öyle ki Çukurca’da kolluk güçlerinin sayısı, Çukurca’da oturan seçmen sayısını geçti. Sınır bölgelerini oy kaydırma ve askerî yığınaklarla almayı hedefliyorlar."

Elbette bu AKP’nin bilinen taktiği. Nitekim Hüseyin Kaçmaz seçmen taşındığını duyduklarını ama ilk başta bunun normal bir süreç olacağını düşündüklerini söylüyor.

"Doğma büyüme Şırnak merkezliyse başka yerde yaşıyorsa gelip oyunu orada kullanır, dedik."

Fakat sonra işin o kadarla sınırlı kalmadığını fark ediyorlar. Bazı seçmenlerin kendi istekleri dışında ikametgâhlarının ve dolayısıyla seçmen kayıtlarının AKP il ve ilçe yöneticilerinin isteğiyle başka yerlere taşındığını öğreniyorlar. Ama bunun ispatı gerek.

İşte o noktada bir plan yapıyor HDP’liler. Kendi seçmenleri olan bazı kişilerin isimlerini ve TC kimlik numaralarını bir şekilde sanki AKP’liymiş gibi AKP il ve ilçe yöneticilerine ulaştırıyorlar. Onlardan ikisi de bizzat Kaçmaz’ın kuzenleri. Biri Silopi’de yaşıyor diğeri ise İstanbul’da. Tabii ki soy isimleri farklı.

Ve seçmen listeleri açıklanıyor. Tam da tahmin edildiği gibi HDP’lilerin AKP’lilere çaktırmadan verdiği o isimlerin ikametgâh adresleri, dolayısıyla da seçmen kayıtları başka yerlere taşınmış görünüyor. Kaçmaz’ın kuzenlerinin de Şırnak merkeze yapılmış ikametgâh kayıtları…

Kaçmaz, elindeki bu somut bilgileri elbette YSK ile de paylaşacak ve savcılığa suç duyurusunda bulunacak.

Kaçmaz’ın rakamlarla anlattıklarından anlıyoruz ki AKP, çok büyük oy farkı olmayan il ve ilçeler için oy kaydırma işlemlerini tam gaz sürdürüyor. Kimi yerde kolluk kuvvetlerini, kimi yerde askerleri, polisi, kimi yerde korucuları, kimi yerde de kendisine yakın olduğunu düşündüğü seçmenlerin kaydını sonucunu değiştirebileceği ilçelere taşıtıyor. Ama işte bunların arasında resmî olmayan usulsüz kaydırmalar da mevcut.

Buyurun, Kaçmaz’ın verdiği Şırnak il ve bazı ilçelerindeki seçmen sayılarındaki değişime göz atın, manzara ortaya daha net çıkacaktır:

"24 Haziran genel seçimlerinden sonra Şırnak merkez, Güçlükonak, Beytüşşebap ilçeleri ve Silopi ilçemize bağlı Başverimli, Güçlükonak ilçemize bağlı Fındık beldelerinde usulsüz bir şekilde seçmenlerin taşındığı ortaya çıkmıştır.

24 Haziran seçimlerinde Şırnak merkezde oy kullanan seçmen sayısı 32 bin 259 iken 3 Ocak tarihinde gelen askı listesinde seçmen sayısının 37 bin 875 olduğu görülmüştür."

Yani hepi topu altı ayda Şırnak merkezde seçmen sayısı 5 bin 577 artış göstermiş. Peki kim bu yeni seçmenler? Kaçmaz’dan dinleyelim:

"Gelen askı listesinde yaptığımız veri tabanı araştırmalarında 3 bin 500’e yakının polis ve askerlerin olduğu görülmüştür. AKP il yönetiminin özellikle İdil, Cizre ve Silopi ilçelerinde yaşayan memurların seçmen kütüklerini il merkezine taşımaları yönünde baskı uyguladığı iddiaları ciddi bir şekilde kamuoyu tarafından bilinmektedir.

İl merkezine taşınan bütün seçmenlerin Birlik, Erken soy ismi ve AKP il yöneticilerinin adreslerine yerleştirildiği askı listelerinde ortaya çıkmıştır.

İl merkezine bağlı Yenimahalle’de sadece bir adres’te bin 139 kişinin kayıtlı olduğu ortaya çıktı. (Gümüştepe Özel Harekât yeri)

İl merkezine bağlı Yeşilyurt mahallesinde 24 Haziran seçimlerinde kayıtlı seçmen 2 bin 589 iken 3 Ocak tarihinde gelen askı listesinde 4 bin 611 olduğu ve aradaki 2 bin 22 oyun mahalleye bağlı 23. Jandarma Taktik Tümen Komutanlığı’ndaki koğuşlara yeni yerleştirilen askerler olduğu ortaya çıkmıştır."

Bu sadece Şırnak merkezdi. İlçelerde de durum farklı değil. 24 Haziran seçimleri ile 3 Ocak tarihleri arasında 700 ile bin arası bir seçmen artışı söz konusu. Seçmen sayısı 3 bin civarı olan yerlerde bin seçmen artışının normal olmadığı malum. Mesela, 2018’de seçmen sayısı 5 bin 201 olan Uludere’nin seçmen sayısı şu anda 7 bin 168’e çıkmış. Yaklaşık yüzde 40’lık bir artış söz konusu!

Özellikle ilçelerde 500 bin taşıma seçmenle seçim sonucuna müdahale edilebileceğine dikkat çekiyor Kaçmaz ve şöyle devam ediyor:

"Bizim seçmenimiz de olan bazı vatandaşların hiç nüfus müdürlüğüne gitmeden, talepte bulunmadan AKP il ve ilçe yöneticilerinin nüfus müdürlüklerine verdikleri listelerle seçmen kayıtlarının taşındığını gördük. Burada sadece AKP il ve ilçe yöneticileri suç işlemiyor. Kaymakam ve valiler de işin içinde. Aynı zamanda nüfus müdürlüğünde çalışan personeller de işin içinde. Bu duruma müdahil olmuş kim varsa bunlar hakkında yasal işlemleri başlatacağız."

Bu işlemleri yapmaktan korkan bir nüfus müdürüne "merak etmeyin soruşturma izni vermem" diyen bir kaymakamdan söz edilirken, Kaçmaz’ın elindeki verilerin YSK ya da savcılık tarafından ne kadar ciddiye alınacağını göreceğiz.

Sonuçta seçimin masa başında kazanılması için her türlü hileyi göze alabilecek bir iktidar anlayışı seçimlerin meşruiyetine şimdiden gölge düşürmüştür.