İşxan Miroyev
Oligarşinin hizmetçisi Putin
Rusya’nın son 25 yıldan daha fazla bir zamandır düşüş seyrinde olduğu bilinen bir şey. Devletin hemen hemen tüm yaşam alanları gerileme yaşıyor. Tıp, eğitim, kültür, maneviyat ve diğer birçok şey gerileme yaşıyor.
Yolsuzluk, uyuşturucu bağımlılığı ve sahipsizlik aralıksız büyümekte. Sanayi ve tarım ve hayvancılık yıkılmış. Sadece 2018 yılında sanayi üretimi yüzde 4 düşmüş. Ekonominin gelişme seyrinde Rusya dünyada 95. sıraya düşmüş.
Sosyal yardımlar kaldırılmakta, nüfusun çoğunluğunun maddi durumu aralıksızca düşmekte. Gelirin yükselmesi, mal fiyatlarının, ilaçların, tıbbi hizmetlerin,su ve elektrik fiyatlarının yükselmesinin çok gerisinde. Hayat kalitesi bakımından Rusya dünyanın en zengin ülkelerinden biri olmasına rağmen dünyada 91.sırada.
Nüfusun azalması devam ediyor ve sadece 2018'in ilk yarısında 120 binden fazla insan azalması yaşanmış.
Bu durum 20 yıldan fazladır devam etmekte daha doğrusu Putin’in iktidara gelmesinden yani 1999 yılından bu yana böyle. Ve tüm bunlar Putin’in sınırsız yetkiye sahip olmasına ve iktidar partisinin lideri olmasına rağmen ki hem merkezde hem yerelde tüm yasama organlarını elinde bulundurmakta.
Bu imkanların tümünü bu uzun süre içerisinde elinde bulundurmasına rağmen ülkedeki durumu iyileştirmek için hiçbir şey yapmadı.
Bu süre içerisinde halkın yaşam şartlarını iyileştirecek ve toplumun durumunu düzeltecek bir tane yasa bile çıkarılmamış.
Boris Yeltsin dönemine kıyasla sosyal-ekonomik istikrarın sağlanması sadece enerji kaynaklarının fiyatlarının dünyada yükselmesi sayesinde korunabiliniyor. Petrol fiyatlarının 100 doları aşması bunda çok önemli rol oynuyor. Yeltsin döneminde varil fiyatı 10-12 dolar civarında idi ve bunda Putin’in herhangi bir katkısı yok.
Nüfusun yaklaşık 22 milyonu fakirlik sınırının altındadır ve bu sayı her yıl daha da artıyor ki bu arada zengin oligarşik kesimin geliri daha da büyümekte ve bizzat Putin sayesinde bu olmakta. Putin kararlı bir şekilde zenginlere karşı verginin yükselttirmesine karşı çıkıyor ve onların yolsuzluk ve ülkeyi talan etmelerine karşı çıkmıyor, onların gelirlerini dış ülkelere ve deniz aşırı ülkelere aktarmasına engel olmuyor. Ülkenin ekonomik sorunlarını ise emekçi halkın sayesinde çözüyor.
V. Putin oligarşinin sadık hizmetçisidir ve onun politikasının anlamı budur. Çok net, emin konuşmalarının, plan ve programlarının arkası bomboş. Putin konuşmalarının anlam ve içeriği itibariyle Gorbaçov’un ikinci baskısı gibidir. Maalesef halk kitlesi içerisinde oluşan düşünce, cülkedeki işlerin kötü gitmesinde Putin’in sorumluluğunun bulunmadığı biçimindedir. Halk, "onun suçu yok o iyi bir adamdır" bakış açısına sahiptir.
Bu hayalci düşünce insanların akılarını kaplamış ve insanlar tüm bunların nedenlerini, kimin suçlu olduğunu, nasıl ve kiminle mücadele etmek gerektiğini bilmiyorlar. Halbuki her şey apaçık nettir. Putin ülkeyi yıkan ve yok oluşa götüren oligarşinin atadığı birisidir. Rusya halkı ne kadar çabuk bunu anlarsa o kadar çabuk bu sistemi yıkıp, ülkedeki oligarşinin elinden iktidarı alıp emekçi halka verecek.