Asena Özkan
Şenol Güneş'in değil Fikret Orman'ın istifasını isteyin...
Çok protesto gördüm ancak bir maç içinde bu kadar farklı tribün argümanlarına ilk kez tanıklık ettim. Tutarsız transferlerle Beşiktaş'ı iflasın eşiğine getirenler için 'Yönetim İstifa' tezahüratını anladım açıkçası hoşuma da gitmedi değil. Fakat maç içinde teknik direktör Şenol Güneş'in istifaya davet edilmesine anlam veremedim. Şenol Güneş değil miydi Beşiktaş'ı art arda iki kez şampiyon yapan, Şampiyonlar Ligi'nde yenilgisiz gruptan çıkaran, omuzlarda taşınan? Beşiktaş adama 2 milyon Euro alacağını ödeyemiyor o da alternatif olarak ulusal takımın başına geçiyor. Üstüne üstlük Şenol Güneş, Beşiktaş'a gelmek için zor mu kullandı? Fikret Orman istedi o da geldi takımın başına geçti. En başında Şenol Güneş'in Beşiktaş'ın teknik direktörü olmasına karşıydım ama bu ona ve de emeklerine saygısızlık yapılmasını gerektirmiyor. Tribündeki 'bir grup' Beşiktaş yandaşı oldukça açık ve net şekilde edepsizlik yaptı Şenol Güneş'e... Beşiktaş Kulübü'nü, futbol takımını içinde bulunduğu duruma getiren tek sorumlu Fikret Orman'dır başkası değil. Hani her cümlesine 'Ben, ben ve ben' diyerek başlayan Fikret Orman. Şenol Güneş'in değil tribünlere dahi 'nifak tohumu ekmeyi' başaran Fikret Orman'ın istifaya davet edilmesi yerinde olurdu, ki alkış da alırdı!
Skorla bağıntılı olarak iki futbolcunun ıslıklanmasına ne demeli? İspanyol kaleci Fabricio Agosto Ramírez'i satıp Liverpool'dan Loris Karius'u kiralayan Şenol Güneş mi? Takımın gözde futbolcularını elden çıkarıp kulübede otursun diye adı sanı için duyulmamış oyunculara milyonlar ödeyen Şenol Güneş mi? Yandaş grubunun 'Hırsız istemiyoruz' diyerek transferine karşı çıktığı Burak Yılmaz'a Beşiktaş formasını giydiren Şenol Güneş mi? Neymiş ulusal takımı çalıştırırken Beşiktaş'ı çalıştırmamalıymış! Tribünde 'Şenol Güneş istifa' diye yırtınanlardan kaçının ikinci işi var ya da ek iş bulabilmek için kaçı kendini paralıyor? En kötüsü Beşiktaş sadece ekonomik geleceğini ve şampiyonluğu değil değerlerini yitirdi... Ne yazık ki Beşiktaş'taki erozyonda sadece borç yükü tavan yapmadı Beşiktaş'ın ayrılacağı gidiverdi...
Sahada oynanan futbol iki bile değil, üçüncü öncelik olup çıktı elbette ki Fikret Orman ve etrafındaki 'yalaka' taifesinin anonim becerileriyle! Fikret Orman'ın Beşiktaş'a yaptıklarını izlerken sahadaki maç gerçekten farklı bir planda kalıyor. Ama biz de emeğe saygısızlık etmeyelim ve onların beceri ve becerisizliklerinden söz edelim.
Karşılaşma Beşiktaş'ın 2-1 üstünlüğü ile devam ederken Adriano'nun topu boştaki Burak Yılmaz yerine yediği 3 gole karşın oldukça başarılı bir maç çıkaran kaleci Serkan Kırıntılı'ya vermesi dönüm anıydı. Konyaspor skoru 2-2 yaptığında o enstantane daha da belirginleşti. Elbette hiç kimse Ali Turan'ın böylesine basit hata yapıp topu Kagawa'ya kaptıracağını, Japon futbolcunun da ağlara göndereceği olası gözükmüyordu. Ama oldu bunun adı futbol... Ali Turan o topu ayağından açıp kaptırmasa Beşiktaş sahadan eşitlikle ayrılacaktı ve Adriano da ıslıklananlar arasına katılacaktı. Beşiktaş kötü oynamadı Konyosypor da öyle. Sadece Beşiktaş'ta oturmuş bir oyun sistemi ve mevcut. Ve zaman zaman kızdıracak işler yapsa da Ricardo Quaresma, Beşiktaş'ın bu sistemdeki olmazsa olmazı. Kimi kızıyor, kimi küfür ediyor Portekizli futbol cambazına ancak becerisine kimse laf edemiyor.
Şu saatten sonra Beşiktaş'ın oynayacağı maçlar ve sahada alacağı skorlar 'bir grup' Beşiktaşlı için büyük önem arz etmiyor. Bunun nedeni de son dönemlerde eylemleri ve söylemleri 'megalonomi' ile birebir örtüşen Fikret Orman... Beşiktaş'ın ivedi olarak transfere gereksinimi var hem de hiç vakit yitirmeden. Ne kale, ne savunma, ne orta alan, ne de ileri uçta. Değişimin yaşanması gereken tek yer başkan ve yönetim...