Davutoğlu: Çakıcı adliyede şeref odasında ağırlanmış

Davutoğlu: Çakıcı adliyede şeref odasında ağırlanmış
Gelecek Partisi Genel Başkanı Davutoğlu, kendisine hakaret davasında ifade veren Alaattin Çakıcı'nın özel eskortlarla getirildiği adliyede, şeref odasında ağırlandığını anlattı. Davutoğlu, seçimin ise her koşulda yapılacağını söyledi.

Artı Gerçek - Cumhurbaşkanlığı ve milletvekili seçimi yaklaştıkça çeşitli endişeler dile getirilirken, eski başbakanlardan Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu "Balkan Savaşı sırasında bile (1912 seçimleri) seçim yapıldı. Savaş bile olsa seçim yapılır. Bu arada şunu da söyleyeyim. Kolay seçim, kolay zafer yok. Seçimi o yapmayacak, biz yaptıracağız" dedi. Kendi partisi de dahil cumhurbaşkanı aday ismi konusunda çalışmaların başladığını aktaran Davutoğlu "Cumhurbaşkanı adayı yedinci parti gibi davranmayacak" ifadesini kullandı.

Bir grup gazeteciye değerlendirmelerde bulunan Davutoğlu, T24 yazarı Murat Sabuncu'nun aktardığına göre Altılı Masa ile hareket etmesi konusundaki eleştirilere, "Ben Kılıçdaroğlu ile Erdoğan Perinçek'le yürüyor" yanıtını verdi.

ÇAKICI DAVASINI ANLATTI

Davutoğlu ayrıca, suç örgütü hükümlüsü Alaattin Çakıcı ile olan davasına ilişkin, "Bakın az bilinen bir şey anlatayım size" diyerek, adliyede yaşananlara ilişkin şu detayları paylaştı:

"Alaattin Çakıcı hapisten çıktı. Benim Alaattin Çakıcı ile bir davam var. Bana da hakaret etmiş Erdoğan’a da. Erdoğan davasını çekmiş. Ben kaldım. Ben niye çekeyim? Kırıkkale’de dava var. Bizim de Kırıkkaleli genç bir avukatımız var İl Başkanımız Gülfem Hanım. Gülfem Hanım ‘ben gideceğim katılacağım oraya dedi’, bana yetki verin. Dedim sen gitme. Buradan Ankara’dan avukatlar gelir. Yok dedi ben katılırım. Ya dava günü Alaattin Çakıcı Kırıkkale adliyesine özel eskortlarla geldi. Karşılanmış şeref odasına götürülmüş. Bizim avukatımız geldiğinde kızı kenara çektiler. Biz dosyaları başka avukatlarla gönderdik. Ne olur çaktırmadan şu arka kapıdan seni alalım diye başka kapıdan aldılar. Ve o anda mağdur olmamak için mahkeme salonuna ayrı kapıdan sokup o kapıdan çıkardılar. Ya şimdi bu Allah aşkına bu tablo kimin eseri? Bu tablo Erdoğan’ın eseri. Bu tablo Bahçeli’nin eseri. Şimdi onlar o masada. Ve o masanın parçası, onun için saldırıyorlar. Uyuşturucu baronları, imar rantiyecileri bütün bunlar o masada…"

Öne Çıkanlar