Erdoğan: Suriye Demokratik Güçleri verdiği sözü tutmalı
Halepte yaşanan gerginliği değerlendiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Suriye Demokratik Güçleri verdiği sözü tutmalı. Suriye ile bütünleşmeyi tamamlamalıdır" dedi. Meclis açılışıyla ilgili de konuşan Erdoğan, "O tablonun parçası olamayanlar, oturup kendilerini hesaba çekmeli" ifadesini kullandı.

Artı Gerçek- Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Azerbaycan dönüşü uçakta gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtladı.
'SDG VERDİĞİ SÖZÜ TUTMALI, SURİYE İLE BÜTÜNLEŞMEYİ TAMAMLAMALI'
Halep'te yaşanan gerginlik ve Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi ile Şam’da geçici hükümet arasındaki görüşmeleri değerlendiren Erdoğan, "Biz bu konuda net bir duruş sergiliyoruz. Suriye'nin yeniden istikrarsızlığa sürüklenmesine asla müsaade etmeyiz. Türkiye, sahadaki tüm gelişmeleri yakından izliyor. Sabırlı, sağduyulu, vakur tavrımız, bir acziyet olarak asla algılanmamalıdır. Suriye Demokratik Güçleri verdiği sözü tutmalı. Suriye ile bütünleşmeyi tamamlamalıdır. Ortak tarih, ortak gelecek ruhuyla hareket edilirse inanıyorum ki birçok sorun çözülür. Daha önce söyledim, yönünü Ankara'ya ve Şam'a dönenler kazanacaktır. Türk, Kürt ve Arap ittifakı bölgede ebedi barışın ve huzurun anahtarıdır. Kimse provokasyonlara gelmemeli, yanlış heveslere kapılmamalı. Halep'teki gerginlikte Suriye yönetimi hassasiyetini korumuş ve Suriye Demokratik Güçleri'nden 10 Mart Mutabakatına uygun davranmasının beklendiğini de ilan etmiştir. Suriye'nin toprak bütünlüğü bizim için olmazsa olmazdır. Bunun aleyhine tutumları kabul etmemiz mümkün değildir. Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed Şara ve yönetimi de bizimle aynı görüşte. Türkiye olarak Suriye halkının yanında olmaya devam edeceğiz" diye konuştu.
'ÖNCELİĞİMİZ GAZZE'DE ACİL VE KAPSAMLI BİR ATEŞKESİN SAĞLANMASI'
Gazze'de barış için Hamas ve İsrail arasındaki görüşmelere değinen Erdoğan, "Önceliğimiz acil ve kapsamlı ateşkesin bir an önce sağlanması. Önce bunu başarmamız lazım. İnsani yardımların Gazze'ye bir an evvel kesintisiz biçimde ulaştırılması şart. Gazze'nin İsrail saldırıları neticesinde yok edilen alt yapısının bir an önce ayağa kaldırılması, bu da önceliklerimiz arasında. Bunun için yoğun bir diplomasi trafiği sürdürüyoruz. Gazze'nin Filistin halkının toprağı olarak kalması ise çok çok önemli. Gazze'yi nihayetinde Filistinlilerin yönetmesi de çok mühim. Güvenliğin hangi yolla sağlanacağı konusu, istikrar gücünün nasıl kurulup işletileceği konusu ayrıntılı olarak değerlendirilebilir. Bunun için ben doğrusu ŞarmEl-Şeyh'teki müzakereleri çok çok önemsiyorum. Bugün de görüşmeler başladı ama yarınki görüşmeler mühim. Bizim Milli İstihbarat Teşkilatı Başkanımız da orada olacak. Oradan çıkacak netice büyük önem arz ediyor. 'Her türlü çabaya destek veririz' derken tüm ihtimalleri göz önünde bulundurarak bu açıklamayı yaptım. Umarız İsrail verdiği sözleri tutar ve bu barışı sabote edecek adımlar atmaz. Biz kalıcı ateşkes ve barış için umutlu olduğumuz kadar aynı zamanda da ihtiyatlıyız" dedi.
MECLİS AÇILIŞI: O TABLONUN PARÇASI OLMAYANLAR OTURUP KENDİLERİNİ HESABA ÇEKMELİ
1 Ekim'deki Meclis açılışına ilişkin de açıklamalarda bulunan Erdoğan, "Meclis açılış resepsiyonu davetine katılanların oradaki yer alışı bizim için çok çok önemliydi. DEM Grubuyla da orada bir araya geldik, sohbetlerimiz oldu. Bu sohbetlerin dışında da geleceğe yönelik neler yapılabilir bunları konuşma, görüşme fırsatımız oldu. Bundan sonrası da inşallah hayır olur diye düşünüyorum. Resepsiyonda çekilen fotoğraf karesine gelirsek. O kare, gerçek Türkiye fotoğrafıdır. Birileri Türkiye’yi kamplara bölünmüş, paramparça gibi göstermeye çalışıyor, ancak hakikat oradaki birlik ve beraberlik tablosudur. O tablonun parçası olamayanlar, oturup kendilerini hesaba çekmelidir" ifadelerini kullandı.