Kılıçdaroğlu Ankara'da konuştu: Bu ülkeye demokrasi getirmeye hazır mısınız?
SEDA TAŞKIN - OĞULCAN ÖZGENÇ
ANKARA - 14 Mayıs'taki seçimlere iki gün kala Millet İttifakı seçim mitinglerinin sonuncusunu bugün Ankara'da yaptı.
Tandoğan Meydanı'nda yapılan mitinge Millet İttifakı Cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, DEVA Partisi lideri Ali Babacan, Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, Demokrat Parti lideri Gültekin Uysal, cumhurbaşkanı yardımcısı adayları İmamoğlu ve Yavaş katıldı.
Seçimin gerçekleştirildiği Tandoğan Meydanı'na coşkulu bir kalabalık akın etti. Mitinge katılanlar "Direne Direne Kazanacağız" sloganları atarak alana doğru ilerlerken yoğun güvenlik önlemlerinin alındığı miting yolunda defalarca arama noktasından geçti.
ERGİN VE YAMALI SAHNEYE ÇIKMADI
Millet İttifakı’nın Ankara mitingi CHP ve İYİ Parti’nin milletvekili adaylarının sahneye çıkmasıyla başladı. CHP listelerinden aday olan DEVA Partili Sadullah Ergin ile Gelecek Partili Nedim Yamalı’nın ismi anons edilirken sahneye çıkmamaları dikkat çekti.
Millet İttifakı liderlerinin ve cumhurbaşkanı yardımcısı adayları isimlerin tamamının yer aldığı büyük bir pankartın asıldığı alanda bir diğer büyük pankartta “Bir oy Meral’e bir oy Kemal’e pankartı dikkat çekti.
Alanda dikkat çeken bazı pankartlar şu şekilde:
“Niyet ettik Allah rızası için sülale devrini bitirmeye”, “Ampuller patlayacak ışıklar yanacak”, “Taşla değil aşkla geldik”, “Zulme karşı mukavemet”, “Aramızda kalsın kazanıyoruz”, “Hayvan hakları söz mü?”, “Ampul patladı güneşli günler yakın”, “Aşkolar da mitinge gider”, “Boşalt sarayı biz geliyoruz”, “Haramilerin saltanatını yıkacağız”
Sahneye ilk Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mahsur Yavaş torunu ile birlikte çıktı. Yavaş'ın konuşmasında öne çıkanlar şöyle:
“Yerel seçimlerde yapılan anketlerde geri kaldığını görünce her türlü iftirayı atmıştı ama Ankara’da artık fitne siyaseti, ayrımcı siyaset ortadan kalktı. 25 yıl aynı hükümeti görünce ve onların kutuplaştırıcı dilini görünce Ankara halkı bir deneme yaptı halk belediyesinin ne olduğunu gördü. Artık ihaleler açık. İsraf yapılmıyor. Ankara halkının alın teri ile kazandığı paralar çöp projelere atılmıyor. Sosyal destek belediyeciliğin sosyal yardım belediyeciliği olmadığını anladı. Artık herkese destek veriliyor ama bir elin verdiğini diğeri görmüyor.
16 bin öğrencinin servisi ücretini ödüyoruz.15 bin öğrenciye kantin parası veriyoruz.
'ANKARA'DA JELİBONCU BİR KAFA VAR'
“200 bin aileye doğal gaz yardımı yaptık” diyen Yavaş’a alandakiler “Mansur Başkan” sloganları ile karşılık verdi. Yavaş şöyle devam etti:
“18 aydır 200 bin ailenin evine her ay birer kilo et giriyor. Şu an da 10 ton su kullanan ailelerin ödediği ücret 10 lira. 2019 yılındaki iftiralara inansaydı insanlar, onlara aldansaydı şimdiki ayrıştırıcı siyasete cevap verseydi Ankara bu şekilde olmayacaktı. İnşallah mitinglerde gördüğümüz kadarıyla bu iş bitmiş. En son Ankara’da Jeliboncu kafa var. Öğreniyoruz ki 1994 yılında bile rakibine kumpas kurduğu iddiaları var. Bu kafa bir ilçe belediye başkanı hakkında tuzak kurdu. O şahıslar şimdi yan yana çalışmak zorunda kalıyor. Siyasetin acı tarafı bu. Şimdi FETÖ döneminde başlayan kasetler konuşuluyor."
'KORKMUYORUZ, İRADEMİZE SAHİP ÇIKACAĞIZ'
Yavaş, iktidarın iddialarına şöyle yanıt verdi: "Beni istediğiniz kadar eleştirin diyen bir cumhurbaşkanı geliyor. Altı lider iki yıl çalıştılar ve bir araya geldiler. Mutabakat metnini hazırladılar. Orada yapılacaklar belli. Şimdi de tehdit etmeye başladılar. Korkmuyoruz. İrademize sahip çıkacağız. Birinci turda bitiriyoruz, söz mü? Ben biteceğinden eminim. Güzel ülkemizin tamamına bahar gelecek ve her şey çok güzel olacak. Cumhuriyetin başkentinde 13. Cumhurbaşkanımızı Kızılay'da karşılayıp Çankaya köşküne, Mustafa Kemal Atatürk'ün koltuğuna oturtacağız."
BABACAN MARAŞ DEPREMİYLE BAŞLADI
Yavaş’ın ardından sahneye DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan çıktı. Babacan’ın sahneye çıktığı esnada miting alanında dört kişi rahatsızlandı. Babacan sahneden rahatsızlanan kişilerin olduğu kişilerin bulunduğu alanları işaret ederek, sağlık ekiplerini yönlendirdi. Babacan kısa bir süre sonra konuşmasına “Merhaba hemşirelerim” diyerek başladı. Babacan şöyle konuştu:
"Yüz yıllık cumhuriyetimizin başkenti merhaba. İkinci ev sahibi olarak karşınızdayım. 3 aydır iktidarın görmezden geldiği bir gündem var. Ülkemizin en can alıcı gündemi. 6 Şubat depremlerinden bu yana 3 ay 6 gün geçti. Daha gün doğmadan ülkemizin her yerine ateş düştü. O evler, o günden beri yanıyor. O evlerde yüzler gülmüyor, biliyorum. Sayılarla söyleyince sanki anlamını yitiriyor ama resmi sayılara göre 10 binlerce insanımızı kaybettik. Her can birinin annesi, babası, kardeşi, oğlu, yeğeni, kuzeni, dedesi...
Taş olsa dayanmaz derler ya işte öyle bir acıyla kavrulduk. Allah bir daha böyle acılar göstermesin milletimize. Depremin ilk 14 gününün 9 günü deprem bölgesindeydim. Bizzat şahit oldum. Sesini duyuramayanların sesi olduk. Gittiğim her yerde bana ilk 48, 72 saat devlet yoktu dediler. Enkazları kendi ellerimizle kaldırdık dediler.
'HER ŞEYİ TEK KİŞİYE BAĞLAMANIN SORUNLARINI YAŞIYOR BU ÜLKE'
Yangında yangın söndürme uçağı yok, deprem oldu ilk 72 saat yardım ulaştırılamadı. O gün bugündür soruyorum. O 48 saatte o 72 saatte ne oldu bir anlatın hele? Silahlı Kuvvetler personeli, madenciler neden harekete geçmedi diye soruyorum, cevap yok. İşin özünde tek kişilik sistemin yürümemesi var. Her şeyi tek kişiye bağlamanın sorunlarını yaşıyor bu ülke. Son 5 yıldır tüm sistemi Erdoğan tek başına kendisine bağladı. Talimat almadan kimse hareket edemiyor. Cumhurbaşkanımızın talimatıyla yangın söndürüldü diyorlar.
Adına Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi denen ucube sisteme son vermek ve Güçlendirilmiş Parlamenter Sistemi getirmek, hedefimiz bu. Şu sistemi değiştirmemiz lazım dedik, 84 maddelik anayasa metni hazırladık. Hükümetin her alanda yapılacaklarını hazırladık."
'RECEP BEY VE ARKADAŞLARINI EMEKLİ EDECEĞİZ'
Babacan’ın ardından sahneye Meral Akşener çıktı. Akşener sahnede şöyle konuştu:
“Bugün gördüm ki Recep Bey vedalaşıyor. 14 Mayıs akşamına iki gün kaldı. Dolayısıyla 13. Cumhurbaşkanı sayın Kemal Kılıçdaroğlu olacak ve kendisini alkışlarımızla Çankaya'ya götüreceğiz. Recep Bey ve arkadaşlarını da emekli edeceğiz. Her bir genç kardeşim, kadın kardeşim, her bir erkek kardeşim kendisini annesini eşini, amcasını yengesini mutlaka sandığa götürecek ve bir oy Kemal'e bir oy Meral'e verecek.
Burası şu anda bütün siyasi partilerin seçmenlerin olduğu bir yer. İyi Partililerden isteğim dediğimi yaparak Sayın Kılıçdaroğlu’nu haramla anılmayan, sizin gibi yaşayan Kemal Kılıçdaroğlu’nu cumhurbaşkanı seçeceksiniz. Bana da Başbakan Meral diyorsunuz, benim için de bir oy basacaksınız. Diğer parti mensuplarına sesleniyorum. Ben bir anneyim, babaanneyim, bütün CHP'li ailelerden anneler günü hediyesi bir tanecik oy istiyorum. Sonra da diğer millet ittifakı üyelerinin seçmenlerinden. İnşallah 14 mayıs akşamı 13. Cumhurbaşkanımız ile birlikte Türkiye'nin nefes aldığı, demokrasinin uygulandığı, yargının bağımsız olduğu, hak, hukuk, adaletin tarih yazıldığı bir gün olacak."
'BİR DEVRİM YAŞAYACAĞIZ DİYE DE ÜMİT EDİYORUM'
Akşener’in ardından sahneye çıkan Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, “Pazar günü yapılacak seçimlerin ülke için hayırlara vesile olmasını niyaz ediyoruz” diyerek sözlerine başladı. Karamollaoğlu konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Bir devrim yaşayacağız diye de ümit ediyorum. Sandıkta bir patlama meydana gelecek ama manevi bir patlama. Bir değişikliğe ihtiyacımız var. Biz yaşanabilir bir Türkiye istiyoruz. Herkesin mesut olduğu, inandığı gibi yaşadığı, rahat geçinebildiği, ülkede emniyet içinde hissettiği bir ülke istiyoruz biz."
'BU ÜLKE TASARRUF NEDİR BİLMİYOR, YOLSUZLUK ADETA KURAL HALİNE GELDİ'
"Böyle bir ülkenin inşaatı ancak ahlaki ve manevi değerler ile mümkün. Buna bizim inancımız telkih ediyor. Sadece gösterişle, insanlara hareket ederek, insanları yanlış yönlendirerek Türkiye’ye huzur, barış gelmez. Önce lisanına sahip olacaksın. Hak, hukuk bileceksin ama önce sen uyacaksın. Biz ahlaki ve manevi değerler dediğimiz zaman ilk gözettiğimiz adalettir. Adalet olmadan bir ülkede barış, huzur olmaz. Başın sıkışsa ne edeceksin, elbette adalete başvuracaksın. Güvenilir olacaksın, elin toplum malına uzanmayacak, yemeyeceksin, yedirmeyeceksin. Yolsuzluğa fırsat tanımayacaksın. Hele israf kesinlikle yapmayacaksın. Bu ülke tasarruf nedir bilmiyor, yolsuzluk adeta kural haline geldi. Yanlış politikalar, yatırımlar bu ülkeyi perişan etti. Düne kadar kendi ürettiğimiz malları ithal ediyorduk."
'BÜTÜN MESELELERİ BİRLİKTE KONUŞACAĞIZ VE BU MEMLEKETİ AYAĞA KALDIRACAĞIZ'
“Yanlış politikalardan vazgeçelim” diyen Karamollaoğlu sözlerini şöyle tamamladı: “Cumhurbaşkanı adayımız belli. Kemal bey cumhurbaşkanımız olacak. Nasıl olacak diyorlar ben güveniyorum ama biz bir karar daha aldık. Biz cumhurbaşkanı yardımcısı sıfatı da olsa bütün meseleleri birlikte konuşacağız ve bu memleketi ayağa kaldıracağız. Pazar günü sandık başına gittiğiniz zaman oyunuz mutlaka Millet İttifak için olmalı. Sadece sizden değil, sizi tanıyan bilen, çevrenizdeki bütün insanlardan da bu bu desteği istemeniz lazım.”
'PAZAR GÜNÜ MEMLEKETÇE DEMOKRASİ BAYRAMI YAPACAĞIZ'
Karamollaoğlu’nun ardından sahneye çıkan Ekrem İmamoğlu'nun çelik yelek giymesi dikkat çekti. İmamoğlu şöyle konuştu:
“Rekor kırdı Ankara bu akşam. Tandoğan’da müthiş bir akşam. Ne güzel sizinle buluşmak. Mustafa Kemal Atatürk’ün emaneti, güzel Ankara selam olsun sana. 19 Mayıs ruhuyla selamlıyorum sizi. Birazdan Ankara’da erken bir cumhuriyet akşamı kutlayacağız. Pazar günü memleketçe demokrasi bayramı yapacağız.14 Mayıs günü bu kardeşiniz 13. Cumhurbaşkanımız Kemal Kılıçdaroğlu ile gömleğini kıvırmış, ceketini çıkarmış Çankaya’ya yürüyecek. Ülkemizin dört bir yanında yakılan meşaleler atamızın emaneti Ankara’da birleşir."
'BU ÜLKEDE BEN DEVRİ BİTECEK'
“Pazar gününe hazır mıyız?” diye soran İmamoğlu, konuşmasına şöyle devam etti:
"Gençliğimiz var, yolumuz uzun. Pazar günü bu iş bitecek mi? Son yıllarda Ankara'nın ışığını kısmak isteyenler oldu, milletin meclisini yok sayıp devleti tek bir şahsa, bir saraya bağlamak isteyenler oldu. Vatandaşlara kendi kişisel iktidarlarının dayatmak isteyenler oldu. Cumhuriyetin başkentini parsel parsel satmaya kalkanlar oldu. Angaralı gardaşım buna izin vermedi, Mansur başkanı seçti. 14 Mayıs'ta da izin vermeyecek. 14 Mayıs'ta baharlar açacak. Demokrasi, adalet çiçekleri açacak. Sallayın bayrakları."
“Kendimizi nasıl görüyorsak herkesi öyle göreceğiz. Bu ülkede ben devri bitecek, biz dönemi başlayacak” diyen İmamoğlu sözlerini şöyle devam etti: “Son dakikaya kadar bir fazla kişiyi ikna etmeye çalışacağız. 13. Cumhurbaşkanı adayımız Kılıçdaroğlu’nu hep birlikte seçeceğiz. O vermeyen bir kişinin gönlüne gireceğiz. Herkesin oy kullanmasını sağlayacağız, sandıkta görev alıp sandıklara sahip çıkacağız."
İMAMOĞLU KAMU GÖREVLİLERİNE SESLENDİ
İmamoğlu sözlerini şöyle tamamladı: "Hukuk dışına, kanun dışına çıkmayacağınıza inanıyorum. Ve bunu lütfen yerine getirin. Kıymet bulacağınız tek yer, tek kişinin olduğu yer değil milletin gönlündeki yeriniz. Unutmayın bunu."
"İkinci turda milleti yormanın, seçim üzerine seçim yapmanın lüzumu yok. Hep birlikte bitireceğiz. İşimiz var işimiz, çok çalışacağız. Ülkeye kardeşlik getireceğiz. Daha önce o iş bitti dediler ya. Üsküdar'da bizim at da bizim. 15 Mayıs'ta güneş bir başka doğacak."
'BU KRAVATLI SOYGUNU ANKARALILAR BİTİRMEYE HAZIR MI?'
İmamoğlu'ndan sonra sahneye Gültekin Uysal çıktı. Uysal, şöyle konuştu: "Kıymetli Ankaralılar bir büyük güne yaklaşıyoruz. Bir yeni dönemi açmaya hazır mıyız? Nafile çabalarla milletin önüne duvarlar örülmez Milletin iradesi yıkar geçer. Her büyük yağma hareketin Mansur başkanla kaldırdınız. Şimdi asıl büyük vazife var. Bu kravatlı soygunu Ankaralılar bitirmeye hazır mı? Bu kasveti bitirecek Kılıçdaroğlu'nu bekliyorsunuz. Cemrelerin suya toprağa düştü günlerdeyiz. Allah'ın izniyle cemre olarak sandıklara düşeceğiz."
Mitingde Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu konuşuyor:
"Yiğit Ankaralı hemşerilerim, hepinizi saygıyla muhabbetle selamlıyorum. 2 gün kaldı. Demokrasi şölenine 2 gün kaldı. 6 genel başkan olarak size mesaj veriyoruz. Başta 13. Cumhurbaşkanımız Kılıçdaroğlu olmak üzere hepimiz toplumsal barış mesajı veriyoruz.
Biz o kara kıştan bu ülkeyi çıkarıp yeni baharlara taşıyacağız. Pazar günü yeni bir bahara merhaba demeye hazır mısın Ankara?
"Şırnak'a gitmemiş olan Bahçeli. Sizden korkan namerttir. Sizin merminiz karşısında korkacak olursak bu Cumhuriyet'i kuran iradeye ihanet etmiş oluruz. Susmayacağız!"
İSTİHBARAT ÜZERİNE ÇELİK YELEK GİYDİ
Kılıçdaroğlu’nun sahneye çıktığı sırada mitinge katılan yurttaşlar telefon ışıklarıyla alanı aydınlattı. Kılıçdaroğlu coşkuyla karşılandı. Yağmur yağmasına rağmen alanda coşkulu bir kalabalık var. Kılıçdaroğlu Ankara Miting'inde de çelik yelek giydi.
CHP'den bir kaynak ise Reuters ajansına demecinde Kılıçdaroğlu'nun "saldırıya uğrayabileceği yönünde istihbarat alındığını", CHP liderinin çelik yeleği bu nedenle giydiğini söyledi. Güvenlik önlemlerinin alınan istihbarat sonrasında artırıldığını söyleyen kaynak ayrıntı vermedi.
KILIÇDAROĞLU YAĞMUR ALTINDA KONUŞTU
Ankara’da başlayan yağmura rağmen Ankaralılar miting alanını terk etmezken Kılıçdaroğlu da konuşmasını yağmur altında yaptı. Platformun üstü kapalı kısımları olmasına rağmen Kılıçdaroğlu, bu kısma geçmeyi tercih etmedi.
Kılıçdaroğlu şöyle konuştu:
"Hazır mıyız? Değişime hazır mısınız? Bu ülkeye demokrasi getirmeye hazır mısınız? Söz veriyorum ben de hazırım. Bu ülkenin insanı için çalışacağım. Demokrasiyi getireceğiz. Ülkemizi tüm dünyaya demokrasiyi demokratik yollarla getiren ülke olarak tanıtacağız. Bu ülkenin gençleri ve kadınları otoriter yönetimi demokratik yollarla değiştirecekler.
"Bütün sandıklarda temsilcilerimiz var. Bahar havası içinde sandığa gidin. Şenlik havası olsun Türkiye'de. Gülere gittik, oyumuzu kullandık ve Türkiye'ye demokrasiyi getirdik diyeceksiniz. Söz mü? Sinan Ateş'in katillerini bulup kulaklarından yakalayıp adalete teslim edeceğim. Benim saraylarda oturma alışkanlığım yok. Size söz veriyorum. Şarkılar türkülerle beraber Gazi Mustafa Kemal'in Çankaya Köşkü'ne gideceğiz."
"Türkiye'yi 5'li çetelerden kurtaracağım. Benim Cumhurbaşkanı olmamam için her iftirayı attılar. Onlar saraya güveniyor Bay Kemal halka güveniyor. Bu ülkeye barışı, huzuru getireceğim. Bu ülkenin sorunlarına talibim ben."
Miting bitiminde alandan ayrılan insanlar sokakları mitinge dönüştürdü. Vatandaşlar, "Erdoğan halka hesap verecek" sloganları ile Tandoğan'dan Kızılay Meydanı'na yürüdü.