TİP ve EMEP kayyıma karşı Mardin'de

TİP ve EMEP kayyıma karşı Mardin'de
TİP Genel Başkanı Baş ve EMEP Milletvekili Karaca Demir, yerine kayyım atanan Ahmet Türk'e destek için Mardin’e gitti. Baş "İktidarla anayasaları tartışmanın anlamı yok" derken Karaca da "Esas terörizm, kayyım siyasetini Kürt halkına reva görmektir" dedi.

Artı Gerçek - DEM Parti yönetimindeki Mardin Büyükşehir, Batman ve Şanlıurfa Helfeti belediyelerine kayyım atanmasına yönelik tepkiler sürüyor.

TİP Genel Başkanı Erkan Baş ve EMEP Gaziantep Milletvekili Sevda Karaca Demir da görevden alınarak yerine kayyım atanan Ahmet Türk'e destek vermek ve DEM Parti'nin grup toplantısına katılmak için Mardin’e geldi. Kayyım uygulamalarıyla Anayasa’nın keyfi bir biçimde ayaklar altına alındığını söyleyen TİP Genel Başkanı Baş, şunları söyledi:

"Bir kez daha tümüyle hukuk dışı haksız bir uygulamayla karşı karşıyayız. İktidarın ne söylediğinden çok ne yaptığına bakarak değerlendirmek gerektiği kanaatindeyiz. Belli ki bir yönetme biçimi olarak halkın iradesini yok sayan, yasaları anayasayı keyfi biçimde ayaklar altına alan bir yaklaşım içerisinde.

Artık, 'ortada bir suç var mı, yok mu, yasal olarak bir değerlendirme yapmak mümkün mü, değil mi' eşiğini çoktan aştık. Belli ki iktidar tamamen keyfi kendi iktidarını güçlendirme temelli hiçbir yasayı, hukuku evrensel hakkı tanımayan yaklaşım içerisinde. Mardin'de halkın meşru direnişinin yanında olmaya, görevden alınan belediye eş başkanlarıyla duygularımızı paylaşmak için geldik.

'İKTİDARLA YASALARI, ANAYASALARI, HUKUKU TARTIŞMANIN ANLAMI YOK'

Buradaki bu baskıya hep birlikte ses çıkartmadığımız zaman Esenyurt'ta da İstanbul'un ilçesinde de aynı pervasızlığı yapan bir iktidar ile karşı karşıyayız. Aslında iktidar bize öğretici mesaj veriyor. Hepimizin birlikte direnmesi gerektiğini, ancak birlikte direnirsek kazanabileceğimizi söylemiş oluyor. Biz bu görevi aldık. Bu saatten sonra bu iktidarla herhangi bir biçimde, yasaları, anayasaları, hukuku tartışmanın bir anlamı yok. Bu iktidar toplumsal, siyasal hukuksal meşruiyetini kaybetmiş ancak baskıyla şiddetle koltuğunu koruyabilen bir durumda.

İktidarın, muhalefeti birbirine düşürme oyununa karşı da uyanık olmak lazım. İktidarın 31 Mart'ta aldığı ağır yenilginin üstüne yeniden ipleri ele alması için oyun kurmasına karşı da uyanık olmak lazım. İktidarın oyununun bozacak temel davranış biçimi akılla mantıkla ortaklıklarımızı ön plana çıkararak tüm muhalefetin birlikte karşı duruş sergilemesidir."

'ESAS TERÖRİZM, KAYYIM SİYASETİNİ KÜRT HALKINA REVA GÖRMEKTİR'

Sevda Karaca Demir de şunları söyledi:

"Özellikle Kürt siyasetinin yerelde halkla iç içe geçtiği, can damarını oluşturduğu bütün hizmetlerin de önüne geçmek için her zaman bu siyaseti uyguluyor. Bölgede özellikle sermaye güçlerine belediyenin rant olanaklarını devretmenin bir yolu olarak da bu kayyım siyasetini güdüyor. Bunun özellikle kadınlar açısından çok önemli sonuçları olduğunu biz daha önce de deneyimledik. Kadınların bu kadar yokluğun, yoksulluğun cenderesi altında olduğu bu koşullarda kendilerini ifade edebilecekleri yerel yönetimlere ihtiyaçları var ama bu kayyım siyaseti aynı zamanda yokluk, yoksulluk siyasetinin de devamlılığı olarak karşımıza çıkarılıyor.

Bütün bu kayyım siyaseti 'terör' başlığı altında geniş halk kesimlerine anlatılmaya çalışılıyor. Bugün gerçekten bir ortaklık hukukunun kurulmasının bu kadar olanaklı olduğu bir memleket düzleminde bu kadar yoklukla, yoksullukla birlikte sınanırken, öfkeyi de birlikte göstermenin olanakları çok açıkken görüyoruz ki bu kayyım siyasetine 'terör' kıyafeti giydirilerek gerçekte halkları esas bölenleri kendileri olduğunu da gösteriyorlar. Esas terörizm, kayyım siyasetini Kürt halkına, bölge halkına reva görmektir.

Burada sadece Kürt halkları için değil, Türkiye hakları için bir mesaj verildiğini düşünüyoruz. Bu mesajın da iyi anlaşılması gerektiğini düşünüyoruz.” (ANKA)

Öne Çıkanlar