Adalet Bakanı Tunç'tan Özgür Özel'e: Elinde belge varsa niye bekletiyorsun
Adalet Bakanı Tunç, sahte diploma ve e-imza skandalına ilişkin 220 kişiden 37'si hakkında tutuklama, 150'si hakkında ise adli kontrol kararı verildiğini belirtti. Tunç, Özgür Özel’in ‘İBB davası borsası' iddiaları ile ilgili de ‘Elinde belge varsa niye bekletiyorsun’ diye sordu.

Artı Gerçek - Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Bolu'nun Gerede ilçesinde Gerede Adalet Binası Temel Atma Töreni'nin ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Sahte diploma ve e-imza usulsüzlüğüne ilişkin 13 Ağustos 2024 tarihinde, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'na bir kamu kurumundan yapılan ihbarla başlayan bir soruşturmayla olayı yargının ortaya çıkardığını aktaran Tunç, "Sanki burada yargının ortaya çıkarmadığı ama birilerinin hatırlattığı bir husus varmış gibi kamuoyunda bir dezenformasyon yapılıyor. Kesinlikle böyle bir durum söz konusu değil" dedi.
Tunç, soruşturma makamı olarak Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nın soruşturma başlattığını kaydederek, "Özellikle bu şebekenin, bu çetenin tüm unsurlarıyla, kişileriyle, detaylarıyla ortaya çıkarılması gerekiyordu. Soruşturma gizlilik kapsamında yürütülürken kolluk görevlilerimizce süreç içerisinde yakalamalar ve gözaltılar yapıldı" ifadelerini kullandı.
Tunç, soruşturmaya ilişkin şu bilgileri verdi:
'37 KİŞİ HAKKINDA TUTUKLAMA'
"Operasyonlarda gözaltına alınan 220 kişi hakkında adli işlem yapıldı. Bu 220 kişiden 199’u hakkında kamu davası açıldı. 37 kişi hakkında da tutuklama kararı verildi ve 150’si hakkında da adli kontrol kararı var. Burada özellikle elektronik materyallerin, HTS kayıtların, dijital kayıtlar, bilgisayar kayıtları, log ve sinyal verileri ve IP bilgileri tüm bunlar detaylı bir şekilde incelenerek, analiz edilerek bir soruşturma gizli olarak yürütüldü. Çünkü bu çetenin ortaya çıkarılabilmesi için soruşturmadaki gizlilik önemliydi. Sonrasında iddianame ortaya çıktı. Yargılamalar başladığında da kamuoyu bunu öğrenmiş oldu. Burada etkin bir soruşturma ve şimdi de etkin bir kovuşturma söz konusu."
Sahte diploma ve e-imza usulsüzlüğüne yönelik sahte belgelerle ilgili kuruluşların bilgilendirilerek tedbirlerin alındığını kaydeden Tunç, "Dolayısıyla soruşturma gizli ama bir kamu zararı, bir mağduriyet oluşmaması adına da tüm tedbirler alınarak, devletin tüm kurumları savcılık makamı tarafından bilgilendirildi ve bu sahte belgelerle herhangi bir işlem yapılamadı, yapılması önlenmiş oldu" ifadelerini kullandı.
Davanın şu anda devam ettiği ve sahteciliği yapanların Türk Ceza Kanunu'na göre cezaya çarptırılacağını belirten Tunç, şunları söyledi:
"Bu kapsamda bazı televizyon programlarında, özellikle bilen de bilmeyen de konuşuyor. UYAP sistemiyle ilgili de laf edenler var. Bazen bazı yorumcular ya da bazı gazete haberleri, dezenformasyona yönelik, bu sistemde özellikle soru işareti oluşturabilecek ifadeler kullanıyorlar. Bunlara kesinlikle itibar etmemek lazım."
TUNÇ'TAN ÖZEL'E: ELİNDEKİ BELGELERİ BEKLETME
CHP Genel Başkanı Özgür Özel'in 'İBB Davası borsası oluşturulmuş, elimde belgeler var' açıklamasına ilişkin Tunç, "O zaman belgeleri bekletme elinde. Belgeleri niye bekletiyorsun? Varsa belgelerin o zaman kanıtlarını ilgili yargı mekanizmalarına, Hâkimler Savcılar Kurulu’na ulaştırırsınız. Hukuk devletinde bunun gereği yapılır. Dolayısıyla bunu meydanlarda, miting alanlarında 'Elimde belgeler var' diyerek propaganda yapmak yerine, o belgeyi hiç gecikmeksizin, bir saniye bile durmadan Hâkimler Savcılar Kurulu’nun huzuruna getirmek lazım" ifadelerini kullandı.
Tunç, İBB soruşturmalarına ilişkin şunları söyledi:
"Bir adli soruşturmada savunmanın yapılacağı yer mahkeme salonlarıdır, yargı makamlarıdır. Kimin elinde belge, bilgi varsa gitsin yargı makamlarına versin. Mutlaka gereği yapılır. Dolayısıyla soruşturmalar devam ederken bile maalesef işte Manavgat’ta suçüstü yakalandı. Önce sahip çıkar gibi oldular. E sonrasında o suçüstü görüntüleri yayınlandığında da geri adım atmak zorunda kaldılar. Şile Belediyesi’nde yine suçüstü yapıldı. Bir taraftan İstanbul Büyükşehir ve ilçe belediyeleriyle ilgili yolsuzluk soruşturmaları yapılırken, başka ilçe belediyelerinde de yolsuzluğun devam ettiğini görüyoruz. Böyle de pervasız bir durum var.
İzmir eski Büyükşehir Belediye Başkanı’yla ilgili yargı suçlanıyor. Belediyenin müfettiş incelemelerini, o belgeleri tomar halinde, dosyalar halinde bir üst yazıyla yargı makamlarına sunan kendi belediye başkanları. Dolayısıyla itirafçıların beyanları, ulaşılan birtakım raporlar, MASAK raporları, deliller ortadayken, bunları değerlendirecek olan bağımsız ve tarafsız yargıdır." (HABER MERKEZİ)