Covid-19, yeni varyantlarla baskın hale geldi: Risk grubunu tehdit ediyor

Covid-19, yeni varyantlarla baskın hale geldi: Risk grubunu tehdit ediyor
Dünyada Covid-19, yeni varyantlar ile yeniden baskın hale gelirken, Türkiye’de yeni varyantların olup olmadığı bilinmiyor. Yeni varyantın kronik hasta ve yaşlılar için ölüm riski taşıdığını belirten uzmanlar uyarıyor: 'Maske takın'

Müzeyyen YÜCE


İSTANBUL - Geçtiğimiz dört yılda tüm dünyayı etkisi altına alan, bugüne kadar 7 milyondan fazla kişinin ölümüne yol açan Covid-19, her ne kadar 'küresel acil durum' kategorisinden çıkarılsa da bilim insanlarınca hala 'küresel salgın' olarak nitelendiriliyor.

Salgının yayılım hızını düşürmek ve baskılamak için geliştirilen aşıların da etkisiyle zaman içinde sönümlenen Covid-19, sık sık uğradığı mutasyonlarla yeni varyantlar olarak tekrar ortaya çıkıyor.
Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ), "Alfa, Beta, Delta, Gama, Omicron” varyantlarından sonra şimdi de Covid-19 varyant grubu olan "FLiRT" ve "LB.1" adlı virüslerin dünyada baskın hale geldiğini duyurdu.
Yeni varyantların en önemli semptomları arasında ateş, boğaz ağrısı, burun akıntısı, kas ağrısı, kusma, ishal, koku ve tat alma bozuklukları geliyor. Peki Dünyada yeniden yayılım gösteren Covid-19 varyantları Türkiye’de görülüyor mu?

‘BU VARYANTLARIN TÜRKİYE’DE YAYILIM GÖSTERMEDİĞİNİ SÖYLEMEK DOĞRU DEĞİL’

Enfeksiyon Hastalıkları Derneği Başkanı Prof. Dr. Mehmet Ceyhan, Covid-19’un mutasyona uğrayarak yeni varyantlar üretmesinin şaşırtıcı olmadığını, 'FLiRT' ve 'LB.1' adlı varyantlardan kaynaklı vakaların özellikle ABD’de artış gösterdiğini söylüyor. “Bu varyantlara bağlı olarak New York’ta acil başvurularında yüzde 18, hastane yatışlarında yüzde 13’lük bir artış var” diyen Ceyhan, Türkiye’deki Covid-19 vakalarına ilişkin resmi bir verinin olmamasını eleştiriyor. Uzun zamandır ülkede salgına ilişkin PCR testinin yapılmadığına dikkat çeken, bu yüzden de vaka durumu hakkında bir bilginin olmadığını kaydeden Ceyhan, “Test ve varyant analizi yapılan bütün ülkelerde saptanan bu varyantların Türkiye’de yayılım göstermediğini söylemek doğru değil. Muhtemelen vakalar vardır; ancak biz saptayamıyoruz” diyor.

1614513170156-1606378822005-mehmetceyhan.jpg
Prof. Dr. Mehmet Ceyhan

‘COVİD-19 TESTİ VE VARYANT ANALİZİ YAPILMALI’

Söz konusu iki varyanttan "LB.1" adlı virüsün daha hızlı yayılım gösterdiğini vurgulayan Ceyhan, bu varyantlarda da klinik tablonun ve alınacak önlemlerin aynı olduğunu kaydediyor.

Bu varyantlara karşı kronik hastalığı olan kişiler ile 65 yaş ve üzeri bireylerin risk grubunda olduğunu hatırlatan Ceyhan, “Kalabalık alanlardan uzak durmaları yararlı olacaktır. Ancak illa kalabalık arasına girmeleri gerekiyorsa N95 dediğimi maskelerden kullanmalarını öneriyoruz. Bu grup için varyantların yayılımı klinik tabloyu kötüye götürebilir” şeklinde konuşuyor. Ceyhan gerek devlet tarafından gerekse bireyler tarafından alınması gereken önlemlere ilişkin ise şunları aktarıyor:

“Ülkemizde mevcut aşıların yeni varyantlar üzerine etkisi bilinmiyor. Bu nedenle bunları öneremiyorum. Avrupa ülkelerinde Omicron varyantında etkili bir aşı kullanılıyor. Ancak o aşı Türkiye’de yok. Devletin risk gruplarında uygulanmak üzere Omicron varyantına etkili o aşıyı sağlaması, hiç değilse belirtisi olanlara test ve varyant analizi yapması, risk gruplarında olanların da koruyucu önlemlere uyması gerekir.”

‘YENİ VARYANTLAR TÜRKİYE’DE ETKİLİ Mİ, BİLMİYORUZ’

Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Bülent Ertuğrul’a göre de Covid-19 virüsü mutasyona uğrayarak yeni varyantlar ile karşımıza çıkmaya devam edecek.

ABD başta olmak üzere Avrupa ve Asya’da, yani varyant analizi yapan ülkelerde "FLiRT” varyantının hızlı yayılım gösterdiğine, "LB.1" varyantının yeni görülmeye başlandığına dikkat çeken Ertuğrul, her iki varyantın Türkiye’deki etkisinin ve görülme sıklığının ise bilinmediğini kaydediyor.

Türkiye’nin uzun zamandır Covid-19 vakalarını raporlamadığını, vaka tespiti yapmak için gereken testleri dahi yapmadığını ifade eden Ertuğrul, “Dolayısıyla vaka tespiti de yapılamıyor. Hasta Covid-19 belirtileri ile hastaneye başvursa da tanı koyamıyoruz. Çünkü Bakanlık Covid-19 testi temin etmiyor. Bu yüzden yeni varyantların Türkiye’deki dolaşımı, hızı ve yayılımı konusunda bir veri de yok. Sadece gözlemlerimize dayanarak Covid-19 semptomlarıyla hastane başvurularında kısmi bir artışın söz konusu olduğunu söyleyebiliriz” diyor.

whatsapp-gorsel-2024-07-26-saat-19-04-08-6101f2e0.jpg
Prof. Dr. Bülent Ertuğrul

‘YENİ VARYANTLAR KRONİK HASTALAR İLE 65 YAŞ VE ÜSTÜ İÇİN HALA HAYATİ RİSK OLUŞTURUYOR’

Covid-19’un henüz mevsimsel özellik göstermediğine, yani grip gibi bir kış hastalığı olmadığına vurgu yapan Ertuğrul, buna bağlı olarak yeni varyantların da özellikle kronik hastalığı bulunanlar ile 65 yaş ve üstü kişilerde halen hayati bir risk oluşturduğunu kaydediyor.

Özellikle yaz aylarında sıcakların da etkisiyle kapalı alanlardaki yoğunluğun varyantlara yayılım alanı sağlayabileceğini belirten Ertuğrul, risk taşıyan bireylerin maske takmasında ve mesafeye dikkat etmesinde fayda olduğu görüşünde.

Ertuğrul, “Covid-19 hala bazı kişiler için ağır hastalık tablosu oluşturabilir. Bu yüzden de yan hastalığı bulunan kişilerin, 65 yaş ve üzeri bireylerin kalabalık alanlardan uzak durması, eğer girmek zorunda kalacaklarsa dahi maske takmaları faydalı olur. Zira bu grup için. Covid-19 hala risk olmaya devam ediyor” ifadelerine yer veriyor.

‘COVİD-19’A YÖNELİK NE KORUYUCU BİR AŞI NE DE HASTALIĞIN TEDAVİSİNE DÖNÜK BİR İLAÇ VAR’

Hali hazırda Türkiye’de Covid-19’a yönelik ne koruyucu bir aşı ne de hastalığın tedavisine dönük bir ilaç bulunmadığını belirten Ertuğrul, Sağlık Bakanlığı tarafından alınması gereken önlemleri ile şu şekilde açıkladı:

“Covid-19 önceleri toplumsal sağlık sorunu olarak görülüyordu; ancak çoğu ülke için artık bireysel sağlık sorununa dönüşmüş durumda. Özellikle Türkiye’de mutasyona uğramış varyantların araştırması yapılmıyor, vakalar tespit edilmiyor, testler kaldırıldığı için hastaya tanı konamıyor. Bu da hastalığın tedavisinde özellikle risk grubu için hayati tehlike oluşturuyor. Bakanlığın bir an önce en azından risk grubunda uygulanacak kadar da olsa aşı temin etmesi gerekiyor. Ve şu an Türkiye’de bu hastalığın tedavisinde kullanılacak ilaçlar da yok. Onların da temin edilmesi lazım.”

Öne Çıkanlar