Bakanlıktan Latmos ve Bafa Gölü raporu: 'Milli park statüsüne alınmasını bekliyoruz'
İZMİR - Aydın ve Muğla sınırlarındaki jeolojik ve biyolojik çeşitlilik, kültürel açıdan Türkiye'nin en önemli alanlarından biri olan Latmos (Beşparmak) Dağları ve Bafa Gölü taş ocaklarının tehdidi altında. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Tabiat Varlıklarını Koruma Genel Müdürlüğü 'Latmos (Beşparmak) Dağları Potansiyel Doğal Sit Alanı Ekolojik Temelli Bilimsel Araştırma Raporu' hazırladı.
'GÖRSEL PEYZAJ KALİTESİ ÇOK YÜKSEK'
Latmos’ta koruma altında olan çok sayıda bitki ve hayvan türünün olduğuna dikkat çekilen raporda, şu değerlendirme yer aldı:
"Öneri alan Bafa Gölü kıyısında, Helenistik-Roma döneminde önemli bir yerleşim olan Latmos ve çevresini kapsamaktadır. Yerleşim büyük bir alana yayılmış durumdadır ve tanımlı alan içerisinde birçok yapı bulunur (Şekil 3). Bunun yanı sıra gözlü gnays litolojisinin en güzel örnekleri inceleme alanında mostra verir. Bu kayaçların dış süreçlerle aşınması zaman içerisinde tor topoğrafyası olarak adlandırılan farklılaşmış erozyon yapılarının gelişmesi ile sonuçlanmıştır. Çalışma alanı kayaç yapısı ve manzara kalitesi bakımında eşsiz bir özelliğe sahiptir. Latmos (Beşparmak) Dağları doğal sit alanı görsel peyzaj kalitesi bakımından değerlendirme çalışması kapsamında yapılan sınıflandırmaya göre görsel peyzaj kalitesi çok yüksek olarak belirlenmiştir."
'NİTELİKLİ DOĞAL KORUMA ALANI ÖZELLİĞİ TAŞIYOR'
Latmos'taki flora, fauna ve ekosistem özelliklerine dikkat çekilen raporda, şöyle devam edildi:
"Latmos (Beşparmak) Dağı, alan bütününü oluşturan küçüklü büyüklü zeytin alanlarının mevcudiyeti nedeniyle bütünlüğü kaybolmuş ve az da olsa doğallığı bozulmuş orman ve maki alanları ile kuru tarım alanları, flora, fauna ve ekosistem açısından birlikte değerlendirildiğinde alan, 'doğal karakteri kısmen korunmuş, modern yaşam ve önemli insan faaliyetleri tarafından etkilenmemiş, kırsal yaşam özellikleri taşıyan, aşırı derecede ve uygunsuz insan kullanımından uzak, insanların günübirlik dinlenip eğlenebileceği ekosistem hizmetlerini sunan özeliklere sahip olması' gibi nedenler göz önüne alındığında 'Nitelikli Doğal Koruma Alanı' özelliği taşıyan alanlar olarak değerlendirilmiştir."
TAŞ OCAĞI PROJELERİ İPTAL EDİLECEK
Raporda, Bafa Gölü Tabiat Parkı’nın sınırlarının genişletilerek Latmos (Beşparmak) Dağları’yla birleştirilmesi ve statüsünün de tabiat parkından milli parka çevrilmesi talep edildi.
Doğal SİT alanının sınırları Latmos’un kalbi olan Çörlen Asar bölgesini de kapsar ve her iki karar hayata geçerse bölgedeki pek çok taş ocağı projesi iptal edilecek ve yeni başvurular yapılamayacak. Latmos korunması için mücadele verenler Latmos’un bir bütün olarak korunmasını talep ediyor.
'MİLLİ PARK KAPSAMINA ALINMASI BEKLENİYOR'
Bakanlığın raporunu Artı Gerçek'e değerlendiren Ekosistemi Koruma ve Doğa Sevenler Derneği (EKODOSD) Başkanı Bahattin Sürücü, şunları söyledi:
"Aldığımız duyumlara göre Bafa Gölü, Büyük Menderes Nehri ve Latmos (Beşparmak) Dağları ile ilgili sevindirici bir gelişme var. Meclis açıldıktan sonra oluşturulacak bir komisyon Bafa Gölü ve Latmos’ta incelemelerde bulunacak. Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü’nün önceki yıllarda önerisi olan Bafa Gölü’nün genişletilerek Latmos (Beşparmak) Dağları ile birleştirilmesi planlanıyor. Bu şekilde olursa parkın sınırları genişletilip, öneri sahası içinde Latmos (Beşparmak) Dağları ile birlikte tabiat parkı statüsünden Milli Park kapsamına alınması bekleniyor."
'MADENCİLİK RUHSATLARININ İPTAL EDİLMESİNİ BEKLİYORUZ'
Madencilik faaliyetlerine dikkat çeken Sürücü, "Aynı zamanda Tabiat Varlıklarını Koruma Genel Müdürlüğü’nün Potansiyel Doğal Sit Alanlarının Ekolojik Temelli Bilimsel Araştırma Projesi kapsamında geçtiğimiz günlerde bilirkişi keşfi yapılan Çörlen Asar Kalesi yakınındaki maden ocağının bulunduğu alan Nitelikli Doğa Koruma Alanı içine girdiği ve bu özellikteki alanlarda madencilik faaliyeti yapılamayacağından ruhsatın iptal edilmesini bekliyoruz" diye konuştu.
LATMOS: FIRTINA TANRISININ EVİ
Latmos’un geçmişine dair kültür izleri, Neolitik Dönem’e kadar uzanıyor. Latmos, Anadolu’nun kutsal kabul edilen dağlardan biri. Bu dağ sisteminin en tepe noktası olan Tekerlek Dağ, 'Fırtına Tanrısı'nın evi' olarak kabul ediliyor. Fırtına Tanrısı, Hititler döneminde Tarhunt, Antik Çağ’da ise Zeus olarak karşımıza çıkıyor. Antik Yunan mitolojisinde bu dağların, Ay Tanrıçası Selene’nin sevgilisi genç çoban ve avcı Endymyon’u gizlediği mağarayı barındırdığına inanılıyor. Hristiyanlık döneminde Latmos bölgesi korunaklı ve huzurlu bir bölge olması nedeniyle manastırlar için bir tercih edilmiş. Latmos’da bilinen en erken buluntular 7-8 bin yıl öncesine ait kaya resimleri.
1994'te Anneliese Peschlow-Bindokat tarafından keşfedildiği günden bu yana 170’den fazla farklı kaya resmi belgelendi. Bu sayının gelecekte yeni araştırmalar sonucu daha da artması bekleniyor. Latmos kaya resimleri Anadolu’daki en önemli tarih öncesi keşiflerinden biri kabul ediliyor. Son olarak Latmos’un şu anki adı olan Beşparmak’a ismini veren zirve ile Çörlen Asar Kalesi arasında kalan bölgede taş ocağı açılması için alana iş makineleri sokulmuş ancak çevrecilerin müdahalesi sonucu çalışmalar durdurulmuştu.
Latmos’ta bilirkişi keşfi: Taş ocağı projesine karşı mücadele sürüyor
Latmos'ta linyit ocağı arkeolojik SİT alanına zarar verdi
Latmos’taki bir proje daha yargıda
Alman RES şirketinden Latmos’ta koordinat oyunu: Fırtına Tanrısının evine 18 türbin dikilecek
Latmos'ta mücadele sürüyor: Maden şirketine dava
Madenlerin tehdidi altındaki Latmos'ta arkeolojik SİT kararları alındı
Latmos için ikinci sevindirici karar: Bir taş ocağının daha kapasite artış talebi iptal edildi