Yeşil Sol Partili Hülakü, Sarım Havzası'nın sit alanı olması için kanun teklifi verdi: 'Bölge ekolojik kırım tehlikesi altında'
Artı Gerçek - Yeşil Sol Parti Bingöl Milletvekili Ömer Faruk Hülakü, Bingöl ile Diyarbakır arasında bulunan Sarım Havzası'nın doğal sit alanı olması için Meclis'e kanun teklifi verdi.
Kuzeyden Bingöl’ün Genç ilçesinin güneyinden Muş ilinin güneydoğusuna, güneyden ise Diyarbakır’ın Kulp ilçesine bağlı Taşköprü’ye kadar uzanan Sarım Havzası'nın iktidarın HES, maden ocakları ve kalekol yapım projelerinin tehdidi altında olduğuna dikkat çeken Hülakü, "Söz konusu projeler, önemli bir doğal yaşam alanı olan ve tarımsal çeşitlilik-verim açısından büyük önem arz eden Sarım Havzasının içinde barındırdığı bütün doğal zenginliğin yok olmasına neden olacak ve yeniden köye dönüş için büyük çaba sarf eden bölge halkını mağdur duruma düşürecektir" dedi.
'SADECE RANT DEĞİL, KÜRTLERİN HAFIZASI DA ESARET ALTINA ALINIYOR'
"Kürt halkının dağlarını, vadilerini, derelerini ve ormanlarını iktidarın rant odaklı para kazanma hırsına kurban olmasına izin vermeyeceğiz" diyen Hülakü, şu ifadeleri kullandı:
"İktidarın yalnızca rant odaklı para kazanma hırsıyla saldırmadığını da biliyoruz. Kürt halkının hafızasında değerli bir yeri olan doğasını da yok ederek hafızasını da esaret altına almaya çalıştığını biliyoruz. Kürt halkı için büyük önem arz eden dağları, dereleri, vadileri ve ormanları bu düşmanca anlayıştan korumak adına mücadelemize devam edeceğiz."
KANUN TEKLİFİ VERDİ
Hülakü, Sarım Havzası'nın doğal sit alanı olması için kanun teklifi sundu. Teklifin gerekçesinde de şu ifadeler yer aldı:
Kuzeyden Bingöl’ün Genç ilçesinin güneyinden Muş ilinin güneydoğusuna, güneyden ise Diyarbakır’ın Kulp ilçesine bağlı Taşköprü’ye kadar uzanan, doğudan Mirismail ve Kalbadin dağlarıyla batıdan ise Lis, Âdem Dağları ve Şeytan Kayalıkları ile çevrilen Sarım Havzası, Diyarbakır-Bingöl-Muş ve kısmen de Batman ilinin kesiştiği geniş ve uzunca yeşil bir vadidir. Özgün iklimi, tabiatı ve ormanlık alanlarıyla önemli bir doğal yaşam alanıdır.
'SARIM HAVZASI, ZENGİN ORMANLARIYLA ÖNEMLİ BİR DOĞAL YAŞAM ALANIDIR'
Sarım Havzasında bulunan Rîz çayında su samuru, yaban ördeği, sayısız kuş ve balık türü yaşamaktadır. Sarım Havzası, yabani meyve ağaçlarının çeşitliliği sayesinde önemli sayıda endemik canlı türüne ev sahipliği yapmaktadır. Ağaçlı bitki örtüsü genellikle meşe-sedir ve yabani kavak ağacı türlerinden oluşmaktadır. Kültür ağaçları olarak bilinen ağaçların birçok çeşidi Sarım Havzasında yetişmektedir. Ceviz, dut, badem, elma, erik, kayısı, kiraz, vişne, armut ve üzüm yetiştiriciliği yapılmaktadır.
Havzada bulunan köylerin temel geçim kaynaklarından biri ise besin değeri ve pazar talebi yüksek olan cevizdir. Ilıman bir iklime ve sulak arazilere sahip olması nedeniyle tarımsal verimliliği yüksektir. Verimli araziler nedeniyle tarımsal ihtiyaca cevap olabilecek bir yeterliliğe sahiptir. Sarım Havzası, ilgi çekici coğrafyası ve zengin ormanlarıyla önemli bir doğal yaşam alanıdır.
'HAVZA EKOLOJİK KIRIM TEHDİTİ ALTINDA'
Türkiye’de ormanlık alanlar her geçen azalmakta veya yok olma tehlikesiyle karşı karşıyadır. Benzerine az rastlanan zengin bir doğaya ve tarımsal verimliliğe sahip Sarım Havzası da maden ocakları, HES ve kalekol projeleri nedeniyle büyük bir ekolojik kırım tehlikesiyle karşı karşıyadır. Sarım Havzasında yapılmak istenilen projeler, doğayı ve her türlü canlının yaşamını ciddi derecede tehdit etmektedir.
Bu tehlikenin önüne geçmek ve Sarım Havzasında bulunan akarsuları, ormanları, yabani meyve ağaçlarını, endemik canlı türlerin korunmasını ve havzanın tamamında sürdürülen tarımsal verimliliği destekleyip artmasını sağlamak üzere Sarım Havzasının doğal sit alanı olarak ilan edilmesi amacıyla hazırlanan kanun teklifimi sunuyorum. (ARTI GERÇEK)
Bingöl'de kalekol tepkisi: Hem yaşam alanlarını hem geçim kaynaklarını tehdit ediyor
