Muallim: Mevcut Türk rejimi, Suriye ve bölgedeki teröristlerin ana sponsorlarından biri

Başbakan Yardımcısı Dışişleri ve Gurbetçiler Bakanı Velit Muallim, Türkiye ve ABD'nin işgalci olduğunu söylerken, QSD'nin 'tarihten ders çıkartmasını' istedi.

Muallim: Mevcut Türk rejimi, Suriye ve bölgedeki teröristlerin ana sponsorlarından biri

Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nda konuşan Suriye'nin Başbakan Yardımcısı Dışişleri ve Gurbetçiler Bakanı Velit Muallim, 'Türkiye hükümetinin politikalarının bölge için bir tehdit olduğunu ve durdurulması gerektiğini' söyledi. Muallim, Türkiye'nin Suriye ve bölge ülkelerinde terör örgütlerini desteklediğini öne sürdü.

"Mevcut Türk rejimi uluslararası hukukta haydut, kanun dışı bir rejim haline geldi. Tüm bölgenin güvenliğini ve istikrarını tehdit eden politikaları ve eylemleri durdurulmalı" diyen Muallim Coronavirus salgınına rağmen Suriye ve bazı ülkelerin üzerindeki baskı ve amborgonun kaldırılmamasının neye hizmet ettiğini sorguladı.

'TÜRKLEŞTİRME VE ZORLA YERİNDEN ETME POLİTİKASI UYGULANIYOR'

BM toplantısına videokonferans yöntemiyle katılan Muallim Türkiye'nin Suriye topraklarındaki varlığına dikkat çekerek, "Elbette terörü desteklemek ve yatırım yapmaktan bahsettiğimizde, mevcut Türk rejimi, Suriye ve bölgedeki teröristlerin ana sponsorlarından biri olarak kendisini güçlü bir şekilde dayatmaktadır. Bu sistem, on binlerce yabancı teröristin Suriye’ye girişini kolaylaştırmış, Nusra ve terör örgütlerinden kardeşlerine her türlü desteği sağlamaya devam etmektedir. Suriyelilerin kanı ihlal edildi, Suriye’de işgal ettiği topraklarda Türkleştirme ve zorla yerinden etme politikası uygulanıyor. Nitekim Haseke ili ve onlarca çevre köyde bir milyon sivile, Türk işgalini reddetmeleri nedeniyle, kasıtlı olarak ve defalarca içme suları kesilerek, toplu ceza uygulandı. Özellikle de (Covid 19) salgını ışığında bu sivillerin hayatına getirdiği tüm zorluklar ve tehlikelerle.. Hukuk biliminde insanlığa karşı bir suç ve bir savaş suçu teşkil eden şey budur. Bu arada bu davranış, teröristlerin 2017’de Şam’da milyonlarca sivilin suyunu kestiklerinde uyguladıkları suç ideolojisinin aynısıdır, insan hakları savunucuları da maalesef kıllarını bile kıpırdatmamışlardır" dedi.

Muallim; "bu, Türk rejiminin İdlib bölgesi ile ilgili Astana toplantılarının sonuçlarına ve Soçi anlayışlarına bağlı kalmaması, Suriye’den Libya’ya "ılımlı muhalefet" olarak adlandırdığı terörist ve paralı askerleri taşıması.. Irak’ın egemenliğine saldırması.. Avrupa ülkelerine şantaj olarak kullandığı mültecilerin acılarıyla ticaret yapmasından kimse bahsetmiyor.. Mevcut Türk rejimi, uluslararası meşruiyetten yoksun, haydut bir rejim haline geldi. Hüç şüphesiz bölgede güvenlik ve istikrarı tehdit eden politika ve eylemlerine son verilmesi zorunlu hale gelmiştir" dedi.

Amerikan ve Türkiye kuvvetlerinin Suriye topraklarında devam eden varlıklarının, işgal olduğunu belirten Muallim: "Suriye Arap Cumhuriyeti’nin, uluslararası hukukun güvence altına aldığı yollarla bu işgali sona erdirmek için hiçbir çabadan kaçınmayacağını.. Ve bu güçlerin doğrudan veya terörist araçları veya ayrılıkçı milisler aracılığıyla veya herhangi bir suni, yasadışı varlık aracılığıyla aldıkları tüm tedbirler geçersiz ve anlamsız olduğunu. Suriye’nin egemenliğinin, bağımsızlığının ve toprak bütünlüğünün açık bir ihlali sayıldığını. Bu bağlamda, sözde uluslararası koalisyonun Suriye’nin el Cezire bölgesinde Suriye vatandaşlarına yönelik, petrol ve servet hırsızlığı dahil olmak üzere yasadışı ve hukuka aykırı müdahalesiyle çiftçilerin Suriye devletinin merkezlerine buğday pazarlamasını engellemek de dahil olmak üzere işlediği tüm suçları kınadığımızı yineliyoruz" dedi.

MUALLİMDEN QSD'YE: TARİHTEN DERS ALIN

Öte yandan ana yapısını SDG'nin oluşturduğu, QSD'ye(Suriye Demokratik Güçleri) seslenen Muallim: "Burada, Suriye’nin kuzeydoğusundaki eylemlerine karşı çıkan sivillerin tutuklanmasına ve bir dizi bölgesel simgeye suikastlerle öldürülmesine ek olarak.. Suriye’nin ve halkının birliğine karşı komplo kuran ve servetini yağmalayan sözde ayrılıkçı / DSG milislerinin yaptığı uygulamaları kınamadan da geçemeyeceğim.. Kısacası bunlara şunu söylüyorum: Ülkenizle birlikte olun ve çok geç olmadan tarihten ders alın" dedi.

destek PYD DSG İşgal terörizm koronavirüs