Suriye’deki saldırılara Batı ne dedi?

Suriye’de Alevilere yönelik katliamlar devam ederken, Batı yaşananlara ilişkin tepki açıklamaları yaptı. Almanya yaşananları ‘şoke edici’ buldu. ABD, Colani’ye çağrı yaparken, AB’den ‘dış aktörler’ uyarısı geldi. SHOR'un en son açıkladığı verilere göre ise en az 973 sivil katledildi.

Artı Gerçek - Suriye'de cihatçı Heyet Tahrir el Şam (HTŞ) yönetimi, günlerdir ülkenin kuzeybatısındaki sahil şeridinde Alevilerin yoğun yaşadığı bölgelerde yerel silahlı gruplarla çatışma halinde.

Son günlerde Alevileri hedef alan saldırıların artmasının ardından Lazkiye, Dera, Humus ve Tartus’ta çatışmalar yaşandı. İngiltere merkezli Suriye İnsan Hakları Gözlemevi'nin (SOHR) son açıklamasına göre, 973 sivil öldürüldü.

39 KATLİAM YAPILDI

SHOR, saldırıların başladığı 6 Mart'tan bu yana Suriye kıyı şeridinde ve Lazkiye dağlarında askeri ve güvenlik güçleri tarafından işlenen 39 katliam ve diğer bireysel infazlarda 973 sivilin yaşamını yitirdiği aktarıldı

Açıklamanın devamında şu ifadelere yer verildi: "Suriye ilinde başlayan misilleme eylemlerinin ve soykırımın benzeri görülmemiş tırmanışının bir parçası olarak geliyor. Hala devam eden kanlı eylemler, sivil evlerin ateşe verilmesi ve zorla yerinden etmelerle aynı zamana denk geliyor, ancak hiçbir uluslararası otorite bu katliamlara son vermek için şimdiye kadar müdahale etmedi veya herhangi bir eylemde bulunmadı."

SOHR, uluslararası toplumu derhal müdahale etmeye ve sivillere karşı işlenen açık ihlalleri belgelemek üzere uluslararası soruşturma ekipleri göndermeye çağırdı.

Aralık ayında Beşar Esad yönetiminin devrilmesiyle iktidarı ele geçiren HTŞ, kendi hükümetini kurmuş ve HTŞ lideri Ebu Muhammed el Colani (Ahmed el Şara) 'Devlet Başkanı' olarak atanmıştı.

HTŞ, Birleşmiş Milletler’in ve Türkiye dahil birçok ülkenin terör listesinde bulunmasına rağmen Türkiye ve Batılı ülkeler tarafından açıkça destekleniyor.

Katliamlar üzerine Suudi Arabistan ve Türkiye başta olmak üzere HTŞ yönetimine müttefiklerinden destek gelirken Colani, olayları incelemek ve rapor hazırlamak üzere 7 üyeden oluşan "bağımsız ulusal soruşturma komitesi" kurulduğunu açıklamıştı.

Yaşanan katliamların ardından açıklama yapan Batılı devletler, saldırıları ‘şoke edici’ buldu.

ALMANYA: SALDIRILAR ŞOKE EDİCİ

Almanya Dışişleri Bakanlığı'nın internet sayfasından yapılan açıklamada, "Suriye'nin Tartus, Lazkiye ve Humus bölgelerinde patlak veren şiddet olaylarını kınıyoruz" denilerek, sivillerin ve mahkumların öldürüldüğüne ilişkin haberler "şoke edici" olarak nitelendirildi.

Açıklamada, Şam'daki geçici hükümetin daha fazla saldırı yaşanmasının önüne geçmekle, olayları soruşturmakla ve sorumluların adalet önüne çıkarılmasını sağlamakla sorumlu olduğu ifade edildi. Bakanlığın açıklamasında "Tüm tarafları şiddete son vermeye çağırıyoruz" denildi.

Bakanlık, yalnızca bu yolla "Esad'ın onyıllar süren terör rejiminin ardından toplumsal barışın sağlanabileceğini ve Suriye'nin istikrarı için azami önemdeki kapsayıcı bir siyasi sürece girilebileceğini" savundu. Açıklamada, ülkenin geleceğinin "tüm dış istikrarsızlaştırma girişimlerinden azade biçimde, etnik kökeni, dini ve cinsiyetinden bağımsız olarak tüm Suriyelilerin elinde olması gerektiği" de vurgulandı.

ABD: GEÇİCİ HÜKÜMET FAİLLERİ SORUMLU TUTMALI

ABD Dışişleri Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada ise, "ABD, son günlerde Suriye'nin batısında insanları katleden, aralarında yabancı cihatçıların da bulunduğu radikal İslamcı teröristleri kınıyor, hayatını kaybedenlere ve ailelerine başsağlığı diliyor. ABD, Suriye’nin etnik azınlıkları olan Aleviler, Dürziler, Hristiyanlar ve Kürtlerin yanında duruyor. Suriye'nin geçici yöneticileri, Suriye'nin azınlık topluluklarına yönelik bu katliamların faillerini sorumlu tutmalıdır" ifadeleri yer aldı.

AB'DEN DIŞ AKTÖRLER UYARISI

Avrupa Birliği'nden de saldırılara ilişkin benzer bir kınama mesajı geldi. Avrupa Dış Eylem Servisinden yapılan açıklamada sivillerin her koşulda uluslararası insancıl hukuka tam saygı çerçevesinde korunması gerektiği, dış aktörlere de Suriye'nin egemenlik, birlik ve toprak bütünlüğüne saygı duyma çağrısında bulunuldu.

Açıklamada, "AB, istikrara ve Suriyelilerin tüm çeşitliliğine saygılı, kapsayıcı, kalıcı bir barışçıl geçiş süreci vizyonuna zarar verecek her türlü girişimi kınamaktadır" denildi.