Dolar/TL baskı altında: Merkez Bankası'ndan faiz artış beklentileri kuvvetleniyor
ABD tahvil getirilerindeki yükselişle dolar/TL 7.70 civarında baskı altında kalmaya devam ederken, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'ndan (TCMB) önümüzdeki hafta faiz artışı yapması gerekeceğine dair beklentiler ve fiyatlamalar kuvvetleniyor. ABD'nin 10 yıllık Hazine tahvil getirisinin yükselişe geçmesiyle birilkte TL en çok baskı altında kalan gelişmekte olan para birimlerinden biri oldu.
TL, dün yüzde 2'nin üzerinde değer kaybetti. Peso ve rand TL'nin ardından en çok değer kaybeden para birimlerinden oldu. Dolar/TL birkaç hafta önce 6.9'a kadar gerilemiş ancak sonrasında ekonomi politikalarının sürekliliğine ilişkin endişeler ve küresel satış baskısıyla yönünü yükselişe çevirmişti. 6.9 seviyesinden başlayan yükselişle birlikte dün dolar/TL'de en yüksek seviye 7.7840 oldu.
Dolar bufğn 7.70 bandında işlem görüyor. Euro ise 9.12 seviyesinde.
Bir bankanın Hazine masası işlemcisi, "ABD tahvil getirilerindeki yükseliş TL'yi büyük bir satış baskısı altında bırakıyor. Ancak TL'deki değer kaybının benzer ülkelerin çok üzerinde olduğunu da görüyoruz. TCMB'den önümüzdeki hafta 50-100 baz puan arasında faiz artışı bekliyoruz ancak yapacağına emin değiliz. Artışın bu hafta itibarıyla piyasa fiyatlamalarına da daha net girdiğini görüyoruz" diyerek, şöyle devam etti:
"TL'deki değer kaybında acaba TCMB faiz artışı yapmadan enflasyonun zirve yapacağı Nisan'a kadar süreci idare etmeye çalışır mı endişesi etkili. Aslında küresel satış baskısı bu denli kuvvetli olmasaydı bu senaryo da piyasa fiyatlamaları için uygun olabilirdi. Bu ayrı bir tartışma konusu ama bugün bu noktadan uzaklaştık. ABD'de tahvil ihalelerinde oluşacak faiz ve talep önemli. Son olarak da TL için hacimlerin üç yıl önceye kıyasla dörtte bir seviyelerine gerilemiş olması çıkışlarda yükselişin daha sert olmasının en önemli nedenlerinden..."
Asya borsaları, yükselen ABD hazine tahvil faizlerinin teknoloji şirketlerinin hisselerini etkilemesi ve yatırımcıların ABD Senatosu'ndan geçen 1.9 trilyon dolarlık mali canlandırma paketi sonrası enflasyon kaygılarının artmasıyla geriledi.
ABD Hazinesi'nin 10 yıl vadeli tahvilinin getirisi cuma günü tarımdışı işsizlik verisi açıklanmadan önce bir yıllık zirvesi olan yüzde 1.625 seviyesine çıkmıştı. Getiri yüzde 1.4'ten yüzde 1.6'nın üzerinde çıktıktan sonra %1.5'lere gerilemişti. Bugün de 10 yıllık tahvillerinin getirisi yüzde 1.6029'a çıktı. Dolar, tahvil getirilerinin artması ve ekonomik normalleşmenin beklentilerden daha hızlı olacağına dair tahminlerle diğer para birimleri karşısında 3.5 ayın zirvesine çıktı. Dolar endeksi altı büyük para biriminin sepet kuru olarak yüzde 0.1 artışla 92.469 seviyesine çıktı.
Citi ve JPMorgan dün, TCMB'nin enflasyon baskılarını kontrol altında tutmak adına Mart ayında politika faiz oranında 100 baz puana kadar artış beklediğini açıkladı. Önceki hafta da Morgan Stanley'den James Lord TCMB'nin 100 puan faiz artırımına gitmesini beklediğini ve bu faiz artışının TL'nin istikrar kazanmasına yardımcı olabileceğini söylemişti.
Bankacılar mevcut enflasyona göre yapılan hesaplamalara göre reel faizin 140 baz puana kadar gerilediğini, önümüzdeki aylarda bunun daha da düşecek olmasının orta ve uzun vadeli enflasyon tahminlerine yukarı revizyon olarak yansıyabileceğini öngörüyorlar. Mevcut enflasyona göre reel faizin ayrıca dedolarizasyonu sağlayacak bir seviyede olup olmadığı da piyasada tartışılıyor. TCMB'nin bu ayki PPK toplantısının sonuçları 18 Mart'ta açıklanacak.
Türkiye'de faiz oranları başlıca ekonomilere göre en yüksek seviyede olsa da, enflasyonun Şubat ayında %15'in üzerine, en son 2019'un ortalarında gördüğü seviyelere yükselmesi faiz oranlarının daha da artacağına dair beklentileri tetikleyen en önemli sebep oldu.
Bankacılar son dönemde ekonomi yönetiminde yaşanan değişikliklerin de piyasada takip edildiğini de söyledi. Borsa İstanbul Genel Müdürü Hakan Atilla dün istifa ederken Türkiye Varlık Fonu (TVF) genel müdürülüğünde Zafer Sönmez görevden alınırken yerine Arda Ermut atandı.
ABD Hazine Bakanı Janet Yellen dün yaptığı açıklamada, Başkan Joe Biden'ın Coronavirus mali destek paketinin ABD ekonomisindeki "çok güçlü" toparlanmayı desteklemek için yeterli kaynak sağlayacağını ve enflasyonla baş etmek için "yeterli araçların" olduğunu belirtti. Ancak bu açıklama da ABD tahvil getirilerindeki yükselişi durdurmuş değil.
Fed Başkanı Jerome Powell'ın geçen haftaki konuşmasında tahvil faizlerindeki yükselişe müdahale edeceğine dair bir sinyal vermemesi gelişmekte olan ülke para birimlerindeki baskının bir kademe daha artmasındaki önemli bir neden olmuştu. Bu hafta iç piyasada işsizlik, cari açık ve sanayi üretimi verileri takip edilecek.
Ekonomi reform paketi de haftanın önemli iç gündem maddelerinden biri. Dış piyasalarda ise Avrupa Merkez Bankası (ECB) perşembe günkü toplantısı izlenecek. Cuma günü ise TCMB'nin beklenti anketi önümüzdeki haftaki faiz kararı öncesi önemli bir diğer gündem maddesi olarak izlenecek.