Financial Times: Fed'in swap hattı açmamasının nedeni Merkez'e müdahale

Financial Times: Fed'in swap hattı açmamasının nedeni Merkez'e müdahale
Financial Times'ta yer alan bir haberde, Fed'in Türkiye'ye swap hattı açmamasının nedeninin Erdoğan'ın Merkez Bankası'na müdahale etmesi olduğu iddiası yer aldı.

ARTI GERÇEK - Türkiye, koronavirüs salgınının yarattığı likidite sorununun hafifletilmesi amacıyla ABD Merkez Bankası'nın (Fed) genişlettiği swap hattına dahil olmak ve diğer başka ülkelerle swap hattı açmak için görüşmeler yürütüyor.

Fed ile yürütülen görüşmelerde ilerleme olduğuna dair herhangi bir sinyal gelmezken, Türkiye başka ülkelerle de görüşmeler yürüttüğünü kaydediyor. Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, mayıs ayı başında Türkiye'nin birden fazla ülkeyle swap anlaşması yapabileceğini ve yürütülen görüşmeler konusunda iyimser olduğunu söylemişti.

Reuters haber ajansının üç üst düzey Türk yetkiliye dayandırdığı 14 Mayıs tarihli haberinde, Hazine Bakanlığı ve Merkez Bankası'nın Japonya, İngiltere, Katar ve Çin ile de görüşmeler yaptığı belirtildi. Haberde, Türkiye'nin Japonya ve İngiltere ile swap hattı açmak; Katar ve Çin ile de mevcut swap hatlarını genişletmek için görüştiği ifade edildi.

SWAP ANLAŞMALARIYLA SAĞLANACAK KAYNAK ÖNEMLİ

Piyasa uzmanları, Türkiye'nin dış finansman ihtiyacını karşılamak için önündeki en önemli seçenekler arasında swap anlaşmasıyla sağlanacak kaynak olduğuna dikkat çekiyor.

Türkiye'nin swap anlaşmasına dahil olması halinde, dolar likiditesinin artırılabileceği ve 7,26'yı aşarak tüm zamanların en yüksek düzeyine ulaşan dolar kuru üzerindeki satış baskısını da hafifletebileceği belirtiliyor.

Reuters'ın haberinin ardından Türkiye'nin dış finansman bulma iyimserliğinin artmasıyla TL, tüm zamanların en düşük düzeylerinden yükselişe geçmeye başladı. 

Diğer yandan, yapılan farklı açıklamalar ağırlıklı olarak Fed'in Türkiye ile bir swap hattı açma ihtimalinin düşük olduğu yönündeydi.

ABD TARAFINDAN HANGİ AÇIKLAMALAR GELDİ?

ABD'li yetkililer, görüşmelerin devam ettiğini doğrularken, Fed tarafından konuyla ilgili henüz yapılmış kurumsal bir açıklama bulunmuyor.

Ancak Richmond Fed Başkanı Thomas Barkin, swap hattının Türkiye gibi talep eden ülkelere genişletilmesiyle ilgili, bu anlaşmaları ABD'nin "karşılıklı güven ilişkisi" içerisinde olduğu ve en yüksek borçlanma standartlarına sahip ülkeleri kapsadığı söyleyerek yanıt verdi. Reuters'ta yer alan habere göre, Barkin, "Bu anlaşma tüm ülkeleri kapsamıyor" dedi.

ABD'nin Türkiye Büyükelçisi David Satterfield, 1 Mayıs'ta yaptığı açıklamada, iki ülke arasındaki swap hattı görüşmelerinin devam ettiğini ancak bu anlaşmaya dahil olma kriterlerinin siyasi değil, tamamen mali olduğunu belirtti. Satterfield, "Türkiye de birçok başka ülke gibi Fed ile doğrudan temas halinde bulunuyor. Bu mekanizmaya dahil olmak için Fed'in Açık Piyasa Komitesi'nin tespit ettiği belli kriterler var. Bunlar mali parasal koşullar, siyasi değil" dedi.

ABD Hazine Bakanlığı'dan eski bir yetkili olan Brad Setser de, Financial Times gazetesine yaptığı açıklamada, Fed'in değerlendirdiği kriterler arasında merkez bankalarının bağımsızlığının önemli bir yer tuttuğunu söyledi. Council on Foreign Relations'da uzman olarak görev yapan Setser, "Fed'in ayrıca Türkiye'nin döviz rezervlerinin düzeyi ve para politikasının çerçevesiyle ilgili de kaygıları olduğunu düşünüyorum" diye konuştu.

Financial Times gazetesinde yer alan bir haberde ise, Fed’in Türkiye’ye swap hattı açmadığını, bunun sebebinin de Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Merkez Bankası’nın işleyişine karışması olduğu iddia edildi. 

Financial Times, "Yüklü tahvil ve dış borç ödemesiyle Türkiye, bu yıl en çok zorlanan gelişmekte olan ülke olacak" ifadelerini kullandı. Haberde, "Görünen o ki, Türkiye Merkez Bankası'nın işleyişine Erdoğan'ın karışmasına izin vererek, Fed'in güçlü para politikası şartına uymadı. Fed, Türkiye, Güney Afrika, Nijerya ve Endonezya gibi ağır dolar kaynaklı finansal ihtiyaçları bulunan ülkelere hatlarını kapatarak onları açıkta bıraktı" denildi.

Haberde, Fed'in, geleneksel olarak, güçlü ekonomik temelleri ve bağımsız merkez bankaları olan ülkelerin merkez bankalarına swap hattı imkanı sunduğu ifade edildi.

Uluslararası Finans Enstitüsü verilerine göre, Türkiye bu yılki 22,7 milyar dolarlık devlet ve şirket tahvili ile dış borç ödemesi nedeniyle en çok zorlanacak gelişmekte olan ülkelerin başında geliyor. Onu 20,8 milyar dolarla Arjantin, 16,7 milyar dolarla Endonezya, 8,4 milyar dolarla Nijerya, 8,3 milyar dolarla Güney Afrika ve 6,9 milyar dolarla Kolombiya izliyor.

SWAP ANLAŞMASINA HANGİ ÜLKELER DAHİL?

Koronavirüs salgınının ardından mart ayında kapsamı genişletilen swap hattı mekanizmasında Fed'in yanı sıra 14 ülke merkez bankası daha yer alıyor. Türkiye de son dönemde swap hattına katılmak istediğini açıklayan ülkeler arasında bulunuyor.

Koronavirüs salgını öncesinde Fed'in swap hattına sahip olduğu ülkeler Kanada Merkez Bankası, İngiltere Merkez Bankası (BoE), Avrupa Merkez Bankası (ECB), Japonya Merkez Bankası (BoJ) ve İsviçre Ulusal Bankası olarak sıralanıyordu.

Fed, 19 Mart tarihinde yaptığı açıklamayla, bu swap hattı anlaşmalarına Avustralya Merkez Bankası, Brezilya Merkez Bankası, Danimarka Ulusal Bankası, Kore Merkez Bankası, Meksika Merkez Bankası, Yeni Zelanda Merkez Bankası, Norveç Merkez Bankası, Singapur Para Kurumu ve İsveç Merkez Bankası'nı da dahil ettiğini bildirdi.

Açıklamada, Avustralya, Brezilya, Güney Kore, Meksika, Singapur ve İsveç'e 60'ar milyar dolar; Danimarka, Norveç ve Yeni Zelanda'ya da 30'ar milyar dolar likidite sağlanacağı ifade edildi.

Böylece, toplamda 450 milyar dolarlık bir likiditenin sağlanması amaçlanıyor.

Fed'in swap hattının haftalık hacmi Nisan ayı sonunda 410 milyar dolara yaklaştı.

Mevcut swap hattı anlaşmalarına katılmak istediğini beyan eden başka ülkeler de var. Türkiye'nin yanı sıra Endonezya da görüşmeler yaptığını açıklarken, Bulgaristan da ECB'den swap hattına katılma talebinde bulundu.

İlgili Haberler
Öne Çıkanlar