Kamu bankaları geceleri 'nöbetçi dealer' oldu

Kamu bankaları geceleri 'nöbetçi dealer' oldu
Türk Lirası'ndaki düşüşün ve gece sığ piyasada sert oynaklıkların önüne geçmek için kamu bankaları nöbetçi kalarak TL’yi savunuyor...

ARTI GERÇEK - Dolardaki baş döndürücü hareketlilik tüm hızıyla sürüyor. Geçen hafta cuma günkü dolardaki hızlı yükselişin ve Türk Lirası'nda yüzde 6'ları aşan değer kaybının ardından Merkez Bankası ve ekonomi yönetimi bir dizi önlemi devreye soktu. 

Merkez Bankası’nın açıklamaları ve adımlarının yanında yurtdışında Türk Lirası’nın sıkışmasından dolayı swap faizlerinde görülen sert yükselişin etkisi ile düşüşe geçti.

Gelişmelerin ardında dün akşam saatlerinde cuma günkü atağın başladığı 5,42 seviyesinin altına indi. Bu sabah 5,30'lara gerileyen dolar son bir ayın en düşük seviyesine inmiş oldu.

Ancak daha sonra Hürriyet gazetesinde yayımlanan ve bazı büyük yabancı bankaların ödeme sisteminden çıkarılabileceği haberi ile ibre tersine döndü ve dolar/TL kuru yeniden 5,40'ın üzerine çıktı. 

Merkez Bankası, cuma günü bir hafta vadeli repo ihalelerine bir süre ara verileceğini açıkladı. Sonra da döviz karşılığı TL swap piyasasında vadesi gelmemiş toplam swap satışı sınırı yüzde 10’dan yüzde 20’ye çıkarıldı.

Fakat bununla da kalınmadı. Cuma günkü atağın başlamasından günler önce piyasada söylentisi çıkan ancak asla haberleştirilemeyen bir konu ilk defa basında kabul edildi: Nöbetçi dealer...

SERT ÇIKIŞLARIN ÖNÜNE GEÇMEK İÇİN NÖBETÇİ DEALER ÇÖZÜMÜ

Finans piyasalarından edinilen bilgiye, göre gece sığ piyasada sert çıkışların önüne geçmek için kamu bankalarında "nöbetçi dealer" kalıyor.

Nöbetçi dealer ile ilgili bugün Dünya gazetesinde yer alan haberde, "Gece sığ piyasada sert oynaklıkların önüne geçmek için kamu bankaları "nöbetçi" kalıyor ve TL’yi savunuyor" ifadesine yer verildi. Bu savunmanın da dolar satmak şeklinde işlediği ifade ediliyor. 

Para Analiz sitesinde yer alan haberde konuyla ilgili şu değerlendirmeye yer verildi:

"Cuma günkü spekülatif atağın öncesinde de kamu bankalarının bu yöntemle TL’yi desteklemek için bir süredir dolar sattıkları iddiası tetikleyici olmamış mıydı? Yani cuma günü herkes TCMB’nin rezervlerindeki düşüşü işte bu müdahalelerle satılan dövizlere, örtülü/gizli müdahalelere bağladığı için spekülasyon kolayca doları yükseltmeyi başarmamış mıydı? Şimdi niye başarılı oluyor ve dolar düşüyor?

Önce bunun maliyetlerine bir bakalım.

Türk Lirası’nın yurtdışında gecelik borçlanma maliyetli son iki günde neredeyse 10 katına çıkarak yüzde 300 seviyelerini gördü 2001’den bu yana en yüksek seviyelerine ulaştı. Yurt içinde de tahvil piyasasında da faizler daha dengeli biçimde de olsa artıyor.

İç piyasada faizlerin hepten kötüleşmesini önlemek için sıkı duruş vurgusuna rağmen aslında TCMB bankalar arası piyasada fonlama miktarını arttırdı bile.

TCMB’nin yaptığı ise bir cins "short sqeezing" yani açık sıkıştırma… Nedir derseniz, spekülasyon atağı sırasında TL’yi açığa satan (TL’si olmadığı halde borç alarak satış yapan) fonları adeta "iş üstünde bastırıp" TL’yi değerlendirerek sıkıştırmak, zarara sokmak. TL’nin düşüşünden para kazanmaya çalışanlar yeterince ucuza TL bulup bununla pozisyonlarını sürdüremeyince zarar yazmaya başladılar. Ve böylece de pozisyonlarını bozdular. Yani TL satmaktan vazgeçtikleri gibi pozisyonu kapamak için TL aldılar. Bir kısmı elindeki dolarları bozdu. Bir kısmı borsada aldıkları hisseleri sattı TL bulabilmek için. Buna bağlı olarak TL salı günü geç saatlerde bu haftaki kazancını yüzde 6’ya çıkardı ve geçen haftaki kayıplarını geri aldı. Dolar/TL de bu hareketi ile birlikte diğer gelişen piyasa paralarından pozitif ayrıştı.

HÜKÜMET NE PAHASINA OLURSA OLSUN DÖVİZİ İNDİRMEYİ SEÇTİ

Maliyetleri içerideki piyasalar açısından ciddi olsa da (Bakınız borsanın 97 binlere gerilemesi) geniş kitlelerin oy tercihlerini asıl etkileyen döviz kurunun seçim öncesi yükselişini kırmak hükümet için çok önemliydi ve ne pahasına olursa olsun bunu yapmayı seçti.

Acaba bu durum devam eder mi? Ederse dolar/TL daha nereye kadar düşer? Bugünden itibaren piyasada en çok konuşulan konu olacak. Acaba dolar, döviz piyasalarında sık görülen bir olgu ile mi karşı karşıya; yani "overshooting" ile… Overshooting, belki de hedef aşması, kayması diye çevirebileceğimiz bir durum. Dövizin ani hareketlerle, denge noktasının olması gereken noktanın altına veya üstüne doğru kayması… Durum buysa son 1 ayın en düşük rakamı olan 5,30 seviyesi bir müddet sonra yerini daha yukarıda ama daha dengeli bir fiyata mesela 5,40’lara bırakacak. Yok değilse 5,30’un altını da bir süre görecek.

SEÇİMDEN SONRA NE OLACAK?

Hangisi olacak derseniz? Piyasada konuşulanlar meselenin açık sıkıştırma, nöbetçi dealer ve rezerv azaltma/döviz satma ile yapıldığına inandığı müddetçe bunun devamını imkansız görebilir. Meselenin seçime kadar dayanmak olduğuna inanırsa piyasa, ki öyle olduğuna inanıyor gibi, o zamana kadar TCMB ile inatlaşmayı bırakıp geri çekilecektir. Öyle de yapıyor. Peki ya sonra… Dünyadaki önemli açık sıkıştırma operasyonlarından da biliniyor ki açıkçılar "dökülmeye" başladıkları zaman bir süre fiyat olması gerekenin çok altına düşer. Sonra ise bir miktar toparlanır. Dolar/TL’nin açıkçı paniği ile hangi seviyeye "overshoot" edeceği ve sonra nereye "doğru "toparlayacağı" biraz da teknik analizcilerin konusu. Görünen o ki spekülatörler tarafından şimdilik seçime kadar şiddetli bir atak denenmeyebilir. Tabii bu tepit ancak şu koşulla doğru: Açıkça yanlış anlaşılabilecek -doğru anlaşılmışsa daha kötü- bankalara soruşturma sonucu ödeme sisteminden atma, vb  gibi haberlerle Türkiye ekonomi yönetimi kendi ayağına kurşun sıkmaya devam etmezse…"

İlgili Haberler
Öne Çıkanlar