TÜSİAD'ın yıl sonu büyüme tahmini yüzde 3.5

TÜSİAD, '2020 Yılına Girerken Türkiye ve Dünya Ekonomisi' raporuna göre, 2020'de büyüme yüzde 3.5 olurken, enflasyon yüzde 10.2, işsizlik ise yüzde 12.2 olarak tahmin edildi.

TÜSİAD'ın yıl sonu büyüme tahmini yüzde 3.5

ARTI GERÇEK - Türk Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği'nin (TÜSİAD) bugün düzenlenen Genel Kurul Toplantısı'nda "2020 Yılına Girerken Türkiye ve Dünya Ekonomisi" raporu sunuldu. Raporda TÜSİAD’ın 2020 yılına ilişkin makroekonomik tahminleri yer aldı.

TÜSİAD'ın raporunda 2020 büyüme tahmini yüzde 3.5 olarak yer alırken, enflasyonun yüzde 10.2, işsizliğin ise yüzde 12.2 olarak gerçekleşeceği öngörüldü.

Geçtiğimiz aylarda Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak tarafından açıklanan Yeni Ekonomi Programı'nda (YEP) yer alan 2020 hedeflerine göre, 2020'de büyümenin yüzde 5, enflasyonun yüzde 8.5 ve işsizliğin ise 11.8 olarak gerçekleşeceği tahminlerine yer verilmişti.

TÜSİAD'ın raporunda 2020 tahminlerine ilişkin şu değerlendirmeler yer aldı:

"2020’de Türkiye ekonomisinde büyümenin iç talep çekişli olması beklenmektedir. Artan ithalat nedeniyle net dış talebin büyümeye negatif bir katkısının olacağı tahmin edilmiştir. Net dış talep üzerindeki temel belirleyiciler AB ekonomisindeki büyüme, petrol ve diğer hammadde fiyatlarında artış ve bölgesel jeopolitik riskler dışında yeni corona virüsü salgınının küresel büyüme ve ticarete etkilerine bağlı olacaktır.

Para politikasının 2020’de büyümeye kısmi destek sağlayacağı öngörülmüş, enflasyonda çift haneli görünümün devam edeceği tahmin edilmiştir. Ayrıca talep koşullarındaki canlanmanın fiyatlar üzerindeki baskıyı bir miktar artıracağı varsayılmıştır. Kredi büyümesine paralel olarak özel tüketimdeki artışın ılımlı olacağı tahmin edilmektedir. Yatırımların ise yavaş da olsa yılın ikinci yarısında canlanmaya başlayacağı, jeopolitik riskler ve küresel ticaretteki artış beklentisi nedeniyle ılımlı bir artış göstereceği beklenmektedir.

AB ekonomisinin geçen yıla kıyasla sınırlı bir iyileşme sergileyeceği varsayılmıştır. Brexit sonrası ticari görüşmelerin gerek İngiltere gerekse AB ekonomilerine en az zarar verecek şekilde müzakere edilmesi ve jeopolitik risklerin bertaraf edilmesi net dış talebin büyümeye katkısını artırabilir.

Mevcut tahmin senaryomuzda gelişmekte olan ekonomilere sermaye girişinin devam edeceği ve Amerikan Merkez Bankası’nın 2021 yılına kadar faizde herhangi bir değişiklik yapmayacağı varsayılmıştır. Ekonomide yapısal reformlara odaklanılması, özellikle işgücü üzerindeki yükleri azaltıcı adımlar atılması, eğitim reformu, vergi reformu ve yatırım ortamını iyileştirici düzenlemelere hız verilmesi ekonomik büyümeyi olumlu etkilemesinin yanı sıra potansiyel büyümeyi de uzun vadede yukarı çekecektir. Bu yıl bankaların kredi artışının Merkez Bankası’nın zorunlu karşılıklar ile koşullandırdığı bandın içinde ama alt noktasına yakın olacağı öngörülmüştür. Eğer banka bilançolarında daha hızlı bir mekanizma yardımı ile sorunlu kredilerin temizlenmesi mümkün olursa büyüme oranı tahminimizin üzerinde gerçekleşebilir.

Aynı şekilde, özellikle Suriye ve Libya sorunu kaynaklı jeopolitik risklerin daha da derinleşmesi, Amerikan Merkez Bankası’nın beklenenin aksine faiz değişikliğine gitmesi, çeşitli nedenlerle AB iç talebini beklenenin altında artması, net dış talebin büyümeye katkısını yaklaşık 1 puan kadar azaltabilir. Yani temel senaryo olarak tahmin edilmiş yüzde 1 oranındaki 2018 yıllık GSYH artışının tahmin bandı +/- 1 puan olarak öngörülmektedir.

Ayrıca, yaptırımlar veya küresel finans piyasalarında yüksek borçluluk nedeniyle yaşanabilecek sorunlar, yukarıdaki tahmin bandının çok ötesinde olumsuz sonuçlar doğurabilecektir. Amerika’nın Çin ile yaptığı geçici anlaşmaya rağmen ticaret savaşlarına son vermemesi ve aksine diğer bölgeler üzerinden krizi derinleştirmesi, Brexit dolayısıyla yıl sonunda İngiltere’nin anlaşmasız bir şekilde Gümrük Birliği’nden çıkması burada yapılan tahminlerden çok daha olumsuz sonuçlar doğurabilir. Her durumda, yapısal reform-büyüme ilişkisinin potansiyel büyümeye önemli bir katkı sağlaması reform programının sağlıklı bir şekilde uygulanabilmesine bağlıdır.

TÜSİAD Ekonomik Araştırmalar biriminin çalışmaları yapısal reformların doğru önceliklendirilerek hayata geçirilmesi durumunda, orta vadeli büyümenin, arz yönlü olarak, 1.0-2.0 puan kadar yukarı çıkabileceğini göstermektedir."

TÜSİAD'ın yıl sonu büyüme tahmini yüzde 3.5 - Resim : 1

büyüme ekonomi Enflasyon işsizlik tüsiad tahmin