Mahkeme kararına rağmen işlerine dönemediler: 'İşveren bizimle ve mahkeme kararlarıyla dalga geçti'

Mahkeme kararına rağmen işlerine dönemediler: 'İşveren bizimle ve mahkeme kararlarıyla dalga geçti'
Bursa'da Orakçı Makine'de sendikaya üye oldukları için işten atılan, mahkemede işe iade ve tazminat kazanan işçiler Ramazan Aktuğ ve Yüksel Sargın işlerine geri dönemedi. İşveren, mahkeme kararına uymadı. İki işçi Anayasa Mahkemesine başvuracak.

Mehmet MENEKŞE


AMASYA - Bursa’da bulunan Orakçı Makine 2022 yılının eylül ayında 11 işçiyi Türk Metal Sendikasına üye oldukları gerekçesiyle işten çıkardı. Dokuz işçi işveren ile uzlaştı. İşçiler Ramazan Aktuğ ve Yüksel Sargın ise hukuk mücadelesi başlattı. Bursa 7'nci İş Mahkemesi Aktuğ'un, Bursa 11'inci İş Mahkemesi ise Sargın'ın işe iadesine ve 12 aylık asgari ücret tutarında sendikal tazminat ödenmesine karar verdi.

İşveren, yerel mahkemenin kararını istinafa taşıdı. Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 12'nci Hukuk Dairesi Aktuğ için, 9'uncu Hukuk Dairesi de Sargın için işe iade ve tazminat kararını oy birliği ile onadı.

İŞVEREN ÖNCE 'İŞBAŞI YAPIN' DEDİ, SONRA VAZGEÇTİ

İki yıl süren hukuk mücadelesinin ardından Aktuğ ve Sargın işe geri dönmek ve tazminatlarını almak için Orakçı Makineye başvurdu. İşveren de işçilerden 14 Ekim günü saat 07.50'de işbaşı yapmalarını istedi. İşçiler belirtilen gün ve saatte işbaşı yapmak için fabrikaya gitti ancak içeri alınmadı.

'BİZİMLE VE MAHKEME KARARIYLA DALGA GEÇTİLER'

Artı Gerçek'e konuşan işçi Ramazan Aktuğ, şunları söyledi:

"Belirtilen tarih ve saatte işbaşı yapmak için Orakçı Makine’ye gittim. 'Mahkeme kararı ile işe iade oldum, firma da beni işe davet etti. İşbaşı yapmaya geldim' dedim. Güvenlik, insan kaynaklarını çağırdı. Mahkeme kararı ve evraklarımı gelen görevlilere verdim. Görevliler içeri gitti ve beş dakika sonra geri gelerek bana, 'biz seni işe almayacağız, iş başı yapamazsın' dediler, gitmemi istediler. Orakçı Makine’den çıktım, firmanın merkez yönetimine gittim, bana işbaşı yaptırmamalarının sebebini sordum. Bana 'Biz seni işe almayı düşünüyorduk. Üretimin düşmesinden dolayı seni işe almaktan vazgeçtik' dediler. Mahkeme kararını yok saydılar. İki yıl hukuk mücadelesi verdik, tazminat ve işe iade kararı aldık ama ne tazminatım ödendi ne de işe başlayabildim.Hukuku hiçe saydıkları gibi bize 'gel işe başla' deyip işe almıyorlar. Adeta bizimle, hukukla, mahkeme kararı ile dalga geçiyorlar. Hukuk mücadelesine devam edeceğiz. Asla pes etmeyeceğim."

'FİRMA BİZİMLE OYNUYOR'

Artı Gerçek'e konuşan işçi Yüksel Sargın da "Mahkemeyi kazandık, firma bir üst mahkemeye itiraz etti, üst mahkeme de bizi haklı bularak işe iade ve sendikal tazminat ödenmesine karar verdi. Firma bana işe davet yazısı gönderdiğini söylüyor ama bana ulaşmadı. Avukatım bana bilgi verdi. Ben bunun üzerine işe başlamak için firmaya gittim. İnsan kaynaklarında çalışan bir görevli 'seni işe almayacağız' dedi. Bursa’da işsiz kaldım, ailemi bırakıp Gebze’ye çalışmaya gittim. Tazminatımdan 25 bin TL vergi kesinti yaptılar, doğru dürüst elime para da geçmedi. Firma bizimle adeta oynuyor. Amaçları işe almak falan değil. Mahkemede kazanıyoruz, 'işe alacağız' diyorlar, gidiyoruz 'biz sizi işe almayacağız' diyorlar. Hak, adalet bu mu?" diye sordu.

'SUÇ İŞLEMEYE DEVAM EDİYORLAR'

İşçilerin avukatı Kemal Özgür Yetkin ise Artı Gerçek’e yaptığı açıklamada işverenin suç işlediğini söyledi.

Yetkin, "Anayasa madde 51 ve 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu ile sendikal örgütlenme güvence altına alınmıştır. Yine Türk Ceza Kanunu'nun 118'inci maddesiyle sendikal hakların kullanılmasının engellenmesi suç olarak düzenlenmiş, 6 aydan 2 yıla kadar hapis cezası getirilmiştir. Bursa 7'nci ve 11'inci İş Mahkemelerince müvekkillerimize sendikal tazminat ödenmesine ve işe iadelerine karar verilmiştir. Bu istinaf tarafından da onaylanmıştır. İşçileri işe başlamaları için çağıran ve mahkeme kararına rağmen işbaşı yaptırmayan Orakçı Makine suç işlemeye devam etmektedir" dedi.

'ANAYASA MAHKEMESİNE BAŞVURACAĞIZ'

Yeniden hukuk mücadelesi başlatacaklarını anlatan Yetkin, "Yeni bir dava süreci başlatacağız ve icra takibi yapacağız. Mahkeme kararına istinaden işveren işçiye 'gel işe başla’ diyor ancak işçiyi içeri bile almıyorlar. İşçiden kan testi, idrar tahlili, sağlık raporu istemişler, 'evraklarını hazırla gel' demişler. 'Tazminat ödeyeceğiz' diyorlar, ödemeyi de yapmıyorlar. 'Biz arabuluculuk başvurusu yaptık' diyorlar. Davayı Anayasa Mahkemesi'ne taşıyacağız. Hukuki süreç bitmedi. Mahkeme kararına uyulmamasıyla ilgili delil ve belgeleri de savcılığa sunacağız. İşveren zincirleme olarak suç işlemeye, sendika karşıtlığına ve sendikal hakları yok saymaya devam ediyor. Bu yasalar herkes için ve işverenlerin de bu yasalara saygılı olması gerekir. İşverenlerin örgütlülüğe karşı olması, iş hukuku kurallarına tam uyulmaması, denetimin yetersiz olması iş güvenliği ve işçi sağlığını, sendikalaşmayı olumsuz etkiliyor. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı asli görevini yapsa mahkemelere gerek kalmayacak" diye konuştu.

Öne Çıkanlar