Covid-19, Dünya Sistemi, Gelecekbilim, 21. Yüzyıl
Reha ÜLKÜ
Tarihe matematik uygulamak, tarihi şematikleştirmek, biraz indirgemeci olsa da, panoramik bakış açıları için işe yarar. Örneğin, 600 küsur yıllık Osmanlı tarihini, 1300, 1450, 1600, 1750, 1900 gibi şemalarsak; kuruluş, fetih, duraklama, 1. Sanayileşme üzerinden sonun başlangıcı, son gibi bir panorama elde ederiz.
Dünya Sistemi de, bunu 5 bin yıllık tüm tarihe uygular. Şimdilik hala önesürüm düzeyinde kabul edilse de, uygun kullanıldığında işleyen bir modeldir. Buna göre, tarih kabaca en uzun 400 yıllık sikluslardan oluşur. Bu yaklaşıma göre, önce çıkış, sonra çöküş dönemleri gelir, 200’er yıllık birebirlik gerekmez, 14. ve en son çöküş 2000’de başlamıştır. 11 Eylül 2001 bunun simgesel miladıdır.
21. Yüzyıl gelmeden, 1970-2000 arasında, Roma Klübü üzerinden BM gelecekbilim tahminleri, 21. Yüzyıl için belli krizler öngörmüş. Gelecekbilim, bir istatistik üzerinden tarihe matematik uygular, iki geçmişbilim olarak tarihle sürekli içiçedir; çünkü yarın iki gün sonra dün olur.
21. Yüzyıl’ın makro krizleri; salgın, kıtlık, nüfus, enerji, iklim, ekonomik kriz olarak tanımlıydı. Bunların sırası belirsizdi ama her birine kabaca 20’şer yıllık aralar düşüyordu.
11 Eylül 2001’den sonra, Mart 2020 salgını Covid-19, bu 20’şer yıllık düzene uydu. Şimdi sırada sırasıyla, 2040 ekonomik kriz, 2060 açlık, 2080 iklim, 2100 enerji var gibi. Hem artış, hem eksiliş, hem göç olarak nüfus sorunu ise, tüm yüzyıla çokta yayıldı, şu an Dünya nüfusunun % 5’i, birinci veya ikinci kuşak göçmen ve bu % 5, Dünya’nın % 15’lik bir nüfusu dilimi için geçerli, % 85 içinse hala kapalı toplum / anti-globalizm geçerli.
Not: Salgın, mahşerin üç atlısı içinde, insan türüne en büyük zararı veren etken, açlık ve savaş göreli daha düşük yüzdelerde yok oluşlar yaratmış.
Covid-19, yalnızca 2 ay içinde, Dünya ekonomisini % 10-35 küçülttü, maddi ve manevi uygarlık çöktü, barbarlığa kapı açıldı.
1995’te Alain Minc bu duruma Yeni Orta Çağ demiş.
Asıl Orta Çağ; 400 Hun, 800 Viking, 1200 Moğol istilası, 1350 Kara Veba salgınıyla, 1500’e dek süren bir kapalılıkta, 1.100 yıl sürebilmiş. Sanıldığının tersine, ilki prematüre sayılarak 800, 1000, 1200, 1400 sırasıyla, 4 rönesans ve 4 engizisyon yaşanmış. Son engizisyon, en büyüğü ve en ünlüsü, 1492 yeniden fetihi ile birlikte İspanyol engizisyonu ve hemen ardından gelen kolonyalizm olarak mevcut.
Yeni Orta Çağ’ın siklusları daha kısa süreli. Ancak bu yüzyılın makro tarih açısından duraklama dönemi olacağı kesin, ardından çıkış da, çöküş de gelebilir. Gerçek olan durum, AB ülkelerinin kendi Aydınlanma kültürlerini terkettikleri ve göçmenlerin barbarlığına teslim oldukları. AB ve ABD, nüfuslarının % 15’inin göçmen oluşuyla, kolonyalizm döneminin YMCA kültürünü giderek terkediyorlar. Yeni ve başka bir şeyler oluyorlar.
Tarihin çöküş dönemlerinin yararı, yorulan kültürlerin çürüyerek, yendine yoğrulması ve mayalanması ile yeni sentezler oluşması. Rönesans ve engizisyon çoğullukları da bu demek zaten. Bir de Orta Çağ, sanıldığı kadar karanlık değil. İlk ünivesiteler ve summa formunda ilk asiklopediler, o sürede yaratılmış.
Covid-19, bize bunları düşündürttü. Tarihin ancak 50 yıl sonra yazılacağı teranelerinin tersine, tarihin yaşarken yazılabilir olduğunu düşünenlerdeniz. Bu da, yeni ve farklı bir tarih yazımı ve geçmişbilim-gelecekbilim sentezi demek.
Dünya Sistemi; iktisadi, siyasi, askeri temellidir, bilimsel devrimlerin yapısı ve işleyişiyle ilgilenmez. Bu üçü için sıklık olan tarih, bilim-sanat-düşün için sıklık değil ve içinde çok az doruk var. Hepi topu 3 toplum yazıyı, 2 toplum da 0’ı icat etmiş. Geriye kalanın katkısı 0.
Barbarlar uygar sayılan Roma’yı yıktıktan sonra, Romalılar’ın sözlü düzeyde tuttukları Roma Hukuku’nu yazıya geçirmişler, yine Orta Çağ döneminde. Yani, Aydınlanma kültürünü yıkan barbarların bir bölümü, o kültürün devamını üstlenecek gibi.
Orta Çağ’ın salgını Kara Veba döneminde Milano gibi yerler, ana ticaret rotalarının dışında oldukları için yıkımdan muaf kalmış. Dolayısıyla bugün, desentralize ve münzevi bölgeler, komün, kampüs, şu bu kurmak için makul yerler. Orta Çağ’da Aristo yasaklanırken, böylesi 1-2 yerde çeviriler yapılmış ve saklanmış.
Yani Covid-19, bize o devasa Batı uygarlığının sınırlarını 2 ayda çizdi. Yöneticiler belli nüfus alt kümelerini, milyonlarca kişi olarak, ölüme sürdüler. Başka koşullarda bu, savaş ve insanlık suçu olarak yagılanırdı, şimdi alkışlandı.
Ancak, tarihin ve salgının matematiği gösterdi ki istatistik değişmiyor. Önce yaşlılar feda edildi ama feda edilmeyen bebekler veya gençler, yakın gelecekte çok daha büyük telefat verecek gibi. Verhulst denklemi ve R sayısı bize öyle söylüyor.