Ali’yi vuran polisin ifadesi ortaya çıktı: Oruçluydum, dengemi kaybedip düştüm, silah ateş aldı
Derya OKATAN
ARTI GERÇEK- Adana’da polis tarafından kalbinden vurularak öldürülen Suriyeli Ali Hemdan’ın (17), koronavirüs tedbirleri kapsamında ilan edilen 20 yaş altına sokağa çıkma yasağı nedeniyle polisten kaçmaya çalıştığı belirtiliyor. Görgü tanıklarına göre, polis "dur" deyince Ali durdu. Yüzünü polise döndüğü anda kalbinden tek kurşunla vurularak öldürüldü.
Adana Barosu, İnsan Hakları Derneği, Çağdaş Hukukçular Derneği ve KESK’ten temsilcilerin içinde olduğu bir heyet, Ali Hemdan’ın vurulduğu yerde incelemelerde bulundu. Soruşturmayı yürütün savcı ile de görüşen heyet, ayrıca aileye taziye ziyaretinde bulundu.
Heyette bulunan Av. Tugay Bek ve Av. Nurettin Tanış, edindikleri bilgiler ve izlenimlerini Artı Gerçek’e anlattı.
‘3 METRE MESAFEDEN TEK ATIŞLA GÖĞSÜNDEN VURULDU’
Ailenin şu anda acılı olduğunu ancak hukuki süreci takip etmek istediklerini ifade ettiklerini aktaran Av. Bek, Ali Hemdan’a ve olay günü yaşananlara dair şu bilgileri aktardı:
"Ali Hemdan 17 yaşında, 18’inden gün almış. Konfeksiyonda çalışıyor. Ancak şu sıralar işsizdi. Olay günü arkadaşlarıyla birlikte dolaşmaya çıktıklarında Sucuzade Mahallesi’nde ışıklarda polis tarafından durduruluyorlar. Arkadaşları kimliklerini veriyor, polis kabaca üst araması yapıyor. Ali, 18’inden küçük olduğu için, yani 20 yaş altına sokağa çıkma yasağı bulunduğu için geri geri olay yerinden uzaklaşmak istiyor. Yan sokağa giriyor. Peşinden de polis giriyor ve dur diyor. Ali Hemdan duruyor, yüzünü polise dönüyor. Aralarında 3 metre mesafe var. Polis ifadesinde 25-30 metre diyor ancak 3 metre. Polis ateş ediyor. Tek atışla yaşamını yitiriyor. Dosyada da zaten mermi girişi sol göğüs, kalbin üst tarafı olarak geçiyor."
POLİSİN İFADESİ: ORUÇLUYDUM, DENGEMİ KAYBEDİP DÜŞTÜM, SİLAH ATEŞ ALMIŞ OLABİLİR
Av. Tugay Bek, tepkilerin ardından tutuklanan polis memuru F.K.’nin ifadesini ise şöyle aktardı: "Polis memuru, ifadesinde ‘ben şahıs kaçınca peşinden koştum, olay yeri çok tekin bir mahalle değildir, silahın emniyeti daima açıktır. Peşinden koşarken zaten oruçluydum, dengemi kaybedip düşütüm, silah ateş almış olabilir’ diyor.
GÖRGÜ TANIĞI POLİSİ YALANLADI
"Ancak dosyada yer alan ve olayı balkondan izleyen bir görgü tanığı, ‘polis memuru takip etti, dur dedi, genç yüzünü polise döndüğü sırada polis ateş etti’ diyor. Yani polisin beyanında ifade ettiği gibi bir kaçma ya da dengesini kaybedip düşme ve silahın istem dışı ateş alması gibi bir durum söz konusu değil."
BU SAVUNMA POLİSLERE AKADEMİDE Mİ ÖĞRETİLİYOR?
"Polis memurunun savunması benim mesleki hayatım boyunca pek çok defa gördüğüm bir savunma" diyen Av. Bek, şu değerlendirmede bulundu:
"Bir infaz olursa karşı taraftan atış geldiğine ilişkin dosyada bir veri yoksa polis memurları açısından klasik savunmadır; sendeledim düştüm savunması. Bu Polis Akademilerinde verilen bir ders herhalde. Ya da meslektaşlardan öğrenilen bir ifade. Bunun gibi onlarca dosya vardır. Mahkemeler de yıllardır bunu geçerli bir savunma görür ve tutar. Tuttuğu için de polisler hep aynı savunmayı yaparlar. Ne yazık ki bir çocuk korona tedbirleri kapsamında dışarıda olmaması gerekirken dışarıda olduğundan, kendisine para cezası kesileceği endişesi ile polisten uzaklaşmaya çalışıyor. Kaçma bile denilmez buna. Kontrollü bir şekilde bu cezadan kurtulmaya çalışıyor. Ama tek atış, yakın mesafe… Gerçekten son derece üzücü bir cinayet."
‘POLİSLER MESLEKTAŞ DAYANIŞMASI İÇİNDE’
Taziye evi civarında 4 adet polis otosu bulunduğunu da aktaran Av. Bek, kendilerine "nereden geliyorsunuz" diye sorulduğunu, olay yerinde de kimlik kontrolü yapıldığını anlattı. Bek, "Kamuoyunun, insan hakları kuruluşlarının, baronun, basının meseleyi takip etmesini istemeyen, bilgi gizleyen bir yaklaşım var. Zaten olay basına ilk yansıdığında gencin ayağında vurulduğu gibi bir haber verilmişti. Basın bu haberi nereden aldı? Yüksek ihtimalle polis böyle servis etti. Burada polislerin ‘meslektaş dayanışması’ gösterdiği düşüncesindeyim. Meslektaşlarını korumak isteyen bir teşkilat yapısı var. Valilik açıklaması da ‘kazaen’ şeklinde. Hata yapanın cezalandırılması değil hemen memurunu koruyan kollayan, masumane bir yanlışlık olarak göstermeye çalışan bir çizgi" diye konuştu.
AV. TANIŞ: TECRÜBELİ BİR POLİS, KAZA OLAMAZ
Bir diğer heyet üyesi Avukat Nurettin Tanış, "Çocuğun durduğu, polisin kazaen değil kasta varan derecede silahını ateşlediği ve ölüme sebebiyet verdiği açık" dedi.
Ali Hemdan’ı vuran polisin 20 yıllık tecrübeli bir polis olduğuna dikkat çekerek, kaza olamayacağına işaret eden Av. Tanış, "Basit bir asayiş kontrolünde çok orantısız bir güç kullanılmış" dedi.