ÇHD, Halfeti’deki işkenceyi yerinde inceledi: Köyde 1000 tane güvenlik görevlisi varmış

ÇHD, Halfeti’deki işkenceyi yerinde inceledi: Köyde 1000 tane güvenlik görevlisi varmış
ÇHD, yurttaşların işkenceye maruz kaldığı Halfeti’de yaptıkları gözlemleri kamuoyuyla paylaşarak, 'İşkencenin üzerinin savcılık tarafından örtülmeye çalışılmakta olduğu açıktır' dedi.

Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) İstanbul Şubesi, Halfeti'de yurttaşlara yönelik işkencenin ortaya çıkmasının ardından, ilçeye yaptığı ziyarete dair ÇHD TV binasında basın toplantısı gerçekleştirdi. İşkencenin yapıldığı köy ve civar mahallelerde incelemelerde bulunan ÇHD heyeti gözlemlerini kamuoyuyla paylaştı. 

‘SAVCILIK MEVZUATA AYKIRI HAREKET EDİYOR’
 
Yaptıkları gözleme dair hazırlanan basın metnini avukat Emre Erdal okudu. 30 Mayıs’ta ÇHD olarak Urfa Barosuna bir ziyaret gerçekleştirdiklerini belirten Erdal, Urfa Baro Başkanı ve şüpheli müdafileri ile yapılan görüşmelerde de savunma görevini yaparken büyük engeller ile karşılaşıldığı ve yer yer meslektaşlarının tartaklandığını aktardı. Erdal, meslektaşlarının işkenceye karşı yürüttükleri mücadele sırasında çeşitli tehditler aldıklarını söyleyerek, vatandaşların, "avukatlarınıza da sıra gelecek" gibi sistematik bir şekilde tehditlere maruz kaldıklarını gözlemlediklerini kaydetti. Meslektaşlarına dosyada gizlilik kararı olduğu gerekçesiyle, dosyadaki sağlık raporları verilmediğini dile getiren Erdal, savcılığın mevzuata aykırı hareket ettiğini belirtti.
 
‘SAVCILIK İŞKENCEYİ ZAPTA GEÇİRMEMİŞ’
 
Mağdurlara yönelik işkencenin ayrıntılarını anlatan Erdal, "Belirgin işkence izlerine rağmen savcılık işkenceleri zapta geçirmemiş, ifade alma esnasında işkenceyi beyan edenleri yeniden gözaltına göndereceği şeklinde bir yol izlendiği, kolluk kuvvetlerince şüphelilere işkenceye uğramadıkları, avukatları tarafından manipüle edildiği yönünde beyanda bulunmaları için ısrar edilmiştir" dedi.
 
Serbest bırakılan ve tutuklanan şüphelilerin belirgin işkence izlerine rağmen Adli Tıp Kurumu’na sevki sağlanmadığını da sözlerine ekleyen Erdal, "İşkencenin üzerinin savcılık tarafından örtülmeye çalışılmakta olduğu açıktır. Kamu görevlilerine işkencenin insanlık onuruna karşı bir suç olduğunu, zamanaşımı olmadığını hatırlatmak isteriz" uyarısında bulundu.
 
‘KÖYDE BİN TANE GÜVENLİK MENSUBU VARDI’

Olayın yaşandığı Derto köyündeki incelemeleri Urfa Barosu İnsan Hakları Merkezi, Gaziantep Barosu İnsan Hakları Merkezi, İnsan Hakları Derneği Urfa Şubesi, Hak İnisiyatifi Antep ve Urfa şubeleri ile birlikte gerçekleştirdiklerinin altını çizen Erdal, köy girişinde Jandarma Özel Hareket ve Polis Özel Hareket tarafından ağır silahlar ile yollarının kesildiğini belirtti. Erdal, "Sürekli olarak video kaydına çekildik. Bizlere GBT yapmak istediler. Kabul etmememiz üzerine isimlerimiz alındı. Köyde yaşayan işkence mağduru ailelerden edindiğimiz bilgiler doğrultusunda olay gecesi yaklaşık bin tane güvenlik gücü mensubunun köyde olduğunu ve her evin bahçesine askerlerin yığınak yaptığını öğrenmiş bulunuyoruz" şeklinde konuştu.
 
‘SÜREKLİ TAKİP EDİLDİK’

Erdal, vatandaşlara ait bir evin bahçesinde kurumuş kan lekeleri olduğunu gözlemlediklerini ve bunu fotoğrafladıklarını kaydetti. Vatandaşlara yapılan işkenceyi ise Erdal şu sözlerle anlattı: "İşkence mağdurlarının saatlerce evin bahçesinde ters kelepçe yapılarak tutulduğu ve sürekli darp edilerek yaklaşık 6-7 saat kanlar içinde bekletildiğini ve bir işkence mağdurunun bilincini kaybettiğini ifade etmişlerdir."

Çatışmanın yaşandığı iddia edilen eve incelenmeye gidilirken köy içerinde sivil ve resmi kolluk kuvvetleri tarafından sürekli takip edildiklerini aktaran Erdal, "Görüşmelerimizi ve incelemelerimizi bitirdikten sonra köyden hareket ettiğimizde yakın mesafeden siyah araçlarca Urfa’ya kadar takip gerçekleştirilmiştir" diye belirtti. (MA) 

İlgili Haberler
Öne Çıkanlar