Erdoğan: İstihbaratın başı devletin başına bağlı olmalı
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 15 sene öncesinde ciddi bir portföyü olmayan MİT'in artık hem islam dünyasında hem de batıda var olduğunu söyledi
HABER MERKEZİ- Cumhurbaşkanı Erdoğan, görevinin 3. yılında, Oğuz Haksever'in sunumunu yaptığı özel yayında sorularını yanıtlarken, " İstihbaratın başı devletin başına bizzat bağlı olmazsa devlet hareket kabiliyetini kaybeder. İstediğim anda istediğim şekilde bu istihbari bilgiler bize gelsin ki biz de atmamız gereken adımları buna göre atalım" dedi.
Erdoğan konuşmasında CHP'nin Çanakkale'de gerçekleştirdiği Adalet Kurultayı'nda çatarak, "O Çanakkale'ye 'Adalet istiyoruz.' diye gidenler maalesef şehit mezarlıklarının olduğu yerlerde, onlar kimisi votka mı içersiniz, kimisi şarap mı, kimisi bira mı konuşurken" Malazgirt'te AKP'nin topladığı kalabalık içinse "bizim gençliğimiz orada sadece 'Tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet şeklinde konuştu" dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Beştepe'de 3. yılı tamamlaması nedeniyle NTV, TRT ve diğer kanalların ortak yayınında Oğuz Haksever'in sorularını yanıtlıyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları;
"Çankaya'da başlayıp Beştepe'de devam eden bu süreç neler yapmak istediğimizin nerelere varmak istediğimizin bir adımıdır. Fiziki yapılanmayı önemsediğim gibi zihinsel yapılanmayı da çok önemsedim. Her şeyden önce mekana insanın sokulması değil insana göre mekanın hazırlanması çok önemli. Biz Çankaya'ya geldiğimizde personelimin yerleştirileceği yerlerin dahi olmadığını gördüm. Bu tabi bir Cumhurbaşkanlığı makamı için olur bir şey değildi.
Cumhurbaşkanlığı milletimiz tarafından bizlere layık görüldükten sonra Beştepe'de zaten hazırlıklarımız buna göreydi ve şu anda Beştepe'de bu mekanda burası malum Kongre Merkezi'miz. Bütün personelimizin genel sekreterinden yardımcılarına varıncaya kadar hepsinin mekanı mevcut ve huzur içinde çalışmalarını sürdürüyorlar.
2019'a burada 5 milyon kitaplık bir kütüphane yapmaya çalışıyoruz. Türkiye Cumhuriyeti büyük bir devlettir ve bu devlete yakışan ne ise bizim bunu yapmamız gerekiyordu. Biz de 28 Ağustos 2014'ten sonra bu adımı attık.
BEŞTEPE'DE HAREKAT MERKEZİMİZ VAR
Çankaya'da bir harekat merkezimiz yoktu ama Beştepe'de bir harekat merkezimiz var. Burada sadece bakanlarımızın değil önemli kurumlarımızın da temsilcileri var ve burası 24 saat çalışır. Ne oluyor ne bitiyor. Hangi bakanlıkta ne oluyor hepsi anında bu merkeze bunu geçerler biz de bütün Türkiye'yi bu merkezden izleriz. Zaman zaman çatkapı yaparım. Bu merkezden ayrıca 81 ilin valisi ile görüşme imkanım var. Gerektiğinde oradan bağlantıları kurarız o ilden öğrenmemiz gereken ne varsa öğreniriz.
KHK'LAR İHTİYAÇTIR
KHK'lar ihtiyaçtan doğan atılmış adımlardır. Bunlar durup dururken olmuyor. Şu anda bu söylediğiniz milletvekilleri ile alakalı konular noktasında bizim hızla mesafe almamız lazım adımlar atmamız lazım. Şu anda Ankara başkentimiz Parlamento burada. Bunları farklı yerlerde devam etmesinden ise bunu başkent Ankara'da sürdürmenin çok daha isabetli olacağı kanısına varılmıştır. Burada bu adımın atılması Başsavcılık Ağır Ceza tarafından bunun yürütülmesi çok daha isabetli olacağı kanısına varılmıştır. Ana muhalefet de kendisine bir yol bulması lazım. Yaptıklarıyla sadece suyu bulandırıyor. Hükümetimiz attığı adımla yoluna devam ediyor. Bu kararı zaten istişare ederek aldık ve ülkemiz için çok faydalı olacağı kanaatindeyim.
MİT DEVLETİN BAŞINA BAĞLANMALI
Devletin başı istihbaratta en önemli bilgileri istihbaratları alması gereken kişi değil midir? İstihbaratın başı devletin başına bizzat bağlı olmazsa devlet hareket kabiliyetini kaybeder. İstediğim anda istediğim şekilde bu istihbari bilgiler bize gelsin ki biz de atmamız gereken adımları buna göre atalım. Büyük devletlerin hepsinde istihbarat devletin başına bağlıdır. ABD'de, Fransa'da hepsinde devlet başkanına bağlıdırlar. Parlamenter demokrasilerde bu başbakanlara bağlıdır.
Biz şimdi Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'ne ilk adımı attık. 2019 Kasım ayında da ikinci adımı atacağız ve o tarihten sonra Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi çok daha güçlü şekilde devam edecektir. Bundan sonraki sürecin güçlenerek devamı gerekmektedir. 15 sene önce MİT'in ciddi bir portföyü yoktu şimdi var. İslam dünyasında var batıda var. Buralarda çok ciddi bir iletişim söz konusu. Bu olmadan bunu yürütemezsiniz ki.
"BEN GENÇLİĞİMİZE GÜVENİYOR, İNANIYORUM"
En önemli hayal Malazgirt'teydik bu hafta. Biz ne dedik devamlı 2071 dedik. Şimdi 3 yaşındaki çocuklarımız inşallah 2071'de nereye varacak ona baktığımızda önümüze çıkan şey çok önemli. O zaman onlar yaklaşık 60 yaşına varacak. Ama oraya kadar bu 3 yaşındaki yavrular bu hikayeyi yazacak ve hayata tatbik edecek. Seçilme yaşını 18'e indirdik niye indirdik gencine güvenmeyen geleceği inşa edemez. Seçme hakkı veriyorsun seçilme hakkı vermiyorsun. Zor olan seçmektir. Zor olanı veriyorsun da kolay olanı neden vermiyorsun? 18-25 yaş arası gençler bunlarla iftihar edeceğiz. Bu millet aslında Fatih Sultan Mehmed ile bunun en güzel örneğini vermiş.
ÇANAKKALE'YE GİDENLER ŞARAP BİRA KONUŞURKEN
Geleceğin Türkiye'sini buna göre hazırlamalıyız. Ben gençliğimize güveniyor inanıyorum. Malazgirt'te, bu hafta o yakıcı güneşin altında hamdolsun 50 bini aşkın genç vardı. Bu gençler oraya bir aşkla, heyecanla geldiler. Ama onlar, bir grup Çanakkale'ye gidenler gibi değildi. Onlar farklıydılar. O Çanakkale'ye 'Adalet istiyoruz.' diye gidenler maalesef şehit mezarlıklarının olduğu yerlerde, onlar kimisi votka mı içersiniz, kimisi şarap mı, kimisi bira mı Bunu konuşurken, bizim gençliğimiz orada sadece 'Tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet.' dedi.
'MESCİD'İ AKSA GERİLİMİ BİTMEDİ'
Ben bu iş tamamen bitti noktasında değilim. Her an nerede nasıl patlak verir bilemem. Başta Netanyahu olmak üzere artık şunu bilmemiz lazım. Bu Harem-i Şerif, 3 dinin saygın mekanıdır. Buraya kimse kalkıp da benimdir Müslümanlar giremez diyemez ve bu düşünülemez. Bu bizim ilk kıblemiz. Bu sebeple de çok büyük öneme haiz. Burada Netahyahu o farklı bakışlarını bir kenara koyarak buraya saygı duymak zorunda. Biz ülkemizde tüm güvenlik güçlerimizle buraları emniyet altında tutuyoruz. Ecdadımızdan böyle gördük ve dinimizin emridir. Bunu da kendilerinden özellikle bekliyoruz.