Erzurum Şehir Hastanesi altı hastaneyi yuttu

Erzurum Şehir Hastanesi altı hastaneyi yuttu
Erzurum'da altı hastane kapatılarak Şehir Hastanesi'ne taşındı. Kent merkezinde devlete ait hastane kalmadı. Şehrin dışındaki Şehir Hastanesi'ne ulaşmak ise hem güç hem de pahalı. Üstelik bu durum acil hastalar için de risk yaratıyor.

Emrullah BAYRAK


ERZURUM - Erzurum, sağlık alanında yıllardır Doğu Anadolu Bölgesi'ndeki 14 il başta olmak üzere, İstanbul ve Ankara'ya, bunun yanı sıra Azerbaycan, Gürcistan, İran, Irak ile Avrupa ülkelerinden gelen hastalara hizmet veriyordu. Ancak son yıllarda, şehirdeki hastaneler tek tek kapatılarak üç yıl önce hizmete giren Erzurum Şehir Hastanesi'ne taşındı.

ALTI HASTANE KAPATILDI

Numune Hastanesi 2010 yılında kapatılarak, "Doğu'nun en büyük hastanesi" unvanına sahip olan ve Erzurum Bölge Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne taşındı. Bu iki hastane 2020'de kapatılarak Şehir Hastanesi'ne taşındı. Palandöken Devlet Hastanesi, Nene Hatun Kadın Doğum Hastanesi ve Göğüs Hastanesi ise 2021 yılında Şehir Hastanesi'ne taşındı. En son ise 10 Temmuz'da Mareşal Çakmak Devlet Hastanesi depreme dayanıksız olduğu gerekçesiyle Şehir Hastanesi'ne aktarıldı.

KENT MERKEZİNDE DEVLETE AİT HASTANE KALMADI

Kent merkezinde şu an sadece bir özel hastane hizmet veriyor. Şehir Hastanesi ve Atatürk Üniversitesi Aziziye Araştırma Hastanesi ise şehrin dışında. Bu durum ulaşım sorununa yol açıyor. Erzurumluların Şehir Hastanesi'ne gitmesi belediye otobüsleriyle bir saati buluyor. Taksi ile gidiş-geliş ücreti ise yaklaşık 500 TL. Bu durum acil hastalar için de büyük risk yaratıyor.

'ÜLKENİN KAYNAKLARI ŞİRKETLERE PEŞKEŞ ÇEKİLİYOR'

Artı Gerçek'e konuşan Türk Tabipleri Birliği (TTB) İkinci Başkanı Doç. Dr. Ali İhsan Ökten, şehir hastaneleri sistemini eleştirerek, "Bu sitem çok pahalı bir sistem. Devlet oraya 25 yıl kira ve hizmet bedeli ödeyecek. Çünkü özel şirketlerden bir hizmet alıyor. Oraya dört yılda vereceği parayla Sağlık Bakanlığı aslında bu hastanenin sahibi oluyor. Ama bunun yerine ülkenin kaynakları 25 yıllığına şirketlere peşkeş çekiliyor. Bu aynı zamanda ülkenin geleceğini ipotek altına almaktır. Türk Tabipleri Birliği olarak hem sağlık hizmeti sunumu açısından hem de vatandaşın sağlık hizmeti alımı açısından bu projeye karşıyız" dedi.

'ACİL DURUMLARDA MÜDAHALEYİ ZORLAŞTIRIYOR'

Kalp krizi, beyin kanaması veya trafik kazalarında hastaya acil müdahalenin çok önemli olduğunu vurgulayan Ökten, "Bu, vatandaşın sağlık hakkını son derece olumsuz etkileyen bir durum. Bu gibi acil durumlarda mesafenin çok uzun olması, hastanenin çok büyük olması, en hızlı bir şekilde müdahaleyi de geciktiren bir durum. Bu durum hastanın ya ölmesine neden olabilir veya hastalığının, rahatsızlığının daha da artmasına neden olabilir. Bunun gibi çok ciddi sakıncaları var" diye konuştu.

'DEPREM, SALGIN VE SAVAŞ DURUMLARINDA RİSK'

Deprem, salgın veya savaş durumunda sağlık hizmetinin tek bir merkezden verilmesinin de çok riskli olacağını dile getiren Ökten, hastanelerin en korunaklı yerler olması gerektiğini ancak Maraş depreminde bunun böyle olmadığını ortaya çıktığını söyledi. Ökten, böylesi olağanüstü durumlarda şehir dışına yapılmış hastanelere yaralıların ulaştırılmasının çok zor olacağına dikkat çekti.

'DEPREME DAYANIKSIZ İSE NEDEN ÜÇ AY ÖNCE TADİLAT YAPILDI?'

Erzurumlular da hastanelerin şehir dışına taşınmasından şikayetçi. Mareşal Çakmak Devlet Hastanesi yakınlarındaki durakta taksicilik yapan Hakan Zengin, "Şehir merkezindeki hastanelerin kapatılıp tek bir hastaneye dönüştürülmesi çok yanlış oldu. Hastanenin bunu kaldırması mümkün değil. Mareşal Çakmak Devlet Hastanesi'nin depreme dayanıksız diye kapatıldığı söyleniyor. Madem öyle üç ay önce neden hastanede tadilat yapıldı? Daha önce de tadilat yapılmıştı. Ben depreme dayanıksız olduğuna inanmıyorum. Buranın çok güzel bir arazisi var ve ne olacağı bilinmiyor. İki iddia var. Birincisi bir otel yapılacağına yönelik, ikincisi de villa şeklinde bina yapılacağına yönelik. Buranın kapanması halka çok büyük zarar oldu. Hilalkent’te oturan bir vatandaş, Şehir Hastanesine nasıl gidecek? Mesela kalp krizi geçirdiğini düşünelim, bu insan yolda ölür. Karayolları veya Mahallebaşı'nda oturan insan için de aynı durum söz konusu. Halkın parası da yok. Yazık oldu" diye konuştu.

'DOKTORLARIN HASTA MUAYENE EDECEĞİ POLİKLİNİK YOK'

Erzurumluların mağdur edildiğini söyleyen İsmail Ammas da "Şehir Hastanesi tıklım tıklım dolu. Herkesi bir araya toplayıp insanları mağdur ettiler. Vatandaş sabah gidiyor muayene olamıyor, 'Kota doldu' diyorlar. Doktorların hastaları muayene edeceği polikliniği yok. Şehrin bir noktasından acil bir hastayı, hastaneye yetiştiremezsiniz. Acilde bile saatlerce sıra bekliyorsun" dedi.

'KAPATILAN HASTANELER YÜRÜME MESAFESİNDEYDİ'

Erzurum’un yıllardır sosyal ve ekonomik olarak geriye gittiğini dile getiren Müslüm Çağlar ise altı hastanenin bir tek hastaneye dönüştürülmesinin vatandaşa çile çektirmekten başka anlam taşımadığını söyledi.

Eskiden şehir merkezindeki hastanelere insanların yürüyerek gidebildiğine dikkat çeken Çağlar, "Gecenin bir vakti rahatsızlandığınızı düşünün. Özel aracınız yoksa hastaneye nasıl ulaşacaksınız? Toplu taşıma araçlarıyla oraya gitme şansınız yok denecek kadar az. Taksiyle gitmeye kalksanız bu hayat pahalılığında maliyetini nasıl karşılayacaksınız? Şehrin öteki ucundaki bir hasta, bu ucundaki hastaneye hangi imkânlarla gelecek? Kalp krizi geçirseniz hastaneye ulaşana kadar yolda ölürsünüz. Bu uygulamayla hangi akla hizmet edildiğini anlamış değilim. Binaların depreme dayanıksız olduğu ifade ediliyor. Bu gerekçe bana inandırıcı gelmiyor" diye konuştu.

'BİR SERVİSTEN BAŞKA SERVİSE GİTMEK DAHİ BÜYÜK ZAMAN ALIYOR'

Şehir Hastanesi'nin devasa büyüklükte olduğunu belirten Çağlar, bir servisten başta bir servise gitmenin dahi büyük zaman aldığını kaydetti. Randevu almakta sıkıntı yaşadıklarını dile getiren Çağlar, “Salgın, deprem ve savaş gibi durumlarda bu uygulamanın çok ciddi sonuçları olur. Bütün yükü tek bir hastane nasıl kaldıracak? Ayrıca Erzurum çevre illerden gelen hastalara da bakıyor. Bu yoğunlukta artık randevuyu da 6 ay veya bir yıl sonrasına ancak alabiliriz” dedi.

'İŞİN İÇİNDE RANT VAR'

Artı Gerçek’e konuşan HDP Erzurum İl Eş Başkanı Muammer Duman, şehir merkezindeki hastanelerin kapatılıp halkın tek bir hastaneye mahkûm edilmesinin doğru bir uygulama olmadığını vurguladı. Hastaneler şehrin merkezindeyken herkesin rahatlıkla yaya olarak dahi gidip gelebildiğini anlatan Duman, şimdi hastaneye gitmenin çok zor ve maliyetli olacağını kaydetti.

Hastanelerin depreme dayanıksız olduğu gerekçesiyle kapatılmasının da inandırıcı olmadığını söyleyen Duman, "O eski binalar çok sağlamdı. Herhangi bir çatlama dahi yoktu. Şehir oraya kaydırıldı. Önceden birileri ucuza bu arazileri aldı, şimdi çok değerlendi. Bu tamamen bir rantın sonucudur. Halk da böyle inanıyor. Orada bir daire 2-3 milyon TL değerinde" dedi.

'ÜLKENİN DE HALKIN DA ZARARINA OLDU'

CHP Erzurum İl Başkanı Suat Dülger de hastanelerin şehrin dışına taşınmasını halkı da esnafı da zorladığını vurguladı. Dülger, "Hastaneler şehir içindeydi ve esnaf da ona göre restoran açıyordu, kafe açıyordu, taksiciler faydalanıyordu. İnsanlar kolayca şehrin içinde taksi parası vermeden veya ek bir araca binmeden tedavisini oluyordu. Şehir Hastanesi merkezin dışında olduğu için ya taksiyle ya belediye otobüsleriyle gideceksin. Bütün hastaneleri bir yere toplayıp binlerce insanı aynı binaya almak sağlıklı değil. Herhangi bir virüs salgınında daha tehlikeli olacaktır. Yap-işlet-devret bağlamında belli yerlere para aktarmak için bu tarz işe girdiler. Ülkenin de halkın da zararına bir şey. Başka kimselerden arsa alıp şehir hastanelerini yaparak birilerini zengin ettikleri gibi şimdi şehir merkezinde kalan arsaların üzerine başka şeyler yaptırarak yandaşlarına veriyorlar. Bu uygulama Türkiye genelinde yapılıyor. Halkın faydasına bir şey değil" diye konuştu.

'ULAŞIM SORUNUNUN ÇÖZÜMÜ İÇİN BELEDİYE ÖNLEM ALABİLİR'

Sağlık-Sen Erzurum Şube Başkanı Ramazan Tortum ise hastanelerin Şehir Hastanesi çatısında toplanmasıyla Erzurumluların daha konforlu ve daha modern hizmet alacaklarını savundu. Mareşal Çakmak Devlet Hastanesi'nin depreme dayanıksız olduğu gerekçesiyle kapatıldığını vurgulayan Tortum, "Hatay’daki devlet hastanesinin depreme dayanıksız raporu olmasına karşın bir tedbir alınmadığı için onlarca insanımızı kaybettik. Deprem ülkemizin bir gerçeği, ciddi tedbirler almamız şart" dedi. Şehir Hastanesi'ne ulaşımın zor olduğunu kabul eden Tortum, "Ulaşımda bazı zorluklar yaşayabilir. Bunun çözümü için Büyükşehir Belediyesi birtakım önlemler alabilir" diye konuştu

ŞEHİR MERKEZİNDE YENİ HASTANE PROJESİ

Sağlık İl Müdürlüğü yetkilileriyle yaptıkları görüşmelerde şehir merkezine yeni bir hastanenin yapılması için çalışma yapıldığını öğrendiklerini söyleyen Tortum, bunun ne zaman gerçekleşeceği konusunda bir tarihin bulunmadığını kaydetti. Tortum, hastanelerin arazilerinin hangi amaçla kullanılacağına dair bir bilgisinin ise bulunmadığını belirtti.

Öne Çıkanlar