‘FETÖ’nün intikamı engelli çocuklardan alınıyor

Eşi ‘FETÖ’den tutuklu savcının eşi, çocuklarının kesilen engelli aylığının geri verilmesini beklerken bu kez eşinin Silivri’ye sürgün edildiğini öğrendi.

‘FETÖ’nün intikamı engelli çocuklardan alınıyor

ARTI GERÇEK - Artı Gerçek yazarı Ömer Faruk Gergerlioğlu, ‘FETÖ soruşturması’ kapsamında yaklaşık 9 aydır tutuklu olan Kocaeli eski savcısı Seyfullah Çakmak’ın engelli çocuklarını ziyaret ederek, yaşadıkları sıkıntıları yerinde gözledi.

Geçtiğimiz ay kendisine gelen bir maille durumlardından haberdar olduğu ailenin yaşadıklarını önce Artı Gerçek’teki köşesinde değerlendiren Gergerlioğlu, kaleme aldığı yazıdan sonra ailenin durumuyla ilgili iyileşme beklerken tam tersine aileninin durumunun giderek zorlaştırıldığını ve adeta engelli çocuklardan intikam alındığını açıkladı.

Gergerlioğlu, ailenin son durumunu ve yaşadıklarını şöyle özetliyor:

"Geçen gün 'Engelli aylığını engellemek' başlıklı bir makale yazarak ‘FETÖ soruşturması’ kapsamında tutuklanan savcının engelli çocuklarına engelli aylığı verilmediğini yazmış ve çeşitli bakanlıklara iletmiştim. Aile Kocaeli'de ikamet ettiği için bugün eşimle ziyaretlerine de gittim. Biz aylık konusunu eleştirirken ve iyi yönde gelişme beklerken anneyi iki gözü iki çeşme ağlarken bulduk. Aile engelli çocuklar için uğraşırken tutuklu eşinin Silivri' ye nakledildiğini öğrenmiş. Zor durumdaki annenin 2 ileri derecede engelli çocuğu bırakıp Silivri' ye gitmesi çok meşakkatli bir iş. Baba bu çocukların her şeyi, ‘Tutuksuz elektronik kelepçeyle beni yargılayın’ diye çok dilekçe vermiş, kabul edilmemiş. Nakil sonrası tutuklu savcı bu sefer ‘Ne olur beni Kocaeli T tipine geri gönderin’ dilekçesi vermiş ama nafile... Bu çocuklara ve aileye yardımcı olunması gerekir. Vebalinin ağırlığını hissetmek için merhametli olmak lazım. Bu cocuklar da mı suçlu?"

Konuyu daha önce köşesinde değerlendiren Gergerlioğlu tutuklu savcı Çakmak’ın eşi Hacer Çakmak’ın kendisine gönderdiği maile de yer vermişti. Tutuklu eşinin Silivri’ye nakledilmesinden önce yazdığı mailde Hacer Çakmak, yaşadıklarını şu sözcüklerle anlatıyor:

"Eşim Kocaeli eski savcısı Seyfullah Çakmak FETÖ sorusturmaları kapsamında 17 Temmuz 2016 tarihinden itibaren tutukludur. Kocaeli 2 nolu T Tipi Kapalı Ceza İnfaz kurumunda yatmaktadır. 7 aydır tek kişilik odadır. Günde bir saat havalandırma, spor hakkını yalnız başına ve kimseyle temas olmadan kullanmasına izin verilmektedir. Üç çocuğumuz vardır, ikisi engelli ve yatalak, tamamen bakıma muhtaçtır. Eşim meslekten ihraç edilmiştir. Ben ev hanımıyım. Sosyal güvencem de bulunmamaktadır. Başkaca bir gelirimiz, üzerime kayıtlı menkul ve gayrimenkul de yoktur. Sadece engelli oğluma ait bir engelli arabası vardır. Neredeyse 18 yıllık evlilik hayatımız hastanelerde geçmiştir. 7 yıl çocuğumuz olmadı, 5. tüp bebek denemesinde 2005 yılı Kasım ayının 9. gününde doğan ikizlerimiz doğumda öldü. Altıncı denememiz başarısız oldu. Yedinci tüp bebek tedavisi sonucunda 29 Eylül 2007 tarihinde büyük kızım Tuğba dünyaya geldi. Maalesef ‘nonketotik hiperglisinemi’ adı verilen doğuştan genetik metabolik bir hastalığı vardı. Şu an 9 yaşında, sürekli bakıma muhtaç ve yatalaktır. Karnına bağlanan makina hortumu ile beslenmektedir. 23 Mart 2009’da tek sağlıklı çocuğumuz olan Tuğçe Seher dünyaya geldi. 2013 yılında 3. çocugumuza hamile kaldım. Hamileliğin 20. haftasından itibaren eylül 2013 ilâ 29 Ocak 2014 tarihleri arasında hastanede sürekli yatmak zorunda kalarak Ömer Seyfettin'i dünyaya getirdim ancak o da büyük ablası gibi hastaydı. Bir ay hastanede kaldık, komada kaldı, bu süre zarfında diğer çocuklarıma eşim baktı. Çocuklarımızın bakım ve gözetiminde en büyük yardımcım halen tutuklu olan eşimdi. Şu an kızım Tuğba'yı ağırlıgı nedeniyle kaldıramıyorum ve kızımı yıkayamıyorum. Ne yapmam gerektiğini biri bana söyleyebilir mi?"

ömer faruk gergerlioğlu