Gezi Davası yeniden görülecek: Sonunu bildiğimiz bir film, figüran tanıklarıyla yeniden çekiliyor
Yağmur KAYA
ARTI GERÇEK- Gezi Davası'nda yargılanan 16 sanıktan, aralarında tutuklu iş insanı Osman Kavala'nın da bulunduğu 9 kişi hakkında verilen beraat kararlarının istinaf mahkemesince bozulması üzerine davanın yeniden görülmesine bugün İstanbul 30. ACM'de başlanıyor.
Üçüncü kez açılan Gezi Davası’nın ilk duruşması Çağlayan'da bulunan İstanbul Adliyesi'nde görülecek.
Taksim Dayanışması, duruşma öncesi adliye önünde basın açıklaması gerçekleştirdi. Açıklamaya Halkların Demokratik Partisi (HDP) Milletvekilleri, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Milletvekilleri, Türkiye İşçi Partisi (TİP) Milletvekili Erkan Baş ve çok sayıda demokratik kitle örgütü katıldı.
'MEŞRU GERÇEKLİK ISRARLA ÇARPITILMAK İSTENİYOR'
Mahkeme öncesinde yapılan açıklamada ilk olarak konuşan İstanbul Baro Başkanı Mehmet Durakoğlu, "Ülkemizin toplum, kent, demokrasi tarihinin en parlak ve en onurlu sayfalarından biri olan Gezi Direnişi, hukuka ve gerçeğe aykırı iddialarla bir kez daha yargılanmak isteniyor. Daha önce iki kez verilen yargı kararıyla Anayasal bir zeminde gerçekleştiği tescil edilen Gezi Direniş, mesnetsiz ithamlarla üçüncü kez karalanmak isteniyor. Toplumsal muhalefetin en temle hak ve talepleri suç unsuru gibi gösterilmek, barışçıl direnişin tarihsel ve meşru gerçekliği ısrarla çarpıtılmak isteniyor. Sonunu bildiğimiz bir film, aynı kurgu iddialarla, figüran tanıklarıyla yeniden çekiliyor" dedi.
GÖZDAĞINA DÖNÜŞMESİ AMAÇLANIYOR
Taksim Dayanışması'ndan Akif Burak Atlar, yaptığı açıklamada 2013 yılından bu yana, tümüyle bir siyasal stratejinin yargı eliyle uygulanması anlamını taşıyan Gezi Davası'nın bugün üçüncü versiyonu sergilenmeye başlanacağını söyledi.
Atlar, Gezi Davasının İstinaf Mahkemesinde, Çarşı Davasının Yargıtay'daki bozmaları ile birleştirilen bu yeni versiyonuyla 2013'ten bu yana bir türlü kriminalize edilemeyen Gezi Direnişi'nin bitmek bilmeyen davalar silsilesi ile gözdağına dönüşmesi amaçlandığı vurguladı.
Atlar, "Bu dava, iddianamesinde FETÖ'CÜ savcılarca elde edilen delillerin 'kıymetlendirildiğinin' açıkça yazılarak anlatıldığı bir davadır. FETÖ delil uydurup üretirken, uydurulmuş delilleri kıymetli kılan bir iddianamenin açtığı davadır bu" diyerek üçüncü kez açılan Gezi Davası'nın delilsiz, varsayımsal, şüphe bile gerektirmeyecek bir dava olduğunu belirtti.
'GEZİYİ TARİHE ONURLA TAŞIYACAĞIZ'
"Öylesine içerikten yoksun, öylesine kanıtsız ve öylesine düzmecedir ki; özel kurulmuş kendi heyetini bile ikna edemeyen bir davadır" diyen Atlar, 2013'den bu yana görülen bütün davaların beraatle sonuçlandığına dikkat çekti. Üçüncü kez açılan Gezi Davası'nın da beraatla sonuçlanacağını ifade eden Atlar, "Bizler, adına 'yargılama' denilen bu kısır döngünün hukuksal savunmasını yapıp, Geziyi tarihe er ya da geç onurla taşıyacağız. Burada bir sorunumuz yok. Ama Gezi menkıbesi topluma gözdağı vermenin bir gerekçesi olarak kullanılmaya devam edecektir.
Çünkü Gezi'yi kriminalize ederlerse, onu bir darbe olarak tanımlayıp yargı kararları ile bunu pekiştirebilirlerse, en demokratik hakların kullanımını engellemeyi başarmış olacaklar.
'GEZİ EN DEMOKRATİK PROTESTODUR'
Çünkü Gezi bir itirazdır. Çünkü, Gezi onurlu bir direniştir, Bu davalarla korku salınabilirse, direniş kültürü yok edilmiş olacaktır. Çünkü Gezi, bu topraklardaki demokrasinin geldiği en ileri aşama, en demokratik protestodur. Barışçıdır, demokratiktir, toplumcudur. Bu davalarla, ona başka bir veçhe verebilirlerse, barışı da, protestoyu da, toplantıyı da, gösteriyi de, ifade özgürlüğünü de rehin vereceğimiz sanıyorlar" dedi.