Yağmur Atsız vefat etti
Artı Gerçek - Yazar, şair ve gazeteci Yağmur Atsız, Almanya'nın Köln şehrinde 83 yaşında öldü. Yağmur Atsız, geçirdiği beyin ameliyatı sonrası rahatsızlığı nedeniyle uzun süredir yazılarına son vermişti. ırkçı Hüseyin Nihal Atsız'ın oğlu olan Yağmur Atsız, "Irkçılığı reddediyorum. İnsanların soylarıyla soplarıyla ilgilenmem" demişti.
Yağmur Atsız'ın vefat haberini kardeşi Türkolog Buğra Atsız duyurdu. Atsız paylaşımında şu ifadelere yer verdi: "Saat 05.30'da ağabeyim Yağmur Atsız'ın, Almanya'nın Köln şehrinde sabahın erken saatlerinde vefat ettiği haberini aldım. Bir Atsız daha zamanın ötesine kaydı."
'KATI MİLLİYETÇİ FİKİRLERİNE KATILMADIM'
Yağmur Atsız, Türk ırkçılığının önde gelen isimlerinden biri olan babasıyla ilgili, "Nihal Atsız'ın ırkçı olduğunu kabul ediyor musunuz? Kafatasçı mıydı?" sorusuna şu yanıtı vermişti:
Babamın ırkçılığı konusunda bir şey söylemiyorum. Ama kafatasçı değildi. Onun kafatasçı olduğunu iddia edenler, benim yazımdan yola çıktıklarını söylüyorlar. Ben ironik olarak, "Evet, Atsız kafatasçıydı. Herkesin kafatasını ölçer, hatta rapor yazardı" dedikten sonra, işin aslını anlatıyorum. Irkçı temayülleri olmakla birlikte kafatası ölçmek, kan tahlili yapmak gibi şeYlerden katiyyen hoşlanmazdı, gülünç bulurdu. Hatta dalga geçmek için hafsala denen aletle insanların kafatasını ölçmeye başladı. Bunu da ciddiye alanlar oldu. Yazımın sadece bir bölümünü alınca, ciddiymiş gibi oluyor. Irkçılık başka, kafatasçılık başka. Yoksa ben, Atsız'ın katı milliyetçi fikirlerine katılmadığımı yazdım.
'YAHYA KEMAL EKOLÜNE MENSUP ADDEDERİM KENDİMİ'
"Babanızdan bu kadar farklı görüşlere sahip olmanızı neye bağlıyorsunuz?" sorusuna ise Yağmur Atsız şöyle yanıt vermişti:
"Bir kere ırkçılığı reddediyorum. İnsanların soylarıyla soplarıyla ilgilenmem. Babam Nihal Atsız, Ziya Gökalp milliyetçiliğinin varisiydi, görüşlerime uymayan bir milliyetçilik anlayışına sahipti. O ekol bizi Orta Asya'ya bağlıyor. Ben, aidiyetimizi Osmanlı-Selçuklu medeniyetine bağlayan Yahya Kemal ekolüne mensup addederim kendimi. Nihal Atsız bizi atının terkisine alıp Orta Asya'daki Ötüken Vadisi'ne getirmiş, bir kara çadırın önüne bırakmıştır. 1500 yıl öncesiyle bağlantı kuruyor. Orta Asya elbette kaynağımız, ama 950 yıllık bir Selçuklu ve Osmanlı geleneğimiz var. Derimi kazısan Göktürk çıkmaz; önce Osmanlı, sonra Selçuklu, belki kemiğe yakın yerde Göktürk çıkar...."
'BEN ERMENİYİM' YAZISI
Yağmur Atsız'ın, 29 Şubat 2012 tarihinde Star gazetesinde 'Ben Ermeniyim!' başlıklı bir yazısı ses getirmişti. Atsız yazısında şu ifadeleri kullanmıştı:
"Artık bilmem doğru bilmem yalan, Allâhü a’lem, bir iki gündür bâzı vatanperver mehâfilde, yâni yurdsever çevrelerde, bir liste elden ele dolaşmaya başlamış.
Bu listede, “Ermeniler” yer alıyormuş. Yâni “kavmen” Ermeni olanlar değil, “siyâseten”Ermeni sınıfına sokulanlar. Hani şu “Hepiniz Ermenisiniz, hepiniz Piçsiniz!” sloganıyla kendilerine “asîlâne” bir tarzda kimlikleri hatırlatılan tâife.
Bu liste henüz elime geçmediği, zâten anlaşılan henüz nihâî şeklini de almadığı için orada adım var mı yâhut olacak mı bilmiyorum.
Ancak bu iki kavram konusunda yine de mülâhazamı belirtmeden edemeyeceğim:
Taksim’de Hocalı Katliâmı’nı yâhut Soykırımını anmak üzere toplanan kalabalık “piç”kelimesini aşağılama bağlamında kullandığına nazaran, isim vermeyelim, milliyetçilikleri ve muhâfazakârlıkları müseccel bâzı tanınmış yazarlar son birkaç gündür meseleyi biraz da Ermeniler nokta-i nazarından değerlendirilmeli tezini savununca onların “statüsü” acabâ ne oluyor bu canlı türünün nazarında?
İkincisi, eğer “senin” katliâmın “benim” katliâmım şeklinde bir ayrım yapmamak, dünyâdaki en “ayıb” şeylerden biri olduğunu kabûl etdikleri “Ermenilik” ise BEN DE ERMENİYİM, hem de sapına kadar ÖZBEÖZ ERMENİYİM!
Var mı bir diyeceğiniz, a odun kafalılar?"
NİHAL ATSIZ, APLARSLAN TÜRKEŞ AYRILIĞI
Türkçülük-Turancılık akımının simge isimlerinden Hüseyin Nihal Atsız, Alparslan Türkeş'in de bulunduğu 34 arkadaşı ile birlikte 1944 yılında sıkıyönetim mahkemelerinde yargılandı. Irkçı söylemi nedeniyle MHP lideri Alparslan Türkeş ile yolları ayrıldı.
Türkeş bir röportajında onun için "Irkçılığı her zaman reddettiğim, karşı çıktığım, doğru bulmadığım için beni eleştiriyordu" dedi ve kendisini dinciliğe kaymakla suçlayan Atsız'ın cenazesine de katılmadı.
Nihal Atsız “Türk olmak için önce kanı Türk olmak lazımdır. Ondan sonra dili Türk olmak lazımdır. Ondan sonra dileği Türk olmak lazımdır", “Biz Avrupalı falan değiliz, buz gibi Asyalıyız ve hepsinden üstün olarak da Türk’üz", “İslamcılık adı altında Türk düşmanlığı yapan soysuzlardan nefret ediyorum", “1300 yıl önce dökülen Kür Şad’ın kanı ırkımızı yabancılar arasında erimekten kurtarmıştı" gibi ifadeleriyle anılır. (HABER MERKEZİ)