Yazar İbrahim Sungur: Muhafazakâr Kürtler, yıllardır kendi konumlarını belirleyemedi
'Kürtler ve İslam' paneli sonrası Artı Gerçek'e konuşan İbrahim Sungur, "Muhafazakâr Kürtlerle, Kürtleri temsil eden parti arasına bir duvar çekilmek isteniyor" dedi. Berrin Sönmez de mütedeyyin kesimin "Kardeşiz" deyip geçmeyi tercih ettiğine değindi.
Şenol BALI
VAN - Yazar İbrahim Sungur ile hak savunucusu ve yazar Berrin Sönmez, Şeyh Said tartışmaları ile muhafazakâr kesimin Kürt sorununa bakışını Artı Gerçek'e değerlendirdi.
Muhafazakâr isimler Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Van il örgütü tarafından düzenlenen "Ortadoğu’nun iki gerçekliği; Kürtler ve İslam" panelinde bir araya geldi.
Van Barosu Tahir Elçi Salonu’nda düzenlenen panele önceki dönem HDP Parti Meclisi üyesi ve İnanç ve Halklar Komisyonu üyesi yazar İbrahim Sungur, Eşitlik için Kadın Platformu üyesi hak savunucusu ve yazar Berrin Sönmez, eski Demokratik İslam Kongresi (DİK) Eş Başkanı Emin Ay konuşmacı olarak katıldı.
Siyasi parti ve sivil toplum kuruluşları ile Van halkının katıldığı panelin moderatörlüğünü ise avukat Abdulbasit Bildirici yaptı.
'TARİHİ YOK ETTİĞİNİZDE İNANÇ VE DİLİN TEK BAŞINA ANLAMI OLMAZ'
Önceki dönem HDP Parti Meclisi üyesi ve İnanç ve Halklar Komisyonu üyesi yazar İbrahim Sungur, panelin ardından Artı Gerçek'e de konuştu. Sungur, Şeyh Said ile ilgili tartışmalara değinerek, bir ulusun tarihi yok olduğunda dilin veya inancın tek başına bir anlam taşımayacağını dile getirdi.
Bütün Kürt partilerinin değerlerine sahip çıkması gerektiğini söyleyen Sungur, şöyle konuştu:
“Kürtler, Kürt kişilikleri yeterince sahiplenmiyor. Kürtler sadece dilleri ile değil, zihinleri ile de asimile olmuş. Var olma ile yok olma arasında bir araf durumu var. Oysa değerler bir bütündür. Tarihi yok ettiğinizde inanç veya dilin tek başına bir anlamı olmaz. Bütün Kürt partilerin bir bütün olarak kendi değerlerine sahip çıkmalarını istiyoruz. İhsan Nuri Paşa’nın nişan yüzüğü Tahran sokaklarında satıldı, Şeyh Said’in mezarının yerini bilmiyoruz. Şeyh Said’in ipini çeken anlayış şu an Meclis'te torununa maaş veriyor. Torunlarından biri şu an Meclis'te ve Kürtleri yok sayan anlayışın temsil ettiği bir partide."
'ASIL SORUN ENSARİOĞLU'NUN İYİ PARTİ'DE VEKİL OLMASI'
Şeyh Said tartışması nedeniyle İYİ Parti İstanbul Milletvekili Salim Ensarioğlu’nun geçtiğimiz günlerde partisinden istifa ettiğini hatırlatan Sungur, “Salim Ensarioğlu istifa etmiş, zaten disipline verilmişti. Nasreddin Hoca ağaçtan düşünce kendisine gülenlere ‘ben zaten inecektim’ demiş. Asıl soru şu orada neden vekilsin?" diye konuştu.
'BİR KESİM GÜNLÜK HESAPLARINI MUHAFAZAKÂRLIKLA PERDELİYOR'
Kürtleri temsil eden parti ile muhafazakâr Kürtler arasına bir duvarın çekilmek istendiğini söyleyen Sungur, şöyle devam etti:
"Muhafazakâr Kürtler, yıllardır kendi konumlarını belirleyemedi. Hatta belli bir kesimi günlük hesaplarını muhafazakârlıkla perdeliyorlar. İnanç ve çıkar çatışığında çıkara öncelik verebilir miyim? Muhafazakârlık en başta kendi hak ve hukukunu korumaktır. Ne muhafaza ediliyor şu an? Hatta bu kavramın içi boşaltıldı. Doğal hakkını, çevresinin, ulusunun haklarını korumaktır muhafazakârlık. Muhafazakâr Kürtlerle, Kürtleri temsil eden parti arasına bir duvar çekilmek isteniyor. Muhafazakârlar partiyi iyi tanıyamadı, parti de bu çevreye kendini tanıtamadı. Sıkıntı bu. Bir belediyenin kazanılması kaybedilmesi meselesinin çok ötesindeyiz. Bunun anlaşılması lazım."
DİYANET'E KÜRTÇE TEPKİSİ
Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş’ın cuma ve bayram hutbelerinin Kürtçe hariç sekiz dil seçeneği ile e-Devlet Kapısı'nda yer alacağı yönündeki açıklamasına da tepki gösteren Sungur, "Diyanet yedi, sekiz dilde hutbe hazırlıyor, sitesine koyuyor ama Kürtçe yok. Türkiye’deki camilerde sadece İngilizce bilip Türkçe bilmeyen kaç kişi namaz kılıyor. Ama bu sınırlarda Türkçe bilmediği halde camilere gidenler ve bilmediği halde hutbeleri Türkçe dinleyen binlerce insan var, sadece Kürtçe biliyorlar" dedi.
'MÜTEDEYYİN KESİM KÜRT HALKININ TALEBİNİ GÖRMEZDEN GELİYOR'
Eşitlik için Kadın Platformu üyesi hak savunucusu Berrin Sönmez ise Türkiye’deki mütedeyyin kesimlerin Kürtlerin talepleri konusunda 'kardeşiz' deyip geçmeyi tercih ettiklerini söyledi. Sönmez, Şeyh Said tartışmalarına dair de şunları söyledi:
"Siyasetin Kürt halkının haklarını tanımayışı, bundan kaçınması tarihi olaylar üzerinden olursa başarı sağlanamaz. Bir insanı bugünkü değerlerle yüz yıl önceki fiiliyle yargılayamayız. Tarihi yargılamak yanlış, anlamak lazım. Şeyh Said bir ilim insanı, Kürt halkının haklarını savunan biri olarak dönem devleti tarafından suçlanmış ve isyan olarak görülüp bastırılmış. Bunu yüz yıl sonra sürdürmek büyük bir gaflet. Ülkenin iç barışı için her iki tarafın dilinin, yaklaşımının ortaklaşması lazım. Bütün siyasi partilerin özellikle sağ siyasi partilerin bunu görmesi gerekiyor ama görmüyorlar.
Mütedeyyin kesim de din kardeşliği üzerinden bakıyor ancak burada Kürt halkının eşit ve özgür yurttaş olma talebini görmezden gelebiliyorlar. 'Kardeşiz' deyip geçmeyi tercih ediyorlar."
'İYİ PARTİ İKTİDARIN SIKIŞTIRDIĞI YERDEN SİYASET YAPIYOR'
Sönmez, değerlendirmelerini şöyle sürdürdü:
"Kürtler, doğal olarak Şeyh Said’i sahipleniyor. Bunu anlamak gerekiyor. Geçmişten gelen travmaların aktarıldığı hatırları var. Burada barış sağlanmadan travma ve hatıralar daha da ileriye gidecek. Hangi partiden olursa olsun Kürt siyaseti bunu sahiplenecek, taban bunu dayatıyor çünkü. O zamanki sorunları hukuk ve adalet çerçevesinde çözemediğimiz için bugünlere sarkıttık. Dedelerin sorunlarını torunlara miras bıraktık. Siyasetteki tartışmalarla bu sürdürülüyor. Halının altına süpürdüğümüz şeyler daha güçlü bir şekilde çıkıyor. Din üzerinden sosyal ilişki kurmak bir hata. İnsan olarak kurmak lazım. Maalesef bunu toplumun geneli anlamış değil. İktidar da bu düşünsel fakirlik içerisinde hareket etmeyi politik çıkarları açısından daha uygun görüyor. Bu nedenle İYİ Parti, iktidarın sıkıştırdığı köşeden siyaset yapıyor. Terör siyaseti ile siyaset yapma alanları daraltılıyor. Onlar bu alanı genişletmek yerine oraya hapsolmayı seçtiler."
2024 seçimlerinde Kürt seçmenin tutumu: Kürtler kazandırırken kazanmak da istiyor
İstanbul’da yaşayan Kürt seçmen ne istiyor? HEDEP aday çıkaracak mı?
Rawest’ten İstanbul Kürt seçmen anketi: HEDEP'liler kendi adayını istiyor, AKP oy kaybediyor
