'Belediye çalışanlarına test yapılsın' çağrısı: Binlercesi virüse yakalandı

Tüm Yerel Yönetim Çalışanları Sendikası (Tüm Yerel Sen) Genel Başkanı Tamer Yiğit Güler, salgın sürecinde en riskli çalışanlar grubunun belediye memurları olduğunu ve belediye çalışanlarına "test yaptırılması gerektiği" çağrısında bulundu.

Güler belediye çalışanlarının Coronavirus pandemisi döneminde risk altında olduklarını belirtti.

Cumhuriyet’e konuşan Güler, belediye çalışanlarının çalışma koşullarına ilişkin şu değerlendirmeyi yaptı:

"Cumhurbaşkanlığı’nın bir genelgesi var, "esnek çalışma" ile ilgili. A belediyesi bu uygulamayı yaparken B belediyesi uygulamıyor. Bir belediye başkanı şunu diyebilir mi: "Bana Covid raporunu getir, gelme."

Binlerce belediye çalışanı bu virüse yakalandı. Sokağa çıkma yasaklarında ilk zabıta memurları çalıştı. İtfaiye çalışanlarının da "esnek çalışma" gibi bir durumu yok. Biz, salgın döneminde en azından zabıta emekçilerinin yıpranma hakkını verin dedik. İtfaiyecilerin meslek tanımıyla ilgili sendikamızın hazırladığı bir yasa teklifi var. Bütün partileri ziyaret edeceğiz. Bugün belediyelerin birçoğu 800 milyon TL’lik Sayıştay zimmetiyle boğuşuyor. Sayıştay’dan geldikleri zaman ilk bizim toplu sözleşmemize bakıyor.

En önemli sorun da 4688 sayılı yasa. Bu yasadan maalesef, iktidar milletvekilleri dahil, birçok milletvekilinin haberi yok. Bu durumdan AKP’li belediyeler de mağdur. Ancak AKP ve MHP’li belediyelerin şu avantajı var: Örneğin Manisa Büyükşehir Belediyesi. Kaç yıldır "sosyal dengeyi" bile ödeyemiyor. Çalışanlar için bir başka tuzak da Bütünşehir Yasası. Sizin Ankara Kızılay’da eviniz var diyelim, sizi Ankara’nın en uzak ilçesinde bu yasa nedeniyle görevlendirebilirler."

'CHP'Lİ BELEDİYELER ÜZERİNDE SAYIŞTAY BASKISI VAR'

Konuşmasında ayrıca örgütlü oldukları CHP’li belediyeler üzerinde Sayıştay baskısı olduğunu ifade eden Güler şunları söyledi:

-Kaç üyeniz var?

Genelde CHP’li belediyelerde örgütlü bir sendikayız. 14 bin üyemiz var. Hedefimiz CHP’li belediyelerin tamamında yetkili olabilmek.

-Belediyelerin CHP’ye geçmesinin ardından çalışanlara sendika değiştirilmesi yönünde baskılar olduğuna ilişkin iddialar var. Ne diyorsunuz?

Biz demokrasiyi ve özgürlüğü severiz, bugün CHP’nin hiçbir belediyesinde "Bu sendikaya geçin" diye bir talimat verilmemiştir. Tam tersi AKP’li belediyelere bir gidelim, kalamazsınız. "Bel Bir-Sen’e geçmezseniz kalamazsınız" denilir. Şu anda CHP’li belediyeler üzerinde Sayıştay baskısı var. Sayıştay, toplu sözleşmeye gidilecek, zimmet çıkarıyor, Gaziemir Belediyesi’nde olduğu gibi... Gaziemir Belediyesi’nin CHP’li başkanı, 3 bin TL alan toplu sözleşmemizi bin TL’ye düşürdü tek taraflı olarak.

-Gerekçe nedir?

Sayıştay’ın "zimmetlerini" baz aldı. Kesinleşmiş bir zimmet olmamasına rağmen kamuoyuna böyle yansıtıyor, "Benim başım belaya girer" diyor.

-Hedefleriniz neler?

Her şeyden önce memur kesimde oluşan "Sendikalar ne işe yarıyor" imajını silmek istiyoruz. Üyenin aidatının da üyeye dönmesini sağlayan bir mekanizmayı amaçlıyoruz. Ankara’da üyelerimizi ağırlamak, okul kazanan çocukları için bir sosyal tesis yapmak gibi bir düşüncemiz de var. 2023 yılında, "tek adam" sisteminin son bulduğu, Atatürk’ün temellerini attığı parlamenter sistemin gelmesi özlemimiz. Çünkü "tek adam" sisteminde kimsenin güvencesi yok. "Tek adam" sistemi ister CHP’nin elinde olsun, ister AKP’nin, fark, eden bir şey yok.