Erdoğan'dan iptal sinyali: İstanbul Sözleşmesi yerine 'Ankara kriterleri'

Türkiye’nin ilk imzacısı olduğu, kadına yönelik saldırılara karşı uluslararası ilk sözleşme olan İstanbul Sözleşmesi hükümet cephesinin hedefi olmayı sürdürüyor.

AKP’ye yakın medya kuruluşları Sözleşme karşıtı yayınlarını sürdürürken, partili Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da kadınları her türlü saldırıya karşı koruyucu maddelerin olduğu Sözleşme’nin iptaline yönelik sinyal verdi.

Başbakanlığı döneminde imzalanan İstanbul Sözleşmesi’ni "tercüme metin" olarak nitelendiren Erdoğan, kendi düzenlemelerini hazırlayacaklarını ifade etti. "Adına da ‘Ankara kriterleri’ der, yolumuza devam ederiz" şeklinde konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ankara Mamak'taki 75. Yıl Parkı'nda dün düzenlenen ‘AK Parti 19. Kuruluş Yıl Dönümü Kutlaması’nda konuştu. Kadınlara yönelik şiddetle mücadeleyi çok yönlü olarak ve sıfır toleransla sürdürdüklerini savunan Erdoğan, sözü son günlerde tartışmaya açtıkları İstanbul Sözleşmesi’ne getirdi.

Kadını "annelik" vasfı üzerinden değerlendiren Erdoğan, "Cennet annelerin ayakları altındadır" dedi ve İstanbul Sözleşmesi’ni hedef alarak "Ailenin temeline dinamit koyan hiçbir düzenleme meşru değildir" ifadelerini kullandı.

Sözleşme’yi "tercüme metin" diyerek hedef alan Erdoğan, "Bunca düzenleme varken bir avuç sapkına meydanı bırakmayacağız" şeklinde ifadeler kullandı.

ERDOĞAN’DAN DİLİPAK’A: KINIYORUM

AKP’li kadınlara hakaret eden Akit yazarı Abdurrahman Dilipak’a ilişkin de konuşan Erdoğan şunları söyledi:

"AK Parti'nin kadınları için, öbür tarafta AKP'nin papatyaları gibi yakıştırmalarla, yeşil sermaye gibi yaklaşımlarla, ben ağzıma almaktan edep ediyoruz, küfri bir ifadeyi kullanmak suretiyle, bu tür yakıştırmalarının içine giren köşe yazarları noktasında da, tüm kadın kollarım adına ve tüm kadınlar adına kendilerini kınıyorum.

Bazı tartışmalara nokta koyma zamanı geldiğine inanıyorum.

Kimi isimler, kendilerine asla yakıştıramayacağımız çirkin ifadelerle bu tartışmanın içinde yer almıştır. Biz her türlü mücadeleye saygı gösteririz ama kadınlarımızın onuruna, iffetine yönelik en küçük bir saldırıya da müsaade etmeyiz. Adı, unvanı ne olursa olsun birilerinin edebimizin el vermeyeceği ifadelerle AK Partili kadınlara bunları söylemesine sessiz kalamayız. Bu saygısızlığı en kısa sürede telafi edileceğine inanıyorum."
‘KİMİ ÇARPIK ANLAYIŞLARIN ORTADAN KALDIRILMASI EN ÖNEMLİ MESELEMİZ OLDU’

"Eğer AK Parti'nin Genel Başkanı olarak, ülkemin Cumhurbaşkanı olarak kadınlarımıza sahip çıkmada geri duracak olursak, hiçbir zaman bunun hesabını veremeyiz.

Hal böyleyken, inancımızda ve değerlerimizde olmadığı halde toplumsal yapımıza sirayet eden kimi çarpık anlayışların ortadan kaldırılması da en önemli meselelerimizden biri olmuştur. Asırlarca kadını insan dahi saymayan, kız çocuklarını diri diri toprağa gömen o cahiliye dönemlerini biz özellikle lanetlemedik mi? Şimdi biz bu konularda Türkiye'ye kimsenin söyleyecek sözü olamaz.

Bir cinayet işleyeni kim olursa olsun cinayettir, bir şiddet faili kim olursa olsun şiddettir. Hakaret, yapanı kim olursa olsun hakarettir, kadının adeta mülk gibi görülmesi yanlıştır. Gerekirse şiddetle yola getirilebileceğinin sanılması, ya benimsin ya kara toprağın gibi hastalıklı zihniyetlere kurban edilmesi yanlıştır. Bu çerçevede tarihi adımlar attık."

‘BİR AVUÇ SAPKINA MEYDAN BIRAKMAYACAĞIZ’

"Kadınlarımız lehine yaptığımız bunca şey varken, bir avuç sapkına da meydanı bırakmayacağız. Milletimizin millet, ailemizin aile olmasını zedeleyecek anlayışlarla sonuna kadar mücadele edeceğiz."

ERDOĞAN İSTANBUL SÖZLEŞMESİ’NE DESTEK VERMİŞ, PROPAGANDASINI YAPMIŞTI

Erdoğan, sözleşmenin imzaya açıldığı 2011 yılında resmi Twitter hesabından yaptığı paylaşımda, "Kadına Şiddet Artık ‘İnsan Hakkı İhlali.’ Sözleşme, Türkiye'nin öncülüğünde hazırlandı" ifadelerini kullanmıştı.

İSTANBUL SÖZLEŞMESİ NEDİR?

"İstanbul Sözleşmesi" olarak bilinen, "Kadına Yönelik Şiddet ve Aile İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye Dair Avrupa Konseyi Sözleşmesi" kadına karşı şiddeti ve aile içi şiddeti ortadan kaldırma amacı taşır.

İstanbul Sözleşmesi uluslararası hukukta, şiddetin kadın erkek eşitsizliğinin ve kadınlara karşı yapılan ayrımcılığın bir sonucu olduğunun vurgulandığı ilk Sözleşmedir.

İstanbul Sözleşmesi fiziksel, cinsel, ekonomik ve duygusal şiddet her tür şiddetle mücadele konusunda "Önleme, Koruma, Kovuşturma ve Destek Politikalarından" oluşan dört temel yaklaşım içerir.

Avrupa Konseyi tarafından hazırlanan "Kadına Yönelik Şiddetin ve Aile İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye Dair Sözleşme" Konseyin 11 Mayıs 2011 tarihinde İstanbul’da yapılan bir toplantısında imzaya açılmıştır. Bu nedenle uluslararası hukukta İstanbul Sözleşmesi olarak anılmaktadır.

Fotoğraflar: Cumhurbaşkanlığı