İddia: Ankara’da 15 bin kitabın bulunduğu özel kütüphane kundaklanmak istendi
Ankara Aydınlıkevler’de doğup büyüyen yazar Aydın Şeref Atasoy, motosikletiyle geçirdiği kaza sonrasında uzun süre yatağa bağımlı kaldı. Atasoy, bu süreçte hayali olan kütüphaneyi hemen evinin altındaki dükkanda oluşturdu. Ancak Atasoy dün gece beklenmedik bir olayla karşılaştı.
Atasoy’un yıllarca emek vererek 15 bin kitap biriktirdiği kütüphanesi iddiaya göre kundaklanmak istendi. Atasoy, saat 03.30 sularında elektriklerin kesilmesi üzerine camdan dışarıya baktığında kütüphanesinin önünde isteyenlerin ücretsiz alabilmesi için bıraktığı kitapların alev aldığını fark edince hemen 112 Acil Servis’e haber verdi.
Atasoy’un komşuları yangın söndürme tüpüyle gelerek, kütüphanenin önündeki kitapları söndürdü. Atasoy olayla ilgili olarak bugün polis merkezinde ifade verdi.
'ÇOK KORKUYORUM, ÇOK GÜCENDİM'
İnsanları okumayı sevdirmek için kurduğu kütüphanesinin neden yakılmak istendiğini anlayamadığını dile getiren Atasoy, 'Bu iyilik hareketini bu kötülükle anlamlandıramıyorum. Korkuyorum gerçekten çok korkuyorum şu anda' dedi.
Atasoy, semtinde de sevilen bir insan olduğunu aktararak, "Çok korkuyorum, çok gücendim. Ben kötü bir şey yapmaya çalışmadım. 12 yıldır her gün emek veriyorum. Her gün bu kütüphane ve çocuklar kitap okusun diye emek veriyorum. Hayatımı bunun üzerine kurdum. Bütün emeğim ve çabam bunun için. Yazık değil mi?" diye sordu.
'BENİ ÖLDÜR AMA KÜTÜPHANEMİ YAKMA'
"Bir kütüphaneyi yakmaya çalışmak niye?" diyen Atasoy, sözlerine şöyle devam etti:
"Beni öldür ama kütüphanemi yakma. Kütüphaneyi yaktı diyelim. Apartman yanacak. Apartmanda üç, dört tane hiç kıpırdayamayan, bana emanet olan yaşlı teyze ve amca var. 80’in üstünde. Onları nasıl kurtaracağım? Annem de buna dahil. Bana düşmanlık ya da kitaba düşmanlık yapan birisi olsa dahi, iyi de baksana apartmanı yakıyorsun. Bana düşmanlığını benimle çöz. Kitapla düşmanlığını benle çöz yine. Kapansın de, bir şey de. Yakma ne? Apartman yanabilirdi. 15-20 dakika sonra farkına varsaydık, apartman yanardı. Kimse müdahale edemezdi." (ANKA)
