Kaşıkçı davasının Suudi Arabistan’a devri ile ilgili Adalet Bakanlığı görüşünün iptali istemi reddedildi

Kaşıkçı davasının Suudi Arabistan’a devri ile ilgili Adalet Bakanlığı görüşünün iptali istemi reddedildi
İdare Mahkemesi, Kaşıkçı davasının Suudi Arabistan’a devri ile ilgili Adalet Bakanlığı görüşünün iptali istemini reddetti.

Ankara 14. İdare Mahkemesi, gazeteci Cemal Kaşıkçı’nın öldürülmesiyle ilgili dosyanın Suudi Arabistan’a devredilmesi kararına dayanak oluşturan Adalet Bakanlığı’nın olumlu görüşünün iptali istemiyle açılan davayı, incelenmeksizin reddetti.

T24'nin özel haberine göre, mahkeme Adalet Bakanlığı’nca yapılan işlemin, "İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesi’nin dosyası kapsamında yargılama faaliyetine ilişkin karar olduğu, idari davaya konu olabilecek işlem mahiyetinde olmadığı görüldüğünden davanın esasını inceleme olanağının bulunmadığı sonucuna varıldığına" hükmetti.

Kaşıkçı’nın öldürülmesiyle ilgili davanın Adalet Bakanlığı’nca Suudi Arabistan’a devredilmesiyle ilgili tartışmalar devam ederken yeni bir gelişme yaşandı. Kaşıkçı’nın nişanlısı Hatice Cengiz’in avukatı Gökmen Başpınar’ın, Adalet Bakanlığı’nın dosyanın devrine ilişkin olumlu görüşünün ve buna dayanılarak verilen kararın yasaya aykırı olduğu iddiasıyla idare mahkemesinde açtığı iptal ve yürütmeyi durdurma istemli davası mahkemece karar bağlandı.

Başvuruyu reddeden Ankara 11. İdare Mahkemesi, kararında şu görüşe yer verdi:

"İdari yargıda, dava konusu edilen idari işlemlerin kesin ve yürütülmesi zorunlu nitelikte bulunması gerekmektedir. Buradaki kesinlik kavramı, işlemin uygulanmaya hazır, nihaî bir işlem niteliğinde olduğunu, bir başka makamın onayına tabi olmadan doğrudan uygulanabilirliğini göstermektedir. Yürütülmesinin zorunlu olması yani icrailik vasfı ise; kamu gücü ve kudretinin üçüncü kişiler üzerinde doğrudan doğruya çeşitli hukuki sonuçlar doğurmak suretiyle etkisini göstermesi olarak ifade edilmektedir.

Bu kapsamda, idari makamların kamu gücünü kullanmak suretiyle tek yanlı ve kesin, doğrudan uygulanabilir niteliği bulunmayan işlemlerin idari davaya konu olamayacağı açıktır. Diğer taraftan, 6706 sayılı Cezai Konularda Uluslararası Adli İş Birliği Kanunu’nun amacının, cezai konularda uluslararası adli iş birliğinin usul ve esaslarını düzenlemek, kapsamının ise yabancı devletlerle cezai konularda yapılacak adli iş birliği olduğu, bu doğrultuda soruşturma veya kovuşturmanın devrinin adli merciler tarafından talep edileceği, Merkezi Makamın (Adalet Bakanlığı) olumlu görüşü üzerine talebin ilgili devlete gönderileceği, bu işlemin soruşturma veya kovuşturmanın yürütülmesine engel olmadığı anlaşılmaktadır."

Kararın devamında ise, şöyle denildi:

"Bu durumda, Cemal Kaşıkçı’nın öldürülmesi olayına ilişkin olarak İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 2020/120 Esas sayılı dosyası üzerinden yürütülen kovuşturmanın, 6706 sayılı kanunun 24'üncü maddesinin 2'nci fıkrası uyarınca Suudi Arabistan makamlarına devri hususunda Adalet Bakanlığı’nın görüşünün talep edilmesi üzerine yürütülen kovuşturma kapsamında sanıklar hakkında iade talebinde bulunulmasına rağmen mezkur talebe Suudi Arabistan makamlarınca olumsuz yanıt verilmiş olması nedeniyle 6706 sayılı Kanunun 24'üncü maddesinde yer alan şartların mevcut olduğundan bahisle kovuşturmanın Suudi Arabistan adli makamlarına devrinin uygun görülmesine ilişkin 01.04.2022 tarih ve E- 14838002-302.01.01-4-2-SUD-45-2018-14530/42788 sayılı Adalet Bakanlığı Dış İlişkiler ve Avrupa Birliği Genel Müdürlüğü kararının İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesinin 2020/120 Esas sayılı dosyası kapsamında yargılama faaliyetine ilişkin bir karar olduğu, idari davaya konu olabilecek işlem mahiyetinde olmadığı görüldüğünden davanın esasını inceleme olanağının bulunmadığı sonucuna varılmıştır."

Öne Çıkanlar