Gürses, Twitter üzerinden yaptığı paylaşımında, Kavcıoğlu'nun 'Faiz indirimi sinyalini vermiştik' ve 'TL'nin değer kaybının faiz indirimi ile ilgisi yok' sözlerine dikkat çekti.
Erdoğan'ın milli gelirin TL olarak 11 kat, asgari ücretin 16 kata yakın arttığı açıklamasına yönelik Gürses, 'Enflasyonla şişen gelir/maaş böyle ölçülmez' eleştirisi getirdi.
Ağustos enflasyonu öyle telaffuz edildiği gibi düşmedi. Temmuz sonundaki bulunduğumuz yerin “çok çok altında” değil, üstünde idi. Temmuz ayında yıllık…
Cumhurbaşkanı’nın her konuşmasında değindiği faizin düşürülmesi talebi, her defasında TL’de değer kaybını tetikleyip maliyetleri ve fiyatlama davranışlarını bizatihi bozan bir unsur oluyor.
Gürses, 'Türk tipi dev bir başkanlık rejimine geçtikten sonra kurumların ve kuralların, kuvvetler ayrılığının çöktüğü, kontrol mekanizmalarının olmadığı koşulda gelinen yer burası' dedi.
Kripto para yatırımlarında Türkiye dördüncü sırada.
Merkez Bankası'nın eski yöneticilerinden Durmuş Yılmaz, İbrahim Turhan, Fatih Özatay, Hakan Kara ve Uğur Gürses piyasa beklentileri üzerinde gelen faiz artırım kararını değerlendirdi.
Türkiye'ye gerçek yatırımcıların değil, yüksek faizin ekmeğini yiyen akbaba fonların geldiğini söyleyen Gürses, 'Sermaye hareketleri girişi değil çıkışı gösteriyor' dedi.
2020 yılını değerlendiren Gürses, '2020’ye girerken halı altına süpürülmüş sorunlar, 2020’deki maceracı politika ile daha da büyüdü. Daha fazla sürdürülebilir bir patikası kalmadı' dedi.
Bir kongrede konuşan Gürses ve Gürkaynak, Türkiye'nin içinde bulunduğu sorunların çözümü noktasında yolun IMF’den geçtiğini ve IMF'ye doğru gidildiğine dikkat çekti.
Ekonomist Uğur Gürses YEP'i değerlendirdi: Albayrak kendisini o koltuğa atayan kayınpederi Erdoğan’ı ikna ederek 'vazo kırılmadı, her şey çok güzel olacak' vitrini peşinde.
Albayrak'ın açıkladığı üç yıllık ekonomik hedefler uzmanlar tarafından gerçekçi bulunmazken, Merkez Bankası yönetiminin toplantıda ön sıralarda oturması eleştirildi.
Merkez Bankası'nın tartışmalara neden olan ihtiyat akçesinin yarısının Hazine'ye aktarıldığını ekonomist Uğur Gürses, sosyal medya hesabından duyurdu.
Ekonomist Gürses’e göre, yüklü faiz indirimi orta vadede TL’nin kırılganlığına yeni bir kapı açarken, diğer taraftan kısa vadede kredi büyümesine katkı sağlayamayacak.
Sadece vitrinde duran Merkez Bankası bağımsızlığı, görevden almayla vitrinden de kaldırılmış oldu. Görünürde de olsa bağımsızlık ağır bir darbe almış oldu.
CHP Sözcüsü Öztrak'ın bu hafta TÜİK'le ilgili gündeme getirdiği iddiaların ardından Gürses de, 'TÜİK üzerine tartışmalar ve gri alanlar giderek daha fazla gündemde' dedi.
Albayrak'ın hazırladığı Yeni Ekonomik Program’ın parçası olarak 2019 bütçesinde öngörülen 80.6 milyarlık bütçe açığının 94 milyarı TCMB'nin bastığı parayla kapatılacak.
İstanbul'daki hezimetin Ankara’da siyasi deprem etkisi yaratacağını belirten ekonomist Uğur Gürses'e göre, bu sonuç derinleşen krize kapsamlı ve etkili bir program çıkarmaz...
Ekonomi yazarı Ege Cansen, 'Türkiye cari açık vererek yoluna devam edince çuvallıyor. En büyük yapısal reform cari açık vermeden büyüme modelini oturtabilmek' dedi.
Gürses'e göre Ankara baskıyla faizi, müdahaleyle döviz kurunu kontrol etmeye çalışarak, tasarruf ve borçlanma tercihlerine getirdiği kısıtlamalarla daha da kaygı yaratacak.
Ekonomist Gürses’in kamuya açıklanan raporlardan yaptığı hesaba göre, üç kamu bankasının ilk çeyrekte sadece kendi varlıklarından sattığı döviz 3.2 milyar dolar.
Türkiye bankaları TL'yi desteklemek için geçen hafta 4,5 milyar dolar sattı. Gürses'e göre kura müdahale rezerv kaybı ve rezervlerle ilgili kuşkudan başka bir işe yaramadı.
Dün Merkez Bankası Başkanı Çetinkaya'ya yönelttiği sorularla gündeme oturan Gürses yazdı: Merkez siyasetin ihtiyaçlarına uygun politikalara meyletti
Gürses'in TCMB Başkanı Çetinkaya'ya, 'Ankara'dan şirketlere fiyat baskısı yapılırken enflasyon tahminini sabit tutmak ne derece doğru' sorusu toplantıya damgasını vurdu.
Ekonomist Uğur Gürses, Hazine ve Maliye Bakanı'nın 44 kişilik heyetle Washington'da katıldığı toplantının analizini yaptı.
Ekonomistler, Albayrak'ın açıkladığı reform paketini zayıf bulurken, özellikle kıdem tazminatı ve kurumlar vergisi ile ilgili maddeleri eleştirdi.
Albayrak, bu yıl için hedeflenen yüzde 2.3 büyüme hızının ulaşılabilir olduğunu söylemişti. Oysa IMF, Türkiye’nin bu yıl yüzde 2.5 küçüleceğini öngördü.
İktidarın enflasyonu aşağı çekmek için devreye aldığı tanzim satışın mart enflasyonuna etkisi olmadığını belirten uzmanlar, gıda enflasyonundaki artışa dikkat çekti.
Seçim sonrası herkesin dilinde 'yapısal reformlar' var. Eğilmez, 'Hukukun üstünlüğü olmadan gideceğimiz yol en fazla 10 yıl sürüyor. Sonra ekonomi yine krize giriyor' dedi.
Türkiye’de milli gelirin yüzde 40’ını üreten iki büyük kentin belediyesini kaybeden iktidarın, reformdan çok popülist politikalara yaslanacağı beklentisi hakim.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır. Bu siteye giriş yaparak çerez kullanımını kabul etmiş sayılıyorsunuz.