Ceyda Yüksel'in katiline 'elem ve öfke' indirimine tepki: 'Cinsiyetçi yargının bir tür yansıması'

Ceyda Yüksel’in öldüren Serkan Dindar’a verilen cezada 'haksız tahrik' indirimi uygulanmasına kadın örgütleri tepki gösterdi. Kadınlar, ‘cinayetlere meşru bir zemin yaratılıyor. Bu indirim de cinsiyetçi yargının bir tür yansıması’ dedi.

Ceyda Yüksel'in katiline 'elem ve öfke' indirimine tepki: 'Cinsiyetçi yargının bir tür yansıması'

Artı Gerçek - İzmir’de üç yıl önce 28 yaşındaki Ceyda Yüksel’i öldüren Serkan Dindar’a verilen haksız tahrik” indirimine kadın örgütleri tepki gösterdi. Kadınlar, “Katillere ve şiddet faillerine uygulanan ayrımcı indirimlerle karşılaşıyoruz” dedi.

Cumhuriyet’ten Rengin Temoçin’e konuşan Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu Genel Sekreteri Fidan Ataselim, “Uzun süredir Ceyda Yüksel’in ölümündeki gerçekler açığa çıksın diyerek davayı takip ediyoruz. Bu mücadelelerin sonunda bunun şüpheli ölüm olmadığı ve kasten işlenmiş bir cinayet olduğu gerçeğini açığa çıkardık. Kasten öldürmeden bir kararın çıkmasını olumlu buluyoruz aslında” dedi.

‘CİNAYETLERE MEŞRU BİR ZEMİN YARATILIYOR’

Haksız tahrik indirimine ilişkin ise Ataselim, “Katillere ve şiddet faillerine uygulanan ayrımcı indirimlerle karşılaşıyoruz. Bu davada da cinayeti işlemesinin bir tür gerekçelendirilmesi olarak elem ve öfke ya da cinsel birlikteliği reddetmesi gibi meseleleri haksız tahrik indirimi uygulamaya dayanak kıldıklarını görüyoruz. Aslında cinayetlere meşru bir zemin yaratılıyor. Bu indirim de cinsiyetçi yargının bir tür yansıması” vurgusu yaptı.

'HUKUK NEREDE? YAŞAM HAKKIM TEHLİKEDE’

Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu Başkanı Canan Güllü, “TRT sanatçısının evlenme teklifini kabul etmediği için öldürülmesine ilişkin Yargıtay bir karar vermişti. Bu da ‘bütün erkeklerin evlenme teklifini kabul edin yoksa öldürülürseniz bu suç değil’ gibi bir sonuç ortaya çıkarmıştı” diyerek şunları söyledi:

“Oradan buraya aynı noktadayız. Cinsel tacizde bulunanları ya da cinsellik isteyen kişileri reddettiğinizde ölmeniz sizin ona haksız tahrik yapmanızı ortaya koyduğu için suç unsuru sayılmıyor. Şimdi bunun neresinde hukuk var?

Sorgulamadan aldığınız karar kadınların yaşam hakkını gasp ediyor. Ben yarın bu karar nedeniyle yargıya dava açma hakkına sahibim. Çünkü benim yaşam hakkım tehlikede.”

‘YARGIÇLARDA ATAERKİL BAKIŞ AÇISI KIRILMADI’

Avukat Selin Nakıpoğlu ise, şunları söyledi:

“Katilin tahrik altında suçu işlediğinden, kapıldığı elem ve öfkeden ne kadar eminler ki tahrik indirimi ile cezayı kuşa çevirmişler. Ataerkil erkek mantığı bedeni bir fetih alanı, cinsel ilişkiyi de zapt eden/ zapt edilen ilişkisi olarak görüyor. ‘ için bu kadar sık karşılaşıyoruz bu ‘haksız tahrik’ indirimleriyle” değerlendirmesinde bulundu.

GEREKÇELİ KARAR

Müebbet hapis verilen Dindar’ın cezası 18 yıla indirilmiş ve gerekçeli kararda, “elem ve öfkenin niteliği” dikkate alınarak “haksız tahrik” indirimi uygulandığı belirtilmişti. Kararda Dindar’ın “cinsel yakınlaşma isteğinin geri çevrilmesi” nedeniyle tartışma çıktığı, Dindar’ın “kapıldığı tahriğin” etkisiyle Yüksel’i evin salon kapısının camını kıracak şekilde tutup kapıya vurduğu da yer almıştı.(Kaynak)