Elbistan'ın tek kadın muhtarı kurduğu dayanışma ağı ile yaraları sarıyor
Maraş’ın Elbistan ilçesine bağlı Toprakhisar köyünün genç kadın muhtarı Sidar Yıldız, köyde kurduğu dayanışma ağı ile depremde zarar gören köyün gereksinimlerini karşılıyor. Yıldız, depremde kadınların yaşadığı sorunları ve çalışmalarını anlattı.

Remzi BUDANCİR
MARAŞ - 6 Şubat Maraş merkezli depremlerin üzerinden bir aydan uzun süre geçti. Deprem bölgelerinde çadır başta olmak üzere pek çok ihtiyaç hâlâ giderilebilmiş değil. Pek çok yerde yurttaşlar dayanışma ağları ile ihtiyaçlarını karşılıyor. Bu dayanışma ağlarına öncülük edenlerden biri de Maraş’ın Elbistan ilçesine bağlı 15 haneli Toprakhisar köyünün muhtarı Sidar Yıldız. İlçedeki tek kadın muhtar olan Yıldız, hem kendi hikayesini hem de birebir tanık olduğu depremde kadınların karşılaştıkları zorlukları ve kurdukları dayanışma ağını Artı Gerçek'e anlattı.
Sidar Yıldız, İzmir Ege Üniversitesi Spor Yüksek Okulu Spor Yöneticiliği ve Elbistan İstiklal Üniversitesi Laborant Veteriner Teknikerliği mezunu. İki üniversite bitiren Sidar Yıldız, aynı zamanda bir depremzede. Elbistan merkezde bulunan evi yıkılan Yıldız, şu anda hem köyünde, hem de çevre köylerde depremzedelere yardım ulaştırmak için çaba sarf ediyor.
MUHTARLIK SERÜVENİ ŞAKA İLE BAŞLADI, GERÇEK OLDU
Sidar Yıldız’ın muhtarlık serüveni kendi tabiri ile ilk önce şakayla başlamış. Üniversitedeyken tanık olduğu bir seçim sürecinde "Ben muhtar olacağım" diyerek bunun şakasını yaptığını anlatan Yıldız, muhtarlıkla biten serüvenini şöyle anlattı:
“Derken buraya geldim. Benim dayım 35 yıl muhtarlık yaptı. En son dönmede ben muhtar olmayacağım dedi. Elbistan’da gezerken ‘Yeğenim muhtar olacak’ demiş, ama öyle bir şey yoktu. Gittiğim her yerde bana ‘Muhtar adayı mısın’ diye sormaya başladılar, "hayır" dedim. Tabi öneriler gelmeye başladı, insanlar destek verdi. "Farkımızı ortaya koyalım, genç bir kadını muhtar yapalım. Sen zaten buradasın" dendi. Ben de "evet, buradayız, o zaman muhtar adayı olayım dedim. Aday oldum ve muhtar seçildim”
'BEKLENRİM DAHA FAZLA KADIN MUHTAR OLMASI'
Sidar Yıldız, bölgede bulunan köylerdeki tek muhtar. Bu durumun bölgede, muhatap olduğu kurumlarda nasıl karşılandığına ilişkin soruya şöyle cevap verdi:
“Aslında kurumlarda sorun yaşayacağımı düşünüyordum. Çok şaşıran insanla karşılaştım. İnanmayanlar oldu. Hâlâ inanmayanlarla karşılaşıyorum. Kimliğimi yanımda taşıyorum, bakın gerçekten muhtarım diyorum. Mührüm gerçekten var diyorum. Genel olarak hep pozitif dönüşler oldu. Muhtarlığı yürütürken de kurumlarla ilişkim pozitif oldu aslında. İlk olmam, genç olmam, kendimi ifade ediyor olmam, taleplerime karşılık bulabiliyorum. Benim beklentim, benden sonra daha fazla kadının muhtar olmasını temenni ediyorum. Bu, benim için büyük bir değer olacak."
KADIN MUHTAR FARKI
"Köylerde genellikle muhtarların tümü erkek, çoğu da oldukça yaşlı. Kadın muhtar nasıl bir fark yarattı?" sorumuza “Benim de çok eksikliğim var” sözleri ile başlayan Yıldız, yaptığı çalışmaları şöyle sıraladı:
“İlk başta yaptığımız şeyi söyleyeyim biz çocuk parkı yaptık. Teyzemi Ankara Gar katliamında kaybettim. Onun adına ve orada kaybettiğimiz arkadaşlarımız adına yaptık çocuk parkını. Çocuk parkı yaparken haklı olarak bana ‘köyde çocuk yok, sen neden çocuk parkı yapıyorsun’ dediler. O zaman bir çocuk vardı. Daha sonra yeni gelen bir ailenin iki çocuğu vardı, üç çocuk oldu. Ben de bu park bize gerekli dedim. Yazın bizim nüfusumuz artıyor. Buraya çocuklar geliyor. Gerçekten öyle oldu. İlk yaptığımız şey çocukların kalbine dokunup teyzemin adını yaşatmak oldu parkta. Biz köyümüzün kilitli parke taşı ihtiyacını giderdik. Belediye bize kilitli parke taşı verebileceğini söyledi. Bizde tamam deyip aldık ama işçiliğini kendimiz üstlendik. Köyümüzün yolu gerçekten kanayan bir yaraydı. Onun için çok çaba sarf ettik. Yolumuzu büyükşehir belediyesi aracılığı ile yaptık. O sorunumuzu giderdik.”
DEPREMLE BİRLİKTE KADININ YAŞADIĞI ZORLUK ARTTI
Deprem ile birlikte kadınların zaten var olan zorluklarının daha da arttığının bire bir tanığı. olan Yıldız deprem bölgesindeki kadınların karşılaştıkları zorluklarla ilgili şunları söyledi:
“Kadınlar evde eziliyor, yoruluyor bir de ‘ne yaptın?’ sorularına maruz kalıyor. Elbistan’daki evimizi kaybettik ama şimdi buradayız. Şu anda çadırlarda kalan kadınları düşünüyorum. Kadınların yaşadığı bütün zorlukların üzerine bir de şimdi depremin getirdiği, evsiz kalmanın verdiği zorluklar var. Şu anda kadınlar daha büyük yükle boğuşuyor”
DAYANIŞMA VE YARDIMLAŞMA AĞI KURULDU
Deprem öncesinde kurdukları dayanışma ve yardımlaşma ağı ile birlikte yaraların daha kolay sarıldığını belirten Yıldız şöyle konuştu:
"Bütçeye ihtiyacımız var, parayı da elde tutmak istemiyoruz ve şeffaf olmak istiyoruz. Dört kişilik müşterek bir hesap oluşturduk. Herkes elinden geldiği kadar katkı sundu. Küçük bir bütçemiz oluştu. Bu bütçe ile elimizden geldiğince köyün ihtiyaçlarına dokunmaya çalışıyoruz. Bir Cemevimiz var, orada sürekli çayımızı, şekerimizi hazır bulunduruyoruz. Şu andaki küçük bütçemizle bu tür şeyler yapabiliyoruz.”
KÖYLERE GERİ DÖNÜN ÇAĞRISI
Köyde kadınlara yönelik çalışmalar yanı sıra kooperatifçilik benzeri çalışmamalarda yapmak isteyen Yıldız’ın en çok şikayet ettiği sorun yaşanan göç. Yıldız’ın muhtarlık yaptığı köy de yurtdışına en çok göç veren köylerden. "Şu anda bir çok iş kolu Elbistan’da yok. Topraklarınıza geri dönün. Gelin burada paranızı değerlendirin. Burada işletmelerinizi açın diyoruz. Sermaye sahibi olan gelip burada insanları istihdam etsin, gençlerin burada kalmasına olanak sağlasın. Ekonomik olarak bir şey yapamazsak burada kalmamızın anlamı kalmaz. İnsanlar, gençler buradan gittikten sonra kendimi yalnız hissediyorum.” diyerek göç edenlere çağrıda bulundu.