HDP’li Başaran: Tutuklamalar iktidarın ne kadar korktuğunun göstergesi
HDP Kadın Meclisi Sözcüsü Ayşe Acar Başaran, sekiz TJA’lı kadının tutuklanmasını iktidarın kadın mücadelesinden korkması olarak değerlendirdi. Başaran, ‘İktidar bu saldırılarla kadınlara ‘biat edin’ mesajı verdi’ dedi.

Artı Gerçek-Halkların Demokratik Partisi (HDP) Kadın Meclisi Sözcüsü Ayşe Acar Başaran, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nda yürütülen ve 50 kadın hakkında gözaltı kararı verilen soruşturma kapsamında tutuklanan sekiz Tevgera Jinên Azad (Özgür Kadın Hareketi - TJA) aktivisti kadın hakkında konuştu.
AKP-MHP iktidarının siyasetini Kürt ve kadın düşmanlığı üzerinden şekillendirdiğini belirten Başaran, temel amacın “Kürtlere ve kadınlara bir yüz yıl daha kaybettirme” politikası olduğuna işaret etti.
‘KADINLAR SADECE ŞİDDETE KARŞI DEĞİL, SAVAŞA VE TECRİDE KARŞI DA ALANLARDAYDI’
Mezopotamya Ajansı’na yer alan haberde 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü kapsamında meydanlara çıkan kadınlara yönelik saldırıları hatırlatan Başaran, şunları söyledi:
“Dünyada 25 Kasım'a girilirken kadınlar erkek şiddetiyle karşı karşıya kaldı. Her kentte bir kadının katledildiği, tacize tecavüze uğradığı, emek sömürüsüne maruz kaldığı, devletin üniformalılarının hedefi haline geldiği bir noktada, sokağa çıkan kadınlar büyük bir şiddet, baskı, gözaltı ve işkenceyle karşı karşıya kaldı. İktidar bu saldırılarla kadınlara ‘biat edin’ mesajı verdi. Ama kadınlar biat etmeyeceğini, meydanlarda çıkarak gösterdi. Kadınlar sadece şiddete karşı değil, savaşa ve tecride karşı da alanlardaydı. Bir taraftan Güney Kurdistan’da bir işgal söz konusu iken, diğer taraftan da Rojava'ya yönelik kara operasyonu planları yapılıyor. Kadınlar savaşa karşı olduklarını gösterdi, Rojava'da ortaya çıkan kadın özgürlükçü paradigmayı savunacaklarını ortaya koydu.”
‘İKTİDAR NE KADAR KORKTUĞUNU GÖSTERDİ’
Ankara merkezli soruşturma kapsamında kadınların gözaltına alınması ve tutuklanmasının bu saldırılardan bağımsız olmadığını söyleyen Başaran, “Uzun bir süredir kadınlara, özellikle Kürt kadınlara ve kadın hareketine büyük saldırılar var. Bu saldırılar, iktidarın dünyaya yayılan kadın mücadelesinden ne karar korktuğunu gösteriyor. Kadınların tutuklanması da ne kadar korktuğunun göstergesidir” ifadelerini kullandı.
Başaran, “Kadınlar özgürlük mücadelesinde ne kadar ısrarlı olduklarını, tüm saldırılara, katliamlara karşı geri adım atmayacaklarını gösterdi” şeklinde konuştu.
‘DEMOKRATİK MÜCADELE VE KADIN MÜCADELESİNİ TASFİYE ETMEYE ÇALIŞIYORLAR’
Uzun süredir Ankara merkezli “kumpas” soruşturma ve davalarla Kürtlerin ve kadınların hedef alındığını söyleyen Başaran şunlara dikkat çekti:
“Kobanê kumpas davası, ‘mali’ adı altında yapılan operasyon, Özgür Basın emekçilerinin tutuklanması, son olarak TJA’ya operasyon…
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı ‘kumpas bürosu’ haline döndü. ‘KCK’ adı altında yürütülen davaların bir benzeriyle demokratik mücadele ve kadın mücadelesini tasfiye etmeye çalışıyorlar.
‘KADINI DEMOKRATİK SİYASETTE VAR ETTİKLERİ İÇİN REHİN TUTULUYORLAR’
Son olarak tutuklanan arkadaşlarımız da yürüttükleri kadın mücadelesi nedeniyle hedef alındı. Sebahat’ler, Figen’ler, Ayla’lar, Gültan’lar, Zeynep’ler gibi yüzlerce kadın, kadın özgürlük mücadelesini yürüttükleri, Kürt halkının eşitlik ve özgürlük mücadelesini savundukları, kadını demokratik siyasette var ettikleri için rehin tutuluyorlar.”
‘YARGI İKTİDARIN POLİTİKALARININ BİR PARÇASI HALİNE GELDİ’
AKP-MHP’nin iktidarını savaş ve zor aygıtı üzerine sürdürdüğünü ifade eden Başaran, TJA’lı kadınların tutuklanmasının da bunun son halkası olduğunun altını çizdi. Başaran, şunları söyledi:
“Kürt kadın hareketine yapılan bu saldırı ilk değil, ilk defa karşılaşmıyoruz. TJA Sözcüsü Ayşe Gökkan benzer şekilde tutuklandı. Kadın düşmanlarına, kadın katillerine cezasızlık, Ayşe Gökkan ve nice arkadaşlarımız, bu katliamlara karşı mücadele ettiği için bu cezalar, yargılamalarla karşı karşıya kalıyor. Yargı da iktidarın bu politikalarının bir parçası haline geldi.”(HABER MERKEZİ)