Ayasofya'nın 1500 yıllık İmparator Kapısı'ndaki önlemler: '50 bin elin bir yere dokunduğunu düşünün'

Ayasofya'nın 1500 yıllık İmparator Kapısı'ndaki önlemler: '50 bin elin bir yere dokunduğunu düşünün'
İstanbul Kültür Tescil ve Müzeler Şube Müdürü Osman Nak, Ayasofya'nın müze statüsünün kaldırılıp camiye dönüştürülmesinden sonra tahrip edilen 1500 yılık İmparator Kapısı'nda alınan cam bölmeli önlemi değerlendirdi: 50 bin elin dokunduğunu düşünün.

Artı Gerçek - Müze statüsü kaldırılarak camiye dönüştürülen Ayasofya'nın 1500 yılık 'İmparator Kapısı’nda meydana gelen hasarın tepki çekmesinden yaklaşık bir yıl sonra 'cam bölmeli koruma' kararı alınması tartışılıyor. İstanbul Kültür Tescil ve Müzeler Şube Müdürü Osman Nak, kapının cam bölme ile koruma altına alınması sürecini değerlendirdi.

Nak, "İmparator Kapısı'ndaki cam bölme yaklaşık iki ay önce yapıldı. Günde ortalama 50 bin ziyaretçinin girdiği bir Ayasofya'ya 50 bin elin bir yere dokunduğunu düşünün. Bu gerçekten yüksek bir rakam. Yürüdüğümüz mermerler bile aşınıyor" diyerek, "Dolayısıyla bu eserin de aşınmaması mümkün değil. Özellikle kapı, ahşap olan elemanlar daha çok aşınıyor" ifadelerini kullandı.

UNESCO Dünya Mirası Listesi'nde bulunan ve 2022 yılında müze statüsü kaldırılarak camiye dönüştürülen Ayasofya'nın 1500 yıllık İmparator Kapısı'nda oluşan tahribat, kamuoyunun gündemine geçen sene gelmişti. Tarihi kapının hızla onarılması da tartışma yaratırken, önce bariyerlerle koruma kararı alınmış, dün de kapının cam bölmelerle koruma altına alınması gündeme gelmişti.

'BİZİM OLDUĞU KADAR DÜNYANIN DA GÖZBEBEĞİ'

Vakıflar Genel Müdürlüğü İstanbul 1. Bölge Müdürlüğü Kültür Tescil ve Müzeler Şube Müdürü Osman Nak, konuyla ilgili açıklamasında Ayasofya'ya dair her kararın bir kurul tarafından alındığını söyledi. Nak "Hepimizin bildiği üzere Ayasofya Dünya Kültürel Mirasının en nadide eserlerinden biridir. Ayasofya bizim olduğu kadar dünyanın da gözbebeği" diyerek şöyle devam etti:

"Hal böyle olunca hem yurt içinden hem yurtdışından gelerek Ayasofya görmek isteyen, merak eden milyonlarca ziyaretçiyi burada ağırlıyoruz. Bu da beraberinde Ayasofya'da yoğun bir ziyaretçi trafiğini oluşturuyor. Kültürel Miras konusunda da bilinçli ve hassas olmayan ziyaretçiler eserlere bilerek veya bilmeyerek dokunarak hem eserlerin aşınmasına hem de zarar görmesine sebebiyet vermektedir. Bu nedenle bu dünya mirası eserimizi gelecek nesillere de aktarabilmek amacıyla; doğal olarak korumak zorundayız."

'BİLİM KURULU' SAVUNMASI

"Bu amaçla da bazı koruma tedbirleri almamız gerekmektedir" diyen Nak, "Bu koruma tedbirleri de, konusunda uzman akademisyenlerden oluşan bilim kurulu, yine konusunda uzman sanat tarihçileri, mühendisler, mimarlar gibi kişilerin kararlarını ve önerileri doğrultusunda alınmaktadır" ifadelerini kullandı.

SÖKÜLEBİLİR SEPARATÖR

Osman Nak, "Bu doğrultuda alınan kararlardan bir tanesi de tamamen orijinal olan 'İmparator Kapısı' olarak adlandırılan tarihi kapıdır. Bilinçsiz ziyaretçiler tarafından temas edilerek zarar verme ihtimali yüksek olan bu kapıları muhafaza etmek adına şeffaf solid polikarbon malzemeden demontable separatör üretilmiştir" dedi.

"Söz konusu demontable seperatör montaj yapılmadan kullanıldığı için yapı elemanlarına herhangi bir zarar da vermemektedir" diyen Nak, "İstenildiği taktirde farklı noktalarda konularak da kullanılabilir. Sosyal medyada ve farklı mecralarda alınan bu tedbirlerle ilgili tamamen bilinçsizce, mesnetsiz ve kasıtlı olarak yapılan haksız eleştiriler bizleri de üzmektedir" ifadelerini kullandı.

'BAŞKA AYASOFYA YOK, OLMAYACAK'

Nak, "Bu nedenle ülkemiz tüm çocuklarını tüm gençlerini, bütün ülke ve dünya vatandaşlarını dünyanın gözbebeği olan Ayasofya'ya sahip çıkmaya davet ediyorum. Çünkü başka Ayasofya yok ve olmayacak" dedi.

'50 BİN ELİN BİR YERE DOKUNDUĞUNU DÜŞÜNÜN'

Ayasofya'nın günde ortalama 50-55 binin arasında ziyaretçi kabul ettiğini söyleyen Osman Nak, "İmparator Kapısı'ndaki cam bölme yaklaşık iki ay önce yapıldı. Ama ondan üç dört ay önce de girişte koridorda yine böyle seperatörlerle biz tarihi korumak adına önlem aldık" diyerek şöyle devam etti:

"Bu bir kaçınılmaz. Çünkü haklı olarak insanlar dokunmak istiyor. Fakat dokunurken de ister istemez dokuya zarar veriyor. Çünkü günde ortalama 50 bin ziyaretçinin girdiği bir Ayasofya'ya 50 bin elin bir yere dokunduğunu düşünün. Bu gerçekten yüksek bir rakam. Yürüdüğümüz mermerler bile aşınıyor. Dolayısıyla bu eserin de aşınmaması mümkün değil. Özellikle kapı, ahşap olan elemanlar daha çok aşınıyor." (DHA)

Öne Çıkanlar