Murat Aksoy
'Bir oy İnce’ye bir oy HDP’ye'
Muharrem İnce’nin miting yapacağı Maltepe Meydanı’na varmak için sabah erken saatte yola çıktım. Erken saat olmasına rağmen Avrupa’dan Anadolu yakasına giden yollarda Muharrem İnce posterlerinin, Türk Bayrağı’nın olduğu pek çok araç vardı.
Maltepe Meydanı, geçen yıl tutuklu olarak Silivri Zindanı’nda izlediğim Adalet Mitingi’nden daha kalabalık bir kitleye ev sahipliği yaptı dün.
Erken saatlerden itibaren miting alanı dolmaya başladı. 1’de başlaması gereken miting, insanların gelmeye devam etmesinden dolayı ancak 2'yi 10 geçe başlayabildi.
Mitingin başlamasına, yağmurun yağmasına rağmen alana insanlar gelmeye devam etti. 5 milyon olduğu söylendi mitinge katılanların sayısının.
Sadece sıradan insanlar değildi mitinge ilgi gösteren. Yabancı basın, ana akım yerli medyadan daha çok ilgi gösterdi. Yabancı kanallar mitingin bir kısmını canlı yayınlarken yerli ana akım yine üç maymunu oynadı.
Eskiden ana akımda çalışan, program yapan, "uzman", gazeteci, kanaat önderi kimliği ile bu kanallara davet edilen ama şimdi ancak muhalif ve alternatif medyada çalışmak, program yapmak, konuk olmaktan başka imkanı olmayan pek çok gazeteci de mitinge yoğun ilgi gösterdi.
HER YERDE UMUT VARDI
Muharrem İnce 50 günlük maratonun belki en görkemli konuşmasını yapmadı ama en görkemli mitingini yaparak gücünü gösterdi.
Meydanı dolduran, meydan çevresine ve Maltepe cadde ve sokaklarına, o sokaklardan İstanbul’un, Türkiye’nin her yerine yayılan tek şey vardı: Umut.
Bu umuttu, milyonları Maltepe Meydanı’na çeken.
Belki de ilk defa kazanacaklarına olan umut her zamankinden daha fazla idi.
Umutlu olan sadece CHP’liler miydi?
Değildi.
Meydanda sadece CHP’liler yoktu. Cumhurbaşkanı adayları olduğu halde, Saadet Partililer, İyi Partililer, HDP ve de AKP’liler. Evet meydanda AKP’liler, AKP’ye oy verdiğini söyleyenler de vardı.
Toplumun farklı kesimlerinden, farklı kültürel ve siyasi kimliklerinden insanlar. Partili, partisiz insanlar.
Ve hepsinin ama hepsinin tek bir isteği var: Daha iyi bir yaşam. Barış içinde, kavga etmeden, yan yana, kardeşçe yaşam.
Bunu en açık yüreklilikle dile getiren kuşkusuz Kürtler. Partilerinden bağımsız olarak seküler ve dindar tüm Kürtler, artık savaşı değil barışı istiyor ve diliyor.
Bunun için oylarının rengini açık açık ifade ediyorlar.
Muharrem İnce’nin, konuşmalarında "3 B" olarak ifade ettiği; "Barışma", "büyüme" ve "bölüşme"den en çok barışmayı önemsiyorlar.
Şunu ifade ediyor Kürtler; "İster İstanbul, ister Diyarbakır, İster İzmir, ister Yozgat, ister Hakkari, ister Edirne fark etmiyor. En çok çalışan biziz, an az kazanan biziz. Toplumun en fakiri biziz, en çok hapsedilen biziz, en çok ölen biziz. Bu artık bitsin."
Bunun için İnce’nin "barışma" hedef ve çağrısını önemli buluyor ve destekliyorlar.
CHP’lilerle yan yana dinliyorlar mitingi. Birlikte değerlendiriyorlar. CHP’liler de HDP’nin barajı geçmesi gerektiğini düşünüyor. "HDP barajı geçemezse 70-80 milletvekilinin AKP’ye gideceğini, bunun farkında olduklarını" ifade ediyorlar.
Ve aralarında anlaşmış gibi; "Bir oy İnce’ye bir oy HDP’ye" diyorlar.