Ahmet Nesin
Diyarbakır dahil bütün büyükşehirlerde aday ol Erdoğan!..
Boşuna hâlâ Recep Tamam Erdoğan diye yazmıyorum, yerel seçimler bittiğinde siyasi anlamda Erdoğan için hemen hemen her şey "TAMAM" olacak. 1 Nisan şakası gibi bişey olacak, o gün Erdoğan'a bir telgraf çekeceğim ve "Sen hâlâ başgansın puaauauauauhhjjjjj" diye yazacağım ve inanın o kendisini benim yazdığım gibi zannedecek. Hani derler ya bir yalanı 40 kez söyleyince insan kendi de inanırmış diye, Erdoğan da o yolda hızlı ve emin adımlarla ilerliyor.
Önceki yazımda AKP'nin siyasi bir parti olmadığını, tek kişiye dayalı bir grup olduğunu yazmıştım ya, esasında kendi aralarında yapılan anketler de beni doğruluyor. Bunlardan 2 ilginç örnek var, birisi Istanbul'da aday olarak Kadir Topbaş'ın adının geçmesi, diğeri de Ankara'da Melih Gökçek'in oğlu Osman Gökçek'in bir ilçe adaylığı için konuşulması. İki büyük şehrin belediye başkanlarının neden görevden alındıklarını bilmeyen yok ama tabanın umuru değil, hâlâ bu isimler ve yakınları konuşuluyor.
Geçtiğimiz hafta Selahattin Demirtaş'ın Diyarbakır belediye eş başkanlığı için adı geçmeye başladı. Bence çok olumlu bir karar ve tam da dün AİHM Demirtaş'ın tutuklanmasını hukuka aykırı bulmuşken, tadından yenmez diyebilirim. AİHM'in aldığı karardan sonra adalet bakanı Abdülhamit Gül kararı mahkemenin alacağını ve henüz kararın tam metnini okumadıklarını söyledi. Ne yalan söyleyeyim, ilk kez şaşırdım çünkü doğru bir açıklamaydı bu, yani bakanın yapacağı bişey yok. Oysa Erdoğan öyle bakmıyor olaya, Erdoğan "AİHM kararları bizi bağlamaz. Bugüne kadar örgütle ilgili çoğu kararlar hepsi aleyhe. Karşılığında yapabilecek çok şeyler var. Karşı hamlemizi yaparız. Terör devam ediyor" dedi.
Madem deyimle başladım yazıya, aynı şekilde devam edeyim, sayın Recep Tamam Erdoğan kazın ayağı sizin söylediğiniz gibi değil, imzaladığınız anlaşmaya göre AİHM bu kararı verdiğinde kim tutuklu olursa olsun serbest bırakmak zorundasınız, öyle boş kabadayılıkla ülke yönetilmiyor. Bundan sonra Türkiye'nin tavrını Avrupa Konseyi Bakanlar Kurulu takip edecek ve karara uyulmadığında Avrupa Konseyi'nden çıkartılma olasılığı var ki, işte buna da Erdoğan'ın gücü yetmez ve kendisine "TAMAM" derler. Azerbaycan benzeri bir olayı İgor Mamadov kararında yaşamıştı, isterse Recep Tamam Erdoğan bu kararı incelettirebilir.
Neyse, gelelim yine yerel seçimlere, madem Erdoğan hâlâ kendisini AKP'nin de üstünde görüyor, hemen bir yasayla bütün büyükşehir belediyelerini cumhurbaşkanlığı başkanlığının reis bölümüne bağlasın ve bütün hepsine tek aday olarak girsin. Bütün partileri bir araya gelseler bile tek başına yenmiyor mu, Selahattin Demirtaş'ın Diyarbakır'da aday olması bence vız gelir tırıs gider.
Diyelim ki Istanbul'da Muharrem İnce aday oldu (Ben pek olası görmüyorum ama) cumhurbaşkanlığında nasıl yendiysen belediye başkanlığında da haydi haydi alırsın, Kemal Kılıçdaroğlu İzmir'den mi seçildi ezici çoğunlukla, çık onun seçildiği ilde karşısına, seni geçebilirler mi Recep Tamam Erdoğan, görsünler hanyayı gonyayı. Gerçi sen şimdi gonyayı Konya zannedersin ama orası da büyükşehir, koy oradan da adaylığını, ne olduklarını şaşırsınlar.
Bak bu iyiliği herkese yapmam Erdoğan, koskoca reissen tek başganlık yeter mi sana, bütün büyükşehirleri bağla kendine de olsun bitsin gari. Nasıl olsa seçilecekler (AKP) senin dediğinin dışında belediyeyle ilgili karar mı alabilecekler ki ayrıca çeşit çeşit başkanlarımız olsun. Al hepsini Erdoğan, sen kumar oynamazsın ama yılbaşlarında oynardık, fırdöndüdür adı da, çevir bak bakalım en fazla hangisi geliyor, 1 koy 2 al mı, yoksa 2 koy 1 al mı? Belki de hepsini al gelir, sen de alacağını alırsın, sen sağ biz solamet olarak devam ederiz.