Pelin Cengiz
İstanbul’a ihanette yeni sayfa: Kanal İstanbul projeleri için ‘özel proje alanı’ düzenlemesi
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, 24 Haziran 2020 tarihinde "İstanbul İli Avrupa Yakası Rezerv Yapı Alanı 1/100 bin Ölçekli Çevre Düzeni Planı Değişikliği"ni askıya çıkardı.
Bu planın askıya çıkmasıyla birlikte Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, Kanal İstanbul projesi güzergahında özel proje alanları yaratarak, gayrimenkul yatırımları yapılabilmesinin önünü açacak bir adım daha atmış oldu.
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın Kanal İstanbul bölgesindeki "Yenişehir" için 23 Aralık 2019'da onayladığı "Avrupa Yakası Rezerv Yapı Alanı 1/100 bin Çevre Düzeni Planı" değişikliği, itiraz başvuruları üzerine revize edildi. Bakanlık, aralık ayında Kanal İstanbul projesinin ÇED raporuna yönelik itiraz süreci devam ederken jet hızıyla kanalın çevresine kurulacak Yenişehir için hazırlanan planı onaylamıştı.
26 Haziran tarihi itibariyle plan değişikliği bir ay süreyle askıda kalacak.
Plan değişikliği İstanbul Avrupa Yakası'nda yaklaşık 33 bin 474 hektarlık alanı kapsıyor. Böylece Bakanlık, Kanal İstanbul projesi güzergahında alanların da bulunduğu bu bölgede özel proje alanları oluşturabilecek, yapı yoğunluğu ve emsal gibi süreçleri istediği gibi belirleyebilecek.
Kanal İstanbul güzergahında özel proje alanları ilan edebilmek, gayrimenkul yatırımlarını hayata geçirebilmek için revizyon yapılıyor, yakın gelecekteki talanlar plan değişikliğiyle kılıfına uyduruluyor.
Hatırlanacağı üzere, Ekrem İmamoğlu’nun İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığına’na gelmesinin ardından, Kanal İstanbul projesinin ÇED raporuna Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü’ne giderek itiraz etmişti.
Onun hemen öncesinde de, İBB daha önceki dönemde Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, Ulaştırma Bakanlığı ve İBB arasında imzalanan Kanal İstanbul işbirliği protokolünden çekilmişti.
İBB tarafından Kanal İstanbul projesi için Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından verilen "ÇED olumlu" kararının iptali istemiyle dava açıldı. Davada, mahkeme, keşif ve bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verdi.
Proje kapsamında İstanbul Çevre Düzeni Planı’nda yapılan değişikliğin yürütmesinin durdurulması ve iptali istemiyle Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na karşı ikinci kez dava açıldı.
Dava konusu olan plan değişikliğiyle Kanal İstanbul’un çevresine kurulacak "Yenişehir" için milyonlarca metrekarelik arazi imara açılmıştı.
Planlamanın içerdiği bölgelerle ilgili plan değişikliğinde şu ifadeler yer alıyor:
"Planlama alanını oluşturan alan Çatalca Yarımadası'nın ortalarında, yarımadanın kuzey ve güney uçlarına kadar uzanan hat üzerinde yer almaktadır. Alanın kuzeyinde Karadeniz, doğusunda Arnavutköy, Eyüp, Sultangazi, Esenler, Bayrampaşa, Bağcılar, Başakşehir, Küçükçekmece, Bahçelievler ve Bakırköy İlçeleri, güneyinde Küçükçekmece Gölü ile Marmara Denizi, batısında ise Çatalca, Esenyurt, Avcılar, ilçeleri bulunmaktadır.
Planlama alanında, Arnavutköy ilçesinin; Karaburun, Yeniköy, Terkos, Durusu, Tayakadın, Boyalık, Baklalı, Yassıören, Dursunköy, Çilingir, Hadımköy, Haraççı, Sazlıbosna, Deliklikaya, Hacımaşlı, İmrahor, Bolluca mahallelerinde 20 bin 160 hektarlık alanı, Başakşehir İlçesi’nin Şamlar, Kayabaşı, Altınşehir, Başak, Güvercintepe, Şahintepe, mahallerinde 5 bin 755 hektarlık alanı, Küçükçekmece İlçesi’nin Yarımburgaz, İstasyon, Kanarya, Fatih, Cennet mahallerinde 755 hektarlık alanı, Avcılar İlçesi’nin Yeşilkent, Tahtakale, Firuzköy, Üniversite, Gümüşpala, Denizköşkler mahallerinde 2 bin 298 hektarlık alanı, Bağcılar İlçesi’nin Mahmutbey mahallesinde 55 hektarlık, Bakırköy İlçesi’nin Basınköy mahallesinde 42 hektarlık alanı, Bayrampaşa İlçesi’nin Yıldırım mahallesinde 2 hektarlık alanı, Esenler İlçesi’nin Oruçreis mahallesinde 881 hektarlık alanı, Eyüp İlçesi’nin Pirinççi, Akpınar, İhsaniye, Ağaçlı, Odayeri, Işıklar mahallelerinde 3 bin 552 hektarlık alanı, olmak üzere toplamda 33 bin 474 hektarlık bir alanı kaplamaktadır. Ayrıca planlama alanının sınırları içerisinde Küçükçekmece Gölü, Sazlıbosna Baraj Gölü, Terkos Gölü’nün bir kısmı olmak üzere toplam 2 bin 954 hektarlık göl alanı yer almaktadır."
Plan içeriğine bakıldığında Kanal İstanbul için "özel proje alanı" tanımı da getirildi. Özel proje alanı, "Su yolu projesi ile ilişkilendirilerek projelendirilecek alanlardır. Alanın kesin sınırları ve kullanım kararları alt ölçekli planlarda belirlenecektir" şeklinde nitelendirildi.
Planda, "Planlama alanında toplam tarım alanı 12.594,60 hektar olup, tarım alanlarının yüzde 63’ü marjinal tarım alanı, yüzde 37’si mutlak tarım alanıdır. Toplam mera alanı da 1381.12 hektardır" ifadeleri yer aldı.
Yine aynı şekilde plan kapsamında Kanal İstanbul'un batısına ekoturizm, sağlık turizmi alanı ve kanalın doğusunda ise turizm bölgesine ilişkin kullanım kararları oluşturuldu. Konuyla ilgili planda şöyle denildi:
"Turizm alanında Yenişehir’de kültür turizmi, kongre turizmi, sağlık turizmi, ekoturizm gibi farklı turizm çeşitleri dikkate alınmıştır. Tarih ve kültür öğelerinin yansıtıldığı şehir dokularına yönelik kültür turizmi yanında, açığa çıkmamış keşif turizminin yaygınlaştırılarak, bölgesel ve küresel platformlara taşınması benimsenmektedir. Böylelikle, kitle turizmine alternatif entelektüel turizmin desteklenmesi ve çeşitlendirmeye gidilmesi mümkün olabilecektir."
Diğer yandan, Yenişehir’de yaşaması planlanan nüfusla ilgili de plana ekleme yapıldı. "Yüksek nitelikli nüfusun Yenişehir’e çekilmesi için nitelikli konut ve sosyal çevre olanaklarının oluşturulması" hedeflenen planda, nüfusla ilgili şu ifadeler yer aldı:
"Planlama alanı bütününde kentsel kalitenin arttırılmasına olanak sağlaması ve eko-sistem açısından hassas bölgelerde, yoğun nüfus barındırmayan doğaya duyarlı faaliyetlere yer verilmesi gerektiğinden, meri planlarla getirilen nüfus hariç, ilave olarak gelecek nüfusun 500 bin ile sınırlandırılması öngörülmüştür. Rezerv yapı alanındaki nüfus dağılımları ise alt ölçekli planlarda belirlenecektir."
Özetlemek gerekirse, son şekli verilen planla binlerce hektarlık alanı kapsayan Yenişehir’in tüm imar uygulamaları için resmen Çevre ve Şehircilik Bakanlığı yetkili kılındı.
İstanbul için yeni bir ihanet sayfası daha açılıyor.
Plan değişikliğinde yer alan değişikliklerin neredeyse her biri bunun kanıtı gibi…
Türkiye’nin yakın gelecekteki en büyük muhalefet alanlarından birinin bu proje olması gerekiyor, eğer İstanbul, İstanbul olarak kalsın isteniyorsa…