CNN Türk'te Şirin Payzın'ın çok hoşuma giden bir taktiği var, sormak istediği soruların büyük bir çoğunluğunu küçük bilgisayarına bakarak "Sayın bilmemkim, halkımız şu konuyu da çok merak ediyor" diyerek istediklerini soruyor. Bugünlerde Recep Tamam Erdoğan da bu taktiği sevmiş olmalı ki alacağı yenilgiyi başkalarının ağzından söyleterek açığa vuruyor.

"Seçimlerde halkımız 'TAMAM' derse" yada "Gençler, biliyorum sıkıldınız" bunlardan sadece en bariz olan 2 örnek. Uzun zamandır hem uluslararası hem de Türkiye'de Tamam Erdoğan'a yargılanmayacağı garantisi verilse, her şeyi bir kenara bırakıp evinde oturacağını söylüyorum. Şaka değil, Erdoğan kendisi "TAMAM" ve "SIKILDIM" dediği için halkımız söylüyormuş gibi yapıyor. Recep Tamam Erdoğan artık işlerin eskisi gibi gitmediğini gördü ve "TAMAM" diyor, sadece tamam da demiyor, ayrıca "Sıkıldı" hem de fena halde.

Kendinizi onun yerine koysanıza, ortak hareket ettiğini söylediği MHP ve Devlet Bahçeli bile esasında fena halde aleyhte çalışıyor. MHP kendi açısından haklı olarak bugünkü hükümetin ortağıymış gibi lanse ediyor, AKP'ye, Recep Tamam Erdoğan'a ve üstüne üstlük İYİ Parti'ye karşı kendi tabanını korumak zorunda. Erken seçim kararını alırken de böyleydi, af konusunu gündeme getirdiğinde de. Bunları yaparken de gizli ortağına ve onun başındakine sormadan yapıyor. Bunun MHP açısından iyi bir yanı var, % 10 barajını geçemese de "SIFIR İTTİFAK" sayesinde meclise girecek. O yüzden MHP'de "3 Hilal'e oy verin, başkanlıkta Erdoğan'a oy vermeyin" çıkışları yükselmeye başladı.

Herkes şimdi Erdoğan'dan "TAMAM" ve "SIKILDIM"dan sonra ne gelecek diye bekliyor. Esasında bu daha önce geldi ama seçim atmosferi olmadığından fazla ses çıkarmadı yada çıkardı da seçimsiz bir dönemde işe yaramadı. Erdoğan'ın hepsinden önce söylediği "YORULDUM"du. Evet Erdoğan yoruldu, herkesin muhalefet olduğu bir kişi tek başına dünyayı yönetse yorulur. Kendi yorgunluğunu kimi belediye başkanları ve yöneticiler üzerinden gösterdi.

Bütün bunları alt alta koyup okuduğumuzda Recep Tamam Erdoğan'ın seçime gitmesi için deli olması gerekiyor. Hani hep bir ağızdan "Erdoğan seçimi kaybetse de bırakmaz" mantığı var ya, bu mantık tümden yanlış. Erdoğan bu seçimi kaybetmek istiyor, daha doğrusu kazanamayacağını anladığı için kaybetmek istiyor. Esasında daha önceki seçimlere baktığımızda başkanlığı kazanabilir, trafoya kedi de girer, sayımlar yanlış da yapılır, mühürsüz oy da olabilir, bunlar çok önemli değil ama bütün bu entrikalara karşın meclis seçimini kazanması olanaksız ve bu da işine gelmiyor. Yapmak istediklerin,n meclisten dönmesi Erdoğan'ı 20 günde tedavilik durumuna getirir.

Peki bütün bunlara karşın nasıl bir tavır alacak, bunu da esasında İngiltere'de katıldığı bir televizyon programında söylüyor. Erdoğan Bloomberg TV'de yaptığı söyleşide başkanlığı kazanıp meclisi kaybetmesi halinde ne yapacağı sorusu üzerine "Bizde bir laf vardır: Dereyi görmeden paçalar sıvanmaz diye. Biz de dereyi görmeden paçaları sıvamıyoruz. Önce seçim sonuçlarını bir görelim. Sizin dediğiniz anlamdaki bir neticeye göre hazırlıklarımız şüphesiz olacaktır. A, B, C planlarımız var. Fakat görünen o ki, şu anda iyi gidiyoruz. İnanıyoruz ki arzu ettiğimiz plan ortaya çıkacaktır. 40 gün sonra inanıyoruz ki Türkiye, çok daha farklı bir döneme uyanacaktır." diye cevap veriyor...

Erdoğan'ın burada söylediği 3 planın hepsi seçimi kaybetmesi halinde uygulanacak planlar. Oysa Erdoğan'ın seçim öncesi bir beklentisi, bir de planı var. Beklentisi CHP'nin bu seçim yasasındaki adaletsizlikten dolayı Anayasa Mahkemesi'ne başvurması ve mahkemenin başvuruyu kabul etmesi üzerine. Erdoğan sabah akşam Anayasa Mahkemesi'nin seçimleri anayasaya aykırı bulmasını bekliyor. Üyelerin çoğunluğunun önceki cumhurbaşkanı Abdullah Gül tarafından seçilen üyeler. Onlar seçimlerden önce bu kararı alır mı bilmiyorum ama bu Erdoğan'ın seçimleri ileri bir tarihe alması için bir fırsat.

Diyelim ki Anayasa Mahkemesi böyle bir karar almadı, daha doğrusu seçimden önce almadı, Erdoğan mağlup olacağını bildiği bir seçime gitmeyebilir ve bunun için ciddi bir iç çatışma çıkmasına izin verir. Seçim için başlattığı ve onlarca çoluk çocuğun ölmesine izin verdiği Afrin Katliamı bitti ve devam etme olasılığı yok. O yüzden Erdoğan yeni planlar yapabilir. Bu konuda yanılmak istiyorum, çünkü bu kez çıkacak kargaşa öyle daha önce yaşadıklarımıza pek benzemeyecek gibi gözüküyor.

Erdoğan haklı olarak mecliste mağlup olduğunda uygulayacağı 3 planının ne olduğunu yazmamış. Cumartesi günü bu 3 planı yazacağım ve çok şaşıracaksınız.