Atilla Kart’ın iddialarına Bülent Tezcan’dan yanıt: ‘Partimiz AİHM’e gitti ama dava reddedildi’

Atilla Kart’ın iddialarına Bülent Tezcan’dan yanıt: ‘Partimiz AİHM’e gitti ama dava reddedildi’
"Mühürsüz oylar için AİHM’e CHP adına gitmem engellendi" diyen Atilla Kart'a, dönemin Genel Başkan Yardımcısı Bülent Tezcan'dan itiraz geldi. Artı Gerçek’e konuşan Tezcan, partisinin konuyu AİHM’e taşıdığını ve davanın reddedildiğini söyledi.

Cengiz Anıl BÖLÜKBAŞ


ANKARA - Eski CHP Milletvekili Atilla Kart, YSK'nin mühürsüz oyların geçerli sayılması kararını AİHM'ye CHP adına götürmesinin parti yönetimi tarafından engellendiğini söyledi. Konuyla ilgili Artı Gerçek’e konuşan dönemin Genel Başkan Yardımcı Bülent Tezcan, “Çok iyi bir ekiple AİHM’e başvuru yaptık. Ancak AİHM, referanduma ve yerel seçime bakmadığı gerekçesiyle reddetti" dedi.

Eski CHP Milletvekili Atilla Kart, 16 Nisan 2017’de gerçekleşen anayasa değişikliği referandumunda mühürsüz oyların geçerli sayılmasına itiraz etmek için kararı CHP adına Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) götürmesinin parti yönetimi tarafından engellendiğini iddia etti. Kart'ın aktardığına göre, o süreçte Tekin Bingöl arayarak CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun "Parti adına gitmesin kendi adına gitsin" dediğini aktardı. Bülent Tezcan ise Kart’ı arayarak 'Atilla Bey nereden çıktı bu' dedi.

İddialara ilişkin konuştuğumuz o dönem Genel Başkan Yardımcısı olan Bülent Tezcan, partisinin konuyla ilgili ciddi bir ekip ile hazırlık yaparak AİHM’e gittiğini ve davanın reddedildiğini söyledi.

Tezcan, “Atilla Bey AİHM’e gitmek istediğinde, ‘sen kendi adına gitmek istiyorsan sana lojistik destek veririz’ dedik. Ancak avukatlarımız iki dava açılmasının doğru olmayacağını, sürece zarar vereceğini dile getirdi” dedi.

‘AİHM ‘YEREL SEÇİM VE REFERANDUMA BAKMAM’ DİYEREK REDDETTİ’

Atilla Kart’ın iddialarının gerçek olmadığını söyleyen Tezcan, şöyle devam etti:

“Gerçeği çarpıtarak anlatıyor. Sanki CHP AİHM’e gitmemiş gibi bir anlatıyor. Biz CHP olarak konuyla ilgili AİHM’e gittik. 4818/17 sayılı dosya ile itirazımız AİHM’e yapıldı. 30 Kasım 2017’de AİHM bu başvuruyu reddetti. AİHM 2. Dairesi, “yasama meclisi ile ilgili seçimlere bakarım, referanduma ve yerel seçimlere bakmam” dedi. Eskiden de içtihatları bu noktadaydı.”

‘ÇOK CİDDİ BİR EKİPLE, İYİ BİR HAZIRLIKLA GİTTİK’

AİHM’e başvuru sürecinde çok ciddi bir ekiple, çok iyi hazırlık yaparak gittiklerini dile getiren Tezcan, “Yaklaşık 25 yıl Dışişleri Bakanlığı için AİHM’de avukatlık yapmış, mahkeme tecrübesi çok yüksek olan Ahmet Münci Özmen öncülüğünde bir ekip kurduk. Ekipte anayasa hukuku profesörleri, doçentleri vardı. Hatta Rıza Türmen bütün o süreçte dilekçeleri inceledi. Türmen, Özmen ile irtibatlı şekilde çalıştı. Kolay bir dava değildi. AİHM daha önce benzer içtihatlarla reddetmişti. Biz burada referandum nedeniyle belki önünü açarız dedik ama bu içtihatçından dönmedi” diye konuştu.

‘AVUKATLAR İKİ DAVANIN AÇILMASININ ZARAR VERECEĞİNİ SÖYLEDİ’

Avukatların o dönem başka bir dava açılmasının kendi davalarına zarar vereceği yönünde görüşleri olduğunu aktaran Tezcan, şunları söyledi: “Atilla Bey kendi davasını açtırmadığımıza içerlemiş. Avukatlarımız ‘biz dava açtık, o dava bizim davamıza zarar verir ‘dedi. Atilla Bey ise, “benim davam daha doğru bir davaydı’ diyor. O onun görüşü. Bugün Anayasa Hukukçusu Tolga Şirin de, ‘Atilla Kart yetki alsaydı gitseydi o da reddedilecekti’ diyor. Buradaki mesele, Atilla Bey AİHM’e gitmek istediğinde, ‘sen kendi adına gitmek istiyorsan sana lojistik destek veririz’ dedik. Ancak avukatlarımız iki dava açılmasının doğru olmayacağını, sürece zarar vereceğini dile getirdi.”

Kart’ın daha önce de bu konuyu gündeme getirdiğini söyleyen Tezcan, “Şimdi kurultay tartışmaları ortaya çıkınca bu süreçte yeniden gündeme geldi” dedi.

Öne Çıkanlar