Faili meçhuller varken Akşener neredeydi?
Failli meçhul cinayetlerdeki rolü sorgulanan Meral Akşener bu konuda ilk kez konuştu.
HABER MERKEZİ- İyi Parti lideri Meral Akşener, geçtiğimiz günlerde Bitlis'in Ahlat ilçesinde ev kiralamıştı. Bir dönem Tansu Çiller'in sağ kolu olan Akşener'in bu girişimi 'Kürtlere mesaj' olarak yorumlanmıştı. Faili meçhul cinayetlerdeki rolü de sorgulanan Akşener, bu konuyla ilgili kendisine yöneltilen soruya ilk kez yanıt verdi. Hürriyet gazetesinden İpek Yezdani'ye konuşan Akşener, şunları söyledi:
- Sayın Akşener; 90’lı yıllarda zirve yapan faili meçhul cinayetlerde sizin de sorumluluğunuz olduğu iddia ediliyor. Bu anlamda pişmanlıklarınız var mı?
Faili meçhul hikâyesinin içinden ben çıkmam. 1993’te Kocaeli Üniversitesi’nde İnkılap Tarihi bölüm başkanı olan bir kadın hocaydım. Kayınvalidesi ve kayınpederiyle oturan bir kadın. Kayınpederim İzmit’in bilinen isimlerinden birisi. Hatta oğluyla evlendiğimde, "Benim gelinimin toplu taşıma araçlarında saçına başına dokunulmasın" deyip, yaşlı bir amcanın taksisi ayarlandı. "Sen bununla gidip geleceksin kızım" dendi. Böyle bir aileye gelin gitmiş bir hocayım kardeşim. Tansu Hanım’a bağırmak her zaman maliyetti. Bana bağırmanın maliyeti yoktu. Faili meçhulü tartışırız ama o mücadelenin en şiddetli yapıldığı dönemde ben Kocaeli’de oturan bir hocaydım. Bakın bu ülkede bir Cumhurbaşkanının batılı ülkelerin tehdit etmesini, bizim dışımızdaki güçlerin zora sokmasını kabul etmeyecek insanlardan biri ben ve benim arkadaşlarım. Bizim bir devlet anlayışımız var. Günün sonunda Türkiye yan yana gelir. Öyle ağır hakaretlerle istiskal ederek, itibarsızlaştırmaya gayret etmek doğru değil. Benim bir ailem var. Ağaç kovuğundan çıkmadık hiçbirimiz. Torunumun gayri meşru olduğunu yazdırdılar. Mahkemeye verdim, IP bulunamadı biliyor musunuz? Torunumun 15 sene sonra bunlar olurken, babaannem ne yapmış, bunu ona göstermem lazım.
- Kırmızı çizgileriniz neler?
Türkiye’nin birliği ve beraberliğinin bozulması ve israf.
KÜRT MESELESİ DEĞİL GÜNEYDOĞU MESELESİ
- Kürt meselesinde tavrınız ne olacak?
Biz ona ‘Kürt meselesi’ değil, ‘Güneydoğu meselesi’ dedik. Çünkü Kürt meselesi dediğiniz zaman şöyle bir şey oluyor: Şuurun altına şöyle bir mesaj iletiyorsunuz. Kürtler problem! Evet bizim burada problemlerimiz var. Ekonomik, sosyal, siyasi, açılımların getirdiği çıta yüksekliğinin yarattığı bir hayal kırıklığı ve bir de eli silahlı terör var. Bugün iri yarı laflar ederek bir dakikada çözemezsiniz. Dokunarak, birbirimizi anlayarak, açık seçik konuşarak üzerine gitmeliyiz.
- Ahlat’ta ev tutmanız sadece Türklerin Anadolu’ya girişiyle ilgili değil sanırım. Kürtlere de mesaj veriyor musunuz?
Herkese bir mesaj. "Sen Türksün, ben Kürdüm" diye bir şey yok. Herkes kendinin ne olduğunu bilir. Babamın ailesi Yunanistan’a Diyarbakır’dan gönderilmiş. Ailemin geldiği yer Diyarbakır. Bir de etnik aidiyetin günümüzde psikolojik olduğuna ve buna da saygı duyulması gerektiğine inanıyorum. Aidiyetiniz sizinle alakalı ve çok kıymetli. Karşılıklı saygı göstermeliyiz.
RÖPORTAJIN TAMAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYINIZ