Sezgin Tanrıkulu'ndan Barış Akademisyenleri için çağrı: Yeniden medeni ölüme ve belirsizliğe mahkum ediyorlar
CHP'li Sezgin Tanrıkulu, mahkeme kararıyla göreve iade edilmelerine rağmen yürütmeyi durdurma kararlarıyla karşı karşıya bırakılan Barış Akademisyenleri için yargıya çağrıda bulundu: "Yeniden medeni ölüme ve belirsizliğe mahkum ediyorlar."

Artı Gerçek - CHP Diyarbakır Milletvekili ve TBMM İnsan Haklarını İnceleleme Komisyonu Başkanvekili Sezgin Tanrukulu, yargı kararıyla göreve iade edilmelerine rağmen çeşitli hukuksuzluklar ve engellere maruz bırakılan, haklarındaki iade kararlarının yürütmesi durdurulan Barış Akademisyenleri için adalet çağrısı yaptı. "Siyasetin yoğun gündemi içerisinde, Barış Akademisyenlerini unuttuk" diyen Tanrıkulu, "Yargıya çağrı yapıyorum: Barış Akademisyenleri’nin sorunlarını giderecek, hukuksuzluğu ortadan kaldıracak; adalettir, yargı mekanizmasıdır" ifadelerini kullandı.
'TEK TEK İADE KARARLARI VERİLDİ'
Tanrıkulu, Barış Akademisyenleri'nin hakları için paylaştığı videoda, "Ama yargı, ne AYM kararını dinledi ne de bu konuda verilen Danıştay kararını dinledi. Şimdi, Ankara 13. İstinaf Mahkemesi, Bölge İdare Mahkemesi tek tük verilen bu kararı kaldırıyor ve Barış Akademisyenleri’ni yeniden medeni ölüme ve belirsizliğe mahkum ediyor'' dedi.
"Barış Akademisyenleri Türkiye'nin değişik üniversitelerinden 2016 yılında bir bildiriye imza attılar. Yaklaşık 2 bin akademisyen... Bu bildiriden ötürü başlarına gelmedik kalmadı. Haklarında soruşturmalar açıldı, üniversiteden ihraç edildiler. Birçok hukuk mücadelesi verdiler" diyen Tanrıkulu, Anayasa Mahkemesi kararına dikkat çekti: "Ve sonuçta 2019 yılında, Anayasa Mahkemesi (AYM) bir kararla açıkladıklarının 'düşünce özgürlüğü kapsamı içerisinde’ kaldığına karar verdi. İhraç edilmişlerdi; OHAL Komisyonu’na başvurdular, OHAL Komisyonu bütün başvuruları reddetti. İdare Mahkemelerine başvurdular, İdare Mahkemeleri yıllarca süründürdü ama daha sonra tek tek iade kararları verdi. Bir kısmı yıllardan sonra üniversiteye başladılar."
'HEP BERABER KARŞI ÇIKALIM'
Tanrıkulu, Barış Akademisyenleri'nin "medeni ölüme mahkum edilmiş olduklarını" belirterek şöyle devam etti:
"Şimdi İstinaf Mahkemesi, bu iade kararını kaldırıyor. Barış Akademisyenleri’nin bir kısmı Türkiye'den gitmek zorunda kaldılar. Şimdi faaliyetlerini yurt dışında sürdürüyorlar. Ben buradan çağrı yapıyorum: Barış Akademisyenleri’ni unutmayalım. Yargıya çağrı yapıyorum: Barış Akademisyenleri’nin sorunlarını giderecek, hukuksuzluğu ortadan kaldıracak; adalettir, yargı mekanizmasıdır. Ama yargı, ne AYM kararını dinledi ne de bu konuda verilen Danıştay kararını dinledi. Şimdi, Ankara 13. İstinaf Mahkemesi, Bölge İdare Mahkemesi tek tük verilen bu kararı kaldırıyor ve Barış Akademisyenleri’ni yeniden medeni ölüme ve belirsizliğe mahkum ediyor. Hep beraber karşı çıkalım. Ben siyasi partilerin bu konuyu da gündeme almalarını buradan talep ediyorum.''
NE OLMUŞTU?
11 Ocak 2016’da, 89 üniversiteden 1128 akademisyen, “Bu Suça Ortak Olmayacağız” başlıklı bildiriye imza verdiğini bir basın açıklaması ile duyurdu. Bildiri, Kürt illerinde çatışmaların başlaması sonrası ilan edilen sokağa çıkma yasakları süresince bölge halkına yönelik şiddetin durması, kalıcı barış için çözüm yollarının oluşturulması çağrısıydı. Sonraki hafta ilk gruba destek olmak için imza atan akademisyenlerle birlikte toplam imzacı sayısı 2 bin 212 oldu.
Barış İçin Akademisyenler inisiyatifi, 2016 yılında Aachen Barış Ödülü'ne layık görüldü.
Türkiye genelinde 406 Barış Akademisyeni 2016-2018 yılları arasında çıkarılan KHK ile ihraç edildi, toplam 822 akademisyen hakim karşısına çıktı; sonuçlanan 204 davanın tümünde imzacı akademisyenler ceza aldı.
Anayasa Mahkemesi’nin 10 akademisyenin başvurusunu dikkate alarak 26 Temmuz 2019 tarihinde verdiği ihlal kararı akademisyenlere yönelik dosyaların kaderini değiştirdi. 6 Eylül 2019’da, ilk beraat kararı çıktı. İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesi'nde (ACM) Iğdır Üniversitesi'nden Arş. Gör. Özlem Şendeniz beraat etti.
İhraç edilen akademisyenlerin bir kısmı yargı kararıyla göreve iade edilse de çeşitli hukuksuzluklar ve engellerle karşılaştılar.
İstinaf Mahkemesi, KHK ile Ankara Üniversitesi’ndeki görevinden ihraç edilen “Barış Bildirisi” imzacı akademisyenlerden Ahmet Haşim Köse, Aysun Gezen, Banu Yılmaz, Irmak Özinanır, Funda Başaran, Funda Şenol, Nail Dertli, Nejla Kurul ve Sevgi Sezer’in iade kararları hakkında yürütmeyi durdurma kararı vermişti.
Göreve iade kararı çıkan bazı akademisyenler ise 'arşiv araştırması' gerekçesiyle işine başlatılmadı.
KHK ile ihraç edilen Doç. Dr. Murat Sevinç, görevine iade edilmesinin ardından 12 Ocak 2024'te Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesine döndü. Sevinç’i öğrencileri ve meslektaşları karşıladı. (HABER MERKEZİ)
Murat Sevinç yazdı: Demokrat muhalif basın ve siyasetçilere açık mektup
Barış Akademisyeni Mühdan Sağlam: İstinaf kararıyla yeniden ihraç edildim
Eğitim Sen: 'Barış Akademisyenleri göreve döndü' algısı doğru değil
Göreve iade edilen Dr. Hülya Dinçer, 'arşiv araştırması' nedeniyle göreve başlayamıyor
Eğitim Sen: Barış Akademisyenlerine yargı eliyle eziyet ediliyor