Evrimsel değişimler, zihinsel hastalıkları tetiklemiş olabilir
Yakın zamanda yapılan bir çalışmaya göre, görece yakın dönemde görülen, insanın bel ağrılarına ve düzgün sürmeyen yirmilik dişlerine neden olan bazı evrimsel değişimler, aynı zamanda insanları şizofreni, bipolar bozukluk ve diğer zihinsel hastalıklara da daha açık hale getirmiş olabilir.
Bilim insanları, uzun zamandır, oldukça yaygın olan bel, diz ve ayak ağrılarının insan evrim ağacındaki dik yürümeye yönündeki evrimden kaynaklandığından şüpheleniyorlar. Ayrıca, yetişkinlerin %70'inde 3. azı dişinin sürmemesi ile çenenin gene insan evrim ağacında evrimsel olarak küçülmesi ve diyetteki modern değişimler arasında ilişki olabilir.
Çalışmanın yazarlarından Stanford Üniversitesinden gelişimsel genetikçi David Kingsley şöyle diyor:
"Benzer şekilde, beyin boyutu ve insanların bilişsel yeteneklerindeki hızlı artış, evrimsel başarımızdaki önemli noktalardan."
Fakat aynı zamanda, bipolar bozukluk ve şizofreni popülasyonun %3'ünden fazlasını etkiliyor. Kingsley, zihinsel hastalıklara açık olma durumunun da görece yakın dönemde yaşanmış olan ve insan beyni ile yapısını kontrol eden değişimlerin sebep olmuş olabileceğini düşünüyor.
Bu hipotezi test etmek için, Kingsley ve ekip arkadaşları, insanlarda bulunan ve diğer hayvanlarda bulunmayan DNA bölümlerine yoğunlaştılar. Kingsley şöyle diyor:
"İnsana özgü olan bir DNA bölümünün, daha önce mental hastalıklarla ilişkilendirilen bir yerde olduğunu gördüğümüzde bir şeyler bulmuş olabileceğimizi biliyorduk."
TEDAVİ İÇİN UMUT
Araştırımacılar, hücre içine ve dışına kalsiyum akışına yardımcı bir protein olan CACNA1C ile ilişkilendirilen gene odaklandı. Kalsiyum, nöronların elektriksel aktivitelerini etkiliyor ve nöronların birbiriyle iletişim için kullandıkları nörotransmitterlerin salgılanmasının kontrolüne yardım ediyor. Daha önceki bir araştırma, CACNA1C ile şizofreni ile bipolar bozukluğun yanı sıra, anksiyete, depresyon, obsesif-kompulsif semptomları ile otizm, arasında ilişki kurmuştu.
Araştırmacılar, ayrıca bu genin "kodlanmayan" olarak bilinen bölgelerine de yoğunlaştılar - bu bölgeler CACNA1C proteinin yapılmasına yardımcı olan bilgiler taşımıyor. Referans rehberi olarak kullandıkları 1,000 Genome Project için dünyanın her yerinden toplanan çeşitli insan genomlarını karşılaştırdıklarında, bu genin bir bölgesinde önemli derecede çeşitlilik gördüler.
Araştırmacılar bu bölgenin CACNA1C geninin aktivitesinin az veya çok olmasıyla ilgili olabileceğini, ve bunun da mental hastalık riskini azaltıp çoğaltabileceğini düşünüyor. (Evrim Ağacı)